Bakan Bozdağ’dan İKM’lere müjde: Değerli adımlarımız olacak!
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, anayasanın birtakım unsurlarında değişiklik yapılmasına dair kanun teklifine ait, “Bu teklif, hem başı açık hem başı örtülü bayanlarımızı, temel hak ve hürriyetlerin kullanılması, kamu yahut özel kesim tarafınca sunulan mal ve hizmetlerden yararlanılması konusunda Anayasal bir teminata kavuşturmakta.” dedi.
Bozdağ, TRT Haber’de katıldığı canlı yayında gündeme ait soruları yanıtladı.
TBMM’de imzaya açılan Anayasa değişikliği teklifiyle ilgili konuşan Bozdağ, teklifle, Anayasa’nın 24. unsuruna, “Temel hak ve hürriyetlerin kullanılması ile kamu yahut özel kesim tarafınca sunulan hizmetlerden yararlanılması, hiç bir bayanın başının örtülü yahut açık olması kaidesine bağlanamaz.” kararının ekleneceğini bildirdi.
Bakan Bozdağ, “Bu teklif, hem başı açık hem başı örtülü bayanlarımızı, temel hak ve hürriyetlerin kullanılması, kamu yahut özel kesim tarafınca sunulan mal ve hizmetlerden yararlanılması konusunda Anayasal bir garantiye kavuşturmakta. Hakkın kullanması, hizmetten yararlanılması başörtülü yahut başı açık olması niçiniyle engellenemeyeceği fazlaca açık bir biçimde söz edilmektedir.” diye konuştu.
Eklenecek ikinci fıkranın ise Türkiye’de geçmişte yaşanan deneyimlerden ve problemlerden hareketle, bunların tekrar yaşanmaması için öngörülen bir düzenleme olduğunu tabir eden Bozdağ, Anayasaya şu kararın eklenmesini teklif ettiklerini belirtti:
“hiç bir bayan dini inancı sebebiyle başını örtmesi ve tercih ettiği kıyafetinden dolayı eğitim ve öğretim, çalışma, seçme, seçilme, siyasi faaliyette bulunma, kamu hizmetlerine girme ile öteki rastgele bir temel hak ve hürriyeti kullanmaktan ya da kamu yahut özel kesim tarafınca sunulan mal ve hizmetlerden yararlanmaktan hiç bir suretle mahrum bırakılamaz. Bu niçinle kınanamaz, suçlanamaz ve rastgele bir ayrımcılığa tabi tutulamaz. Alınan yahut verilen bir hizmetin gereği olan kıyafet kelam konusu olduğunda devlet, lakin dini inancı sebebiyle hanımın başını örtmesini ve tercih ettiği kıyafetini hiç bir suretle engellememek kaydıyla, gerekli önlemleri alabilir.”
Düzenlemede, temel hak ve hürriyetlerle ilgili, “seçme seçilme, eğitim öğretim, kamu hizmetine girme” üzere kimi hakların da yer aldığını aktaran Bozdağ, düzenlemenin, kamu yahut özel kesim tarafınca sunulan mal ve hizmetlerden yararlanma konusunda da büyük bir Anayasal garanti getirdiğini söylemiş oldu.
– “Aile, Türk toplumunun temeli”
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, teklifle, “Ailenin korunması ve çocuk hakları” başlıklı Anayasa’nın 41. unsurunun başlığının, “Ailenin korunması, evlilik birliği ve çocuk hakları” biçiminde, birinci fıkrasının da “Aile, Türk toplumunun temelidir. Evlilik birliği bayan ile erkeğin evlenmesiyle kurulabilir ve eşler içinde eşitliğe dayanır.” halinde değiştirilmesinin öngörüldüğünü belirtti.
Burada, ailenin, Türk toplumunun temeli olduğunun bir kere daha altının çizildiğini kaydeden Bekir Bozdağ, Macaristan, Polonya, Bulgaristan üzere bir hayli ülkede buna emsal Anayasal ve yasal değişiklikler yapıldığını bildirdi.
