Bakan Kirişci: Ayçiçeğimizin alım meblağlarını 12 TL üzerinden devam ettireceğiz
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, “Gençler Tarım ile Buluşuyor” programına katılmak üzere Konya’ya geldi. Mevlana Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda konuşan Bakan Vahit Kirişci, Konya’nın, Anadolu’ya öncülük ettiğini ve tarımın başşehri olduğunu belirterek, “Tarih boyunca tarımı, iktisadı, kültürüyle öncü kentlerimizden olmuştur Konya. Bu aziz kent, tarıma epey elverişli arazi yapısıyla, tarım alanında ve ziraî endüstride Türkiye’nin lokomotifidir. Bugün, ülkemizin tarım alanlarının yüzde 8’i Konya’da bulunmaktadır. Konya’da gelişmiş dalların başında makine dalı gelmektedir. Bilhassa tarım alet ve makineleri alanında Konyalı müteşebbisler, kesimde değerli bir aktör pozisyonundadır. Ülkemizdeki her 4 firmadan biri Konya’da bulunmaktadır. Zirai alet ve makineleri ihracatının yüzde 14’ü Konya’da gerçekleşmektedir. Konya, 11 eserde başta buğday, arpa, şeker pancarı ve dane mısır olmak üzere Türkiye üretiminde birinci sıradadır. Kentimiz yağlık ayçiçeği, kuru fasulye, kiraz ve silajlık mısır üzere 12 eserde de Türkiye üretiminde 2. sırada yer almaktadır. Göl, gölet ve sulama projeleri ile ünite alandan alınan ziraî üretim ölçülerini artırarak 2002 yılında 6,9 milyon ton olan bitkisel üretimini 2021 yılında 17,4 milyon tona yükseltmiştir. Konya’mızın ziraî üretim bedeli; 2002 yılında 2,2 milyar TL iken 2021’de 30 milyar TL’yi aşarak yaklaşık 14 katına çıkmıştır. Ayrıyeten 2002 yılında 143 milyon lira olan ziraî dayanaklarımız, 2021 yılında 4 kattan fazla artarak 634 milyon TL’ye yükselmiştir. Konya’ya 2022 yılının birinci 8 aylık devrinde kırsal kalkınma yatırımları çerçevesinde 21,4 milyon TL, hayvansal üretim desteklemeleri çerçevesinde 504,9 milyon TL, bitkisel üretim takviyeleri çerçevesinde ise 1,5 milyar TL olmak üzere; toplamda 2 milyar TL’nin üzerinde dayanak verilmiştir. Konyalı üreticilerimize son 20 yılda yatırımlarla bir arada 57,3 milyar TL’lik ziraî dayanak sağladık. Konya’da büyükbaşta hayvan varlığımız 2002’den bu yana üç katına çıkmıştır. 952 bin 538 büyükbaş hayvan sayısı ile ülkemiz büyükbaş varlığının yüzde 5’ine sahip Konya, birinci sıradadır. Konya’daki küçükbaş hayvan varlığı ise son 20 yılda iki kat artmıştır. Bugün itibariyle 3 milyon 214 bin 982 küçükbaş hayvanla Konya 2. sırada” dedi.
