‘Adalette her alanda ıslahat irademizi ortaya koymaya devam ediyoruz’
Gül, Kayseri’de bir otelde düzenlenen Adalet Bölge Değerlendirme Toplantısı’na, katıldı.
Toplantının, geçmişte düzenlenen örnekleri gibi adalet hizmetinin daha verimli biçimde yerine getirilmesi için önemli çıktılar oluşturacağına inandığını belirten Gül, ortaya konulan önerilerin de bundan daha sonraki politikalara yol göstereceğini kaydetti.
Mevcut durumu paylaşmak, yeni vizyonları değerlendirmek ve reformların sahadaki uygulamalarını görmek adına değerlendirme toplantılarının oldukça verimli olduğuna işaret eden Gül, şunları kaydetti:
“Masa başındaki uygulamalar değil, yerinde nazaranrek, adliyelerimizi teknik, fiziki, idari mevzularda neye ihtiyacı var, nerede sıkıntı var, nerelerde iyi uygulamalar var, iyi uygulamaların ortak bir biçimde yaygınlaşmasını sağlamak, eksikliklerin de tespit edilmesi bakımından bu toplantıları fazlaca önemsiyoruz. Dünyada insan ve toplum yaşamında değişmeyen tek şey değişimdir. Zaman geçer, devran döner, toplumlar değişir, gelişir. Kanun sözü yerli yerinde dursa bile o sözün tekamül ettiği sosyal gerçekler bambaşka bir yere evrilir. İlkeler, değerler elbet zaman ötesidir. Ne olursa olsun ilkeler, değerler yerindedir, kalıcıdır. Onların haricinde kalan kural kümeleri gün gelir zamana yenilir. Zamanın akışı toplumsal ihtiyaçları, öncelik ve hassasiyetleri de değiştirir. İşte bu değişime ayak uydurmanın yolu, reformlardır, yenilik iradesidir, çağı ve toplumsal beklentileri yakalamaktır. Bu sebeple insanımıza dokunan her konuda vatandaşımızın hukuk standardını daha ileriye, daha yukarıya taşıyacak her alanda reform irademizi ortaya koymaya devam ediyoruz.”
Reform iradesinin kaynağını milletin talep ve beklentilerinin oluşturduğuna dikkati çeken Gül, şöyleki devam etti:
“Bu beklentilerin en başında da normal olarak yargısal adalet gelmektedir. Adalet, insanlığın yeryüzünün kurulduğu günden beri en kadim, en kıymetli arayışıdır. Bu kutlu arayışın adresi de adliyelerdir. Adliyeler, adaletin kapısıdır. Adliyenin kapısını sonuna kadar adalete açacak olan da sizlersiniz. bu biçimde bir ulvi meslekte bulunmak sizler için büyük bir onur vesilesidir. Bu onur beraberinde ciddi bir biçimde sizlere sorumluluk da yüklemektedir. Bu sorumluluk adliyenin kapısından giren her insanın hakkına erişeceği hususunda bir tereddüt dahi yaşatmama mesuliyetidir. Kayseri Adliyesi’nin kapısından giren bir vatandaşımız ‘ben burada adalete erişeceğim, hiç tereddüdüm yok’ diyerek kapıdan girmeli ve o kapıdan da aynı duyguyla çıkabilmelidir. bir daha her insanın insan onuruna yaraşır bir biçimde muamele görmesini sağlama mecburiyeti de üzerimizdeki sorumluluklardan biridir. Türk milleti adına karar veren yargının, Türk milletinin her mensubuna ne olursa olsun düşüncesi, yaşam tarzı, siyasi felsefesine, tarzına bakmadan her insanın en saygın bir biçimde muamele görmesi en temel hakkıdır. Bunu da elbet ki sizler yerine getiriyorsunuz. Bu kapıdan dönen her insanın evine, iş yerine dönerken adaletin kapısından ayrılırken memnun bir biçimde dönmesini bir daha temin etmek gibi bir sorumluluk vardır. Göğsünüzde şeref madalyası gibi taşıdığınız bu onur, bu duygu, meslek yaşamınız boyunca her zaman sizlerle birlikte ilerlemeli, gelişmeli ve büyümelidir.”