– “Kalıcı tahlil, Anayasal güvencedir”
Getirdikleri değişikliğin aileyi tanımlamadığını, ailenin Türk toplumunun temeli olduğunun mevcut metinde de yer aldığını söyleyen Bozdağ, “Buradaki değişiklik, evlilik birliğinin kimler içinde kurulacağını açıkça söz ediyor. ‘Evlilik birliği bayan ile erkeğin evlenmesiyle kurulur ve eşler içinde eşitliğe dayanır’ demek suretiyle, evlilik birliğinin yalnızca bayan ile erkeğin birbiriyle evlenmesiyle kurulacağını Anayasal seviyede söz ediyor.” diye konuştu.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “Anayasa değişikliği teklifinizle ilgili muhalefetten bütün bölümlerle açık bir biçimde görüştünüz. Ne reaksiyon gördünüz?” sorusuna da şu cevabı verdi:
“Cumhur İttifakı’nı oluşturan partilerin meclis kümesi olarak bizim 335 oyumuz var. Meclis Liderimiz oy kullanmadığı için de 334 oy var. Bunun yasalaşması için 400 oya muhtaçlık var. Referandumlu yasalaşma için 360 oya gereksinim var. Bizim oyumuz buna yetmediğine nazaran, bizim referandumsuz bunu yasalaştırma muhtaçlığımız da ortada olduğuna nazaran, başka siyasi partilerle bizim görüşmemiz, onların görüş ve takviyesini istememiz gerekir. Zira öteki türlü bu sürecin nihayete ermesi mümkün gözükmüyor. Ya CHP takviye verecek, 400’ü bulacağız ya da ÂLÂ Parti ve HDP milletvekilleri de buna ek takviye verecek. Lakin 400’ün üzerine çıkabiliyoruz. O yüzden biz, bu teklifte samimiyiz ve artık Türkiye’nin, insanların kılık kıyafeti, inancı niçiniyle tercih ettiği hayat stili niçiniyle tartışma konusu olmaktan çıkmasını istiyoruz. Kalıcı olarak çıkmasını istiyoruz. Bunun kalıcı olarak çıkmasının yolu da Anayasal teminattır.”
Bu değişiklikle, kimsenin amaç alınmadığını, Türk milletinin, toplumun temelini oluşturan aileyi müdafaayı dilek ettiklerini vurgulayan Bozdağ, aileye dönük hücum yapanların, karşısında Anayasayı, kanunları ve devleti bulacağını kaydetti.
– “Öneriyi reddeden parti görmedim”
Meclis’teki öbür partilerin teklifle ilgili değerlendirmelerini yaptığını belirten Bekir Bozdağ, “Bu değişiklik teklifini reddeden bir parti ben görmedim. Muhtemelen bu teklif somuta dönüşüp, bugün, yarın TBMM Başkanlığına sunulduktan daha sonra tavırları daha net goreceğiz. Ben, umudumu bu teklifin Meclis’te bütün partilerin büyük bir uzlaşmasıyla geçeceği tarafında koruyorum.” sözlerini kullandı.
“Eğer gerekirse referanduma sarfiyat misiniz?” sorusuna Bakan Bozdağ, “Sayın Cumhurbaşkanımız bu mevzuyu deklare etti, epey net söylemiş oldu. Dedi ki ‘400 ve üzeri bir oyla geçerse, biz, referanduma bunu götürmeyeceğiz.’ Bizim dileğimiz, bunun TBMM’de Anayasa’nın aradığı nitelikli sıklıkla kabul edilmesi ve referanduma gitmeden maddeleşmesidir. Zira biz de temel hak ve hürriyetlerin mecburî kalmadıkça referandum konusu edilmesini hakikat görmüyoruz.” cevabını verdi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, bir soru üzerine, Millet İttifakı’nın Anayasa değişikliği çalışmasını da kıymetlendirdi. Teklifin hayli geniş olduğunu belirten Bozdağ, “Yani güçlendirilmiş parlamenter sistem anayasa önerisi ismi altında temelinde ucube bir şey ortaya koyuyorlar. Zira Türkiye’deki ulusal hukuk literatüründe ve milletlerarası literatürde ‘güçlendirilmiş parlamenter sistem’ diye bir kavram yok.” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde lider olmak için 50 artı 1 oya gereksinim olduğunu hatırlatan Bozdağ, “Halkın hür iradesiyle iktidar olma umudunu kaybedenler, Ankara’da pazarlıklarla ya da ayrıca yol ve prosedürlerle iktidar olma umudunu barındırdığı için parlamenter sisteme dönmek istiyorlar.” dedi.