“Tarımsal üretimde, teknolojik gelişmelerin tamamından yararlanmak mümkündür”
Bugün teknolojide ileri olduğu söylenen ülkelerde, genç nüfusun toplam nüfusa oranla gitgide azaldığının bilindiğini söyleyen Vahit Kirişci, “20 yaş altı nüfusun oranı İtalya’da yüzde 17,6, Türkiye’de ise 31,7’dir. Bize en yakın ülke İrlanda olup 26,8 ile bizim çabucak ardımızdan gelmektedir. Bilhassa dün eğitim ve öğretim hayatına başlayan 18 milyon yavrumuza bu yeni eğitim öğretim devrinde sonsuz muvaffakiyetler diliyorum. 8 milyonluk da bir üniversite gençliğini düşündüğümüzde tam 26 milyonluk bir nüfus ülkemizde eğitim faaliyetlerinde öğrenci statüsüne sahip durumdadır. Maalesef bizim de giderek yaşlandığımız ve bu yaşlılığı da kesinlikle dikkate almamız gerektiği konusu açıktır. Zira Cumhurbaşkanımız bilhassa nikah merasimlerinde 3 çocuğu tavsiye ettiğinde bunu anlamayan yahut anlamak istemeyen çevreler, ‘Bizim çocuk sayımızla bu ülkenin hükümetinin, iktidarının, ülkenin cumhurbaşkanının ne ilgisi, alakası var?’ derler. Nüfus artış süratimizi sürdürebilmemizin özetlemek gerekirsesı yaşlanmamamızın yegane yolu genç nüfusu daima makul bir oranın üzerinde tutmaktır. Bu bağlamda, genç nüfusumuzun sayısal güç ve dinamizmini, çağın gerekleri doğrultusunda, bilhassa inovasyon ve eğitim merkezli olarak harekete geçirmek zorundayız. Bu potansiyeli, ülkemizin varlıklı kaynaklarıyla harmanlayarak ve akıl terini eskisinden hayli daha değerli bir yere koyarak ekonomik yarar ve refaha dönüştürmek gayesindeyiz. Günümüzde ziraî üretimde, teknolojik gelişmelerin şimdi tamamından bir biçimde yararlanmak mümkündür. Ülkemizin Tarım Stratejik Planları içerisinde, son devirde biroldukca başarılı meselai gördüğümüz yerli ve ulusal üretim faaliyetlerinin değerli bir rolü olacaktır. Ziraî üretimde dijital ögelerin, ülkemiz gençlerinin akıl teriyle tüm dünyaya yaygınlaşacak aygıt, sistem ve süreçlere dönüşeceğinden kuşkum yoktur. Hükümetlerimiz, bu hususta senelera matuf artan takviyelerle inovasyon ve üretimi teşvik etmektedir. Binlerce gencimizin, tekno-kentlerdeki özgün firmalarda biroldukca yenilikçi esere imza attığını, bunları muvaffakiyetle alana aktardığını, hatta bu mamüllerin ihraç edildiğini memnuniyetle izliyoruz” biçiminde konuştu.
“Sağlam adımlar atıyoruz”
Tarımsal üretimde, evvela ülkemize has olan ve üretim artışını kısıtlayan meselelerin tahliline yönelik her düzeyde takviyelerin, multi-disipliner bir anlayışla süreceğini kaydeden Bakan Kirişci, “Tarımın üniversal ve konjonktürel kıymetine binaen, yerli ve ulusal kaynaklarla üretilen teknolojik tahlillerin, ülkemizin ziraî eser arz güvenliğine katkı sunmasını epey önemsiyoruz. değişen teknolojinin çevreci yaklaşımlarla destekleneceği tarım siyasetleri oluşturmak için sağlam adımlar atıyoruz. Temel maksadımız; kendi kaynaklarıyla kendine yetebilen, alınan önlemler yardımıyla mümkün kriz periyotlarında sorun yaşamayan, geleceği tasavvur ederek sürdürülebilir tarım yaklaşımını kökleştiren, stratejik siyasetleri uygulayan bir bürokratik tertip tesis etmektir. Bitkisel üretim ve hayvancılık için yapılan takviyelerin, üretim verimliliğini ve istihdamı artıracak biçimde sadeleştirilerek sürdürülmesini değerli buluyoruz. Gereksinimlerimizi ön planda tutarak, iç ve dış konjonktürü analiz ederek belirlediğimiz stratejik eserleri, yüksek verimlilikle yetiştirmek için gerekli tedbirleri almaya muktediriz. Bu bağlamda, ziraî üretim kaynaklarımızın mevcut durumunu ve gelecekte bulunmak istediğimiz seviyeyi gözeterek, bilimsel gelişmeler ışığında üretimimizi planlamak istiyoruz. Bilhassa yeni