(Sürecek)
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.
Gül, Kayseri’de bir otelde düzenlenen Adalet Bölge Değerlendirme Toplantısı’na, katıldı.
Toplantının, geçmişte düzenlenen örnekleri gibi adalet hizmetinin daha verimli biçimde yerine getirilmesi için önemli çıktılar oluşturacağına inandığını belirten Gül, ortaya konulan önerilerin de bundan daha sonraki politikalara yol göstereceğini kaydetti.
Mevcut durumu paylaşmak, yeni vizyonları değerlendirmek ve reformların sahadaki uygulamalarını görmek adına değerlendirme toplantılarının oldukça verimli olduğuna işaret eden Gül, şunları kaydetti:
“Masa başındaki uygulamalar değil, yerinde nazaranrek, adliyelerimizi teknik, fiziki, idari mevzularda neye ihtiyacı var, nerede sıkıntı var, nerelerde iyi uygulamalar var, iyi uygulamaların ortak bir biçimde yaygınlaşmasını sağlamak, eksikliklerin de tespit edilmesi bakımından bu toplantıları fazlaca önemsiyoruz. Dünyada insan ve toplum yaşamında değişmeyen tek şey değişimdir. Zaman geçer, devran döner, toplumlar değişir, gelişir. Kanun sözü yerli yerinde dursa bile o sözün tekamül ettiği sosyal gerçekler bambaşka bir yere evrilir. İlkeler, değerler elbet zaman ötesidir. Ne olursa olsun ilkeler, değerler yerindedir, kalıcıdır. Onların haricinde kalan kural kümeleri gün gelir zamana yenilir. Zamanın akışı toplumsal ihtiyaçları, öncelik ve hassasiyetleri de değiştirir. İşte bu değişime ayak uydurmanın yolu, reformlardır, yenilik iradesidir, çağı ve toplumsal beklentileri yakalamaktır. Bu sebeple insanımıza dokunan her konuda vatandaşımızın hukuk standardını daha ileriye, daha yukarıya taşıyacak her alanda reform irademizi ortaya koymaya devam ediyoruz.”
Reform iradesinin kaynağını milletin talep ve beklentilerinin oluşturduğuna dikkati çeken Gül, şöyleki devam etti:
“Bu beklentilerin en başında da normal olarak yargısal adalet gelmektedir. Adalet, insanlığın yeryüzünün kurulduğu günden beri en kadim, en kıymetli arayışıdır. Bu kutlu arayışın adresi de adliyelerdir. Adliyeler, adaletin kapısıdır. Adliyenin kapısını sonuna kadar adalete açacak olan da sizlersiniz. bu biçimde bir ulvi meslekte bulunmak sizler için büyük bir onur vesilesidir. Bu onur beraberinde ciddi bir biçimde sizlere sorumluluk da yüklemektedir. Bu sorumluluk adliyenin kapısından giren her insanın hakkına erişeceği hususunda bir tereddüt dahi yaşatmama mesuliyetidir. Kayseri Adliyesi’nin kapısından giren bir vatandaşımız ‘ben burada adalete erişeceğim, hiç tereddüdüm yok’ diyerek kapıdan girmeli ve o kapıdan da aynı duyguyla çıkabilmelidir. bir daha her insanın insan onuruna yaraşır bir biçimde muamele görmesini sağlama mecburiyeti de üzerimizdeki sorumluluklardan biridir. Türk milleti adına karar veren yargının, Türk milletinin her mensubuna ne olursa olsun düşüncesi, yaşam tarzı, siyasi felsefesine, tarzına bakmadan her insanın en saygın bir biçimde muamele görmesi en temel hakkıdır. Bunu da elbet ki sizler yerine getiriyorsunuz. Bu kapıdan dönen her insanın evine, iş yerine dönerken adaletin kapısından ayrılırken memnun bir biçimde dönmesini bir daha temin etmek gibi bir sorumluluk vardır. Göğsünüzde şeref madalyası gibi taşıdığınız bu onur, bu duygu, meslek yaşamınız boyunca her zaman sizlerle birlikte ilerlemeli, gelişmeli ve büyümelidir.”
(Sürecek)
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.