Altılı masa toplantılarını da eleştiren Bozdağ, masada bugüne kadar milletin takdirini toplayacak bir sonucun alınamadığını söylemiş oldu.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun 3 Aralık’taki “ikinci yüzyıla çağrısını’ buldunuz? sorusuna ise şu karşılığı verdi:
“İkinci yüzyıla davetin, AK Parti’nin ‘Türkiye Yüzyılı’ programından ilham alan ismi haricinde hiç bir şeyini beğenmedim. Yani bir parti, ‘ikinci yüzyıla çağrısını’ kendi yapar, elin Amerikalısına yaptırmaz. Projelerini kendi üretir, diğerlerine ürettirmez. Muhakkak ki Sayın Kılıçdaroğlu ve grubu Türk beşerinin liyakatine, gücüne, kuvvetine, kudretine, bilgisine, deneyimine güvenmiyor. Onun için Amerika’dan Jeremy Rifkin diye bir beyefendiyle anlaşıyor. ‘Türkiye’nin değerli hususlarını ona emanet edeceğini’ söylüyor. Ve ‘ikinci yüzyıla’ çağrıyı onun ağzıyla da yaptırabiliyor. Bu, epey net söylüyorum, Atatürk’ün partisine de yakışmamıştır.”
“1968’de Amerika’ya karşı yürüdük, ‘go home’ dedik.” diyenlerin artık Amerika’ya, “come here” dediklerini söyleyen Bozdağ, “Soruyorum, ’emperyalizme karşı omuz omuza’ diyenler, ‘go home’ diye Amerika’ya bağıranlar, yerli, ulusal duruş diyenler, artık Türk iktisadını ve Türkiye’nin geleceğini Amerikalılara emanet eden bu ‘ikinci yüzyıl çağrısını’ nasıl görüyorlar? Vicdanları kaldırıyor mu? Kabul edilebilir bir şey mi?” değerlendirmesini yaptı.
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, 70 kişilik siyaset üstü bir güç birliği heyeti oluşturduğunu tabir eden Bozdağ, “bu biçimde parlamentoya, parti meclisine, parti idaresine, parti teşkilatlarına ne gerek var? Siz, şayet bunların haricindekilerle Türkiye’yi yönetecekseniz, buyurun yönetin. Çok net söylüyorum. Siyaset kurumuna, siyasetçiye, milletten yetki ve güç alanlara güvenmeyen hastalıklı bir zihniyetin imgesi burada var.” diye konuştu.
“Türkiye’de bir sıcak para sorunu mu var? Kılıçdaroğlu’nun İngiltere’ye gidişi, görüştüğü şahıslar de hayli eleştirildi. Siz, takip edebildiniz mi o süreci?” sorusu üzerine Bozdağ, şunları kaydetti:
“Sayın Kılıçdaroğlu’na davette bulunuyorum, sizin elinizde kara para aklama yahut da uyuşturucu baronlarının parasıyla bütçe açığını kapamaya dair bilgiler var ise, lütfen Türk medyasına açıklayın. Baronlarla kim iş birliği yapıyorsa, bunların isimlerini ve işbirliğini gösteren bilgi, evrak, kanıt ne var ise bunları Türk milletinin önüne koyun. Bakın, Yargıçlar Savcılar Konseyi Lideri, Adalet Bakanı olarak da kendisine buradan davette bulunuyorum. Lütfen Sayın Kılıçdaroğlu, elinizde kara para aklamayla ilgili Türkiye iktisadı ve ‘bütçe açığını baronların uyuşturucudan elde ettiği parayla kapamayla’ ilgili argümanlarınız her neyse Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na ya da uygun gördüğünüz bir Cumhuriyet Başsavcılığına iletin. ayrıntıları, dokümanları, kanıtları de ekleyin. Bakın bugün bütçe görüşmeleri var, bütçe görüşmelerinde de bu isimleri lütfen açıklayın. Fakat kimse bunları açıklamıyor. Herkes konuşuyor.”
“İsveç’in NATO üyeliğine” ait bir soruya Bozdağ, “En son PKK’lı bir teröristi İsveç hükümeti Türkiye’ye gönderdi. Bu, süreç bakımından ne manaya gelir derseniz, samimiyeti ve âlâ niyeti göstermesi bakımından bir başlangıç olarak görüyoruz. İnşallah gerisi tıpkı içtenlikle devam eder.” cevabını verdi.
– “İnfaz muhafaza memurları için değerli adımımız olacak”
Adalet Bakanlığı çalışanlarının özlük haklarının makul ve adil olması konusunda azami hassasiyet gösterdiklerini vurgulayan Bekir Bozdağ, bu konularda çalışmalarının sürdüğünü, atılması gereken adımları atacaklarını kaydetti. Bakan Bekir Bozdağ, gelecek günlerde infaz müdafaa memurları için kıymetli bir adımlarının olacağını tabir etti.
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, anayasanın birtakım unsurlarında değişiklik yapılmasına dair kanun teklifine ait, “Bu teklif, hem başı açık hem başı örtülü bayanlarımızı, temel hak ve hürriyetlerin kullanılması, kamu yahut özel kesim tarafınca sunulan mal ve hizmetlerden yararlanılması konusunda Anayasal bir teminata kavuşturmakta.” dedi.
Bozdağ, TRT Haber’de katıldığı canlı yayında gündeme ait soruları yanıtladı.
TBMM’de imzaya açılan Anayasa değişikliği teklifiyle ilgili konuşan Bozdağ, teklifle, Anayasa’nın 24. unsuruna, “Temel hak ve hürriyetlerin kullanılması ile kamu yahut özel kesim tarafınca sunulan hizmetlerden yararlanılması, hiç bir bayanın başının örtülü yahut açık olması kaidesine bağlanamaz.” kararının ekleneceğini bildirdi.
Bakan Bozdağ, “Bu teklif, hem başı açık hem başı örtülü bayanlarımızı, temel hak ve hürriyetlerin kullanılması, kamu yahut özel kesim tarafınca sunulan mal ve hizmetlerden yararlanılması konusunda Anayasal bir garantiye kavuşturmakta. Hakkın kullanması, hizmetten yararlanılması başörtülü yahut başı açık olması niçiniyle engellenemeyeceği fazlaca açık bir biçimde söz edilmektedir.” diye konuştu.
Eklenecek ikinci fıkranın ise Türkiye’de geçmişte yaşanan deneyimlerden ve problemlerden hareketle, bunların tekrar yaşanmaması için öngörülen bir düzenleme olduğunu tabir eden Bozdağ, Anayasaya şu kararın eklenmesini teklif ettiklerini belirtti:
“hiç bir bayan dini inancı sebebiyle başını örtmesi ve tercih ettiği kıyafetinden dolayı eğitim ve öğretim, çalışma, seçme, seçilme, siyasi faaliyette bulunma, kamu hizmetlerine girme ile öteki rastgele bir temel hak ve hürriyeti kullanmaktan ya da kamu yahut özel kesim tarafınca sunulan mal ve hizmetlerden yararlanmaktan hiç bir suretle mahrum bırakılamaz. Bu niçinle kınanamaz, suçlanamaz ve rastgele bir ayrımcılığa tabi tutulamaz. Alınan yahut verilen bir hizmetin gereği olan kıyafet kelam konusu olduğunda devlet, lakin dini inancı sebebiyle hanımın başını örtmesini ve tercih ettiği kıyafetini hiç bir suretle engellememek kaydıyla, gerekli önlemleri alabilir.”
Düzenlemede, temel hak ve hürriyetlerle ilgili, “seçme seçilme, eğitim öğretim, kamu hizmetine girme” üzere kimi hakların da yer aldığını aktaran Bozdağ, düzenlemenin, kamu yahut özel kesim tarafınca sunulan mal ve hizmetlerden yararlanma konusunda da büyük bir Anayasal garanti getirdiğini söylemiş oldu.
– “Aile, Türk toplumunun temeli”
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, teklifle, “Ailenin korunması ve çocuk hakları” başlıklı Anayasa’nın 41. unsurunun başlığının, “Ailenin korunması, evlilik birliği ve çocuk hakları” biçiminde, birinci fıkrasının da “Aile, Türk toplumunun temelidir. Evlilik birliği bayan ile erkeğin evlenmesiyle kurulabilir ve eşler içinde eşitliğe dayanır.” halinde değiştirilmesinin öngörüldüğünü belirtti.
Burada, ailenin, Türk toplumunun temeli olduğunun bir kere daha altının çizildiğini kaydeden Bekir Bozdağ, Macaristan, Polonya, Bulgaristan üzere bir hayli ülkede buna emsal Anayasal ve yasal değişiklikler yapıldığını bildirdi.
– “Kalıcı tahlil, Anayasal güvencedir”
Getirdikleri değişikliğin aileyi tanımlamadığını, ailenin Türk toplumunun temeli olduğunun mevcut metinde de yer aldığını söyleyen Bozdağ, “Buradaki değişiklik, evlilik birliğinin kimler içinde kurulacağını açıkça söz ediyor. ‘Evlilik birliği bayan ile erkeğin evlenmesiyle kurulur ve eşler içinde eşitliğe dayanır’ demek suretiyle, evlilik birliğinin yalnızca bayan ile erkeğin birbiriyle evlenmesiyle kurulacağını Anayasal seviyede söz ediyor.” diye konuştu.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “Anayasa değişikliği teklifinizle ilgili muhalefetten bütün bölümlerle açık bir biçimde görüştünüz. Ne reaksiyon gördünüz?” sorusuna da şu cevabı verdi:
“Cumhur İttifakı’nı oluşturan partilerin meclis kümesi olarak bizim 335 oyumuz var. Meclis Liderimiz oy kullanmadığı için de 334 oy var. Bunun yasalaşması için 400 oya muhtaçlık var. Referandumlu yasalaşma için 360 oya gereksinim var. Bizim oyumuz buna yetmediğine nazaran, bizim referandumsuz bunu yasalaştırma muhtaçlığımız da ortada olduğuna nazaran, başka siyasi partilerle bizim görüşmemiz, onların görüş ve takviyesini istememiz gerekir. Zira öteki türlü bu sürecin nihayete ermesi mümkün gözükmüyor. Ya CHP takviye verecek, 400’ü bulacağız ya da ÂLÂ Parti ve HDP milletvekilleri de buna ek takviye verecek. Lakin 400’ün üzerine çıkabiliyoruz. O yüzden biz, bu teklifte samimiyiz ve artık Türkiye’nin, insanların kılık kıyafeti, inancı niçiniyle tercih ettiği hayat stili niçiniyle tartışma konusu olmaktan çıkmasını istiyoruz. Kalıcı olarak çıkmasını istiyoruz. Bunun kalıcı olarak çıkmasının yolu da Anayasal teminattır.”
Bu değişiklikle, kimsenin amaç alınmadığını, Türk milletinin, toplumun temelini oluşturan aileyi müdafaayı dilek ettiklerini vurgulayan Bozdağ, aileye dönük hücum yapanların, karşısında Anayasayı, kanunları ve devleti bulacağını kaydetti.
– “Öneriyi reddeden parti görmedim”
Meclis’teki öbür partilerin teklifle ilgili değerlendirmelerini yaptığını belirten Bekir Bozdağ, “Bu değişiklik teklifini reddeden bir parti ben görmedim. Muhtemelen bu teklif somuta dönüşüp, bugün, yarın TBMM Başkanlığına sunulduktan daha sonra tavırları daha net goreceğiz. Ben, umudumu bu teklifin Meclis’te bütün partilerin büyük bir uzlaşmasıyla geçeceği tarafında koruyorum.” sözlerini kullandı.
“Eğer gerekirse referanduma sarfiyat misiniz?” sorusuna Bakan Bozdağ, “Sayın Cumhurbaşkanımız bu mevzuyu deklare etti, epey net söylemiş oldu. Dedi ki ‘400 ve üzeri bir oyla geçerse, biz, referanduma bunu götürmeyeceğiz.’ Bizim dileğimiz, bunun TBMM’de Anayasa’nın aradığı nitelikli sıklıkla kabul edilmesi ve referanduma gitmeden maddeleşmesidir. Zira biz de temel hak ve hürriyetlerin mecburî kalmadıkça referandum konusu edilmesini hakikat görmüyoruz.” cevabını verdi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, bir soru üzerine, Millet İttifakı’nın Anayasa değişikliği çalışmasını da kıymetlendirdi. Teklifin hayli geniş olduğunu belirten Bozdağ, “Yani güçlendirilmiş parlamenter sistem anayasa önerisi ismi altında temelinde ucube bir şey ortaya koyuyorlar. Zira Türkiye’deki ulusal hukuk literatüründe ve milletlerarası literatürde ‘güçlendirilmiş parlamenter sistem’ diye bir kavram yok.” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde lider olmak için 50 artı 1 oya gereksinim olduğunu hatırlatan Bozdağ, “Halkın hür iradesiyle iktidar olma umudunu kaybedenler, Ankara’da pazarlıklarla ya da ayrıca yol ve prosedürlerle iktidar olma umudunu barındırdığı için parlamenter sisteme dönmek istiyorlar.” dedi.
Altılı masa toplantılarını da eleştiren Bozdağ, masada bugüne kadar milletin takdirini toplayacak bir sonucun alınamadığını söylemiş oldu.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun 3 Aralık’taki “ikinci yüzyıla çağrısını’ buldunuz? sorusuna ise şu karşılığı verdi:
“İkinci yüzyıla davetin, AK Parti’nin ‘Türkiye Yüzyılı’ programından ilham alan ismi haricinde hiç bir şeyini beğenmedim. Yani bir parti, ‘ikinci yüzyıla çağrısını’ kendi yapar, elin Amerikalısına yaptırmaz. Projelerini kendi üretir, diğerlerine ürettirmez. Muhakkak ki Sayın Kılıçdaroğlu ve grubu Türk beşerinin liyakatine, gücüne, kuvvetine, kudretine, bilgisine, deneyimine güvenmiyor. Onun için Amerika’dan Jeremy Rifkin diye bir beyefendiyle anlaşıyor. ‘Türkiye’nin değerli hususlarını ona emanet edeceğini’ söylüyor. Ve ‘ikinci yüzyıla’ çağrıyı onun ağzıyla da yaptırabiliyor. Bu, epey net söylüyorum, Atatürk’ün partisine de yakışmamıştır.”
“1968’de Amerika’ya karşı yürüdük, ‘go home’ dedik.” diyenlerin artık Amerika’ya, “come here” dediklerini söyleyen Bozdağ, “Soruyorum, ’emperyalizme karşı omuz omuza’ diyenler, ‘go home’ diye Amerika’ya bağıranlar, yerli, ulusal duruş diyenler, artık Türk iktisadını ve Türkiye’nin geleceğini Amerikalılara emanet eden bu ‘ikinci yüzyıl çağrısını’ nasıl görüyorlar? Vicdanları kaldırıyor mu? Kabul edilebilir bir şey mi?” değerlendirmesini yaptı.
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, 70 kişilik siyaset üstü bir güç birliği heyeti oluşturduğunu tabir eden Bozdağ, “bu biçimde parlamentoya, parti meclisine, parti idaresine, parti teşkilatlarına ne gerek var? Siz, şayet bunların haricindekilerle Türkiye’yi yönetecekseniz, buyurun yönetin. Çok net söylüyorum. Siyaset kurumuna, siyasetçiye, milletten yetki ve güç alanlara güvenmeyen hastalıklı bir zihniyetin imgesi burada var.” diye konuştu.
“Türkiye’de bir sıcak para sorunu mu var? Kılıçdaroğlu’nun İngiltere’ye gidişi, görüştüğü şahıslar de hayli eleştirildi. Siz, takip edebildiniz mi o süreci?” sorusu üzerine Bozdağ, şunları kaydetti:
“Sayın Kılıçdaroğlu’na davette bulunuyorum, sizin elinizde kara para aklama yahut da uyuşturucu baronlarının parasıyla bütçe açığını kapamaya dair bilgiler var ise, lütfen Türk medyasına açıklayın. Baronlarla kim iş birliği yapıyorsa, bunların isimlerini ve işbirliğini gösteren bilgi, evrak, kanıt ne var ise bunları Türk milletinin önüne koyun. Bakın, Yargıçlar Savcılar Konseyi Lideri, Adalet Bakanı olarak da kendisine buradan davette bulunuyorum. Lütfen Sayın Kılıçdaroğlu, elinizde kara para aklamayla ilgili Türkiye iktisadı ve ‘bütçe açığını baronların uyuşturucudan elde ettiği parayla kapamayla’ ilgili argümanlarınız her neyse Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na ya da uygun gördüğünüz bir Cumhuriyet Başsavcılığına iletin. ayrıntıları, dokümanları, kanıtları de ekleyin. Bakın bugün bütçe görüşmeleri var, bütçe görüşmelerinde de bu isimleri lütfen açıklayın. Fakat kimse bunları açıklamıyor. Herkes konuşuyor.”
“İsveç’in NATO üyeliğine” ait bir soruya Bozdağ, “En son PKK’lı bir teröristi İsveç hükümeti Türkiye’ye gönderdi. Bu, süreç bakımından ne manaya gelir derseniz, samimiyeti ve âlâ niyeti göstermesi bakımından bir başlangıç olarak görüyoruz. İnşallah gerisi tıpkı içtenlikle devam eder.” cevabını verdi.
– “İnfaz muhafaza memurları için değerli adımımız olacak”
Adalet Bakanlığı çalışanlarının özlük haklarının makul ve adil olması konusunda azami hassasiyet gösterdiklerini vurgulayan Bekir Bozdağ, bu konularda çalışmalarının sürdüğünü, atılması gereken adımları atacaklarını kaydetti. Bakan Bekir Bozdağ, gelecek günlerde infaz müdafaa memurları için kıymetli bir adımlarının olacağını tabir etti.
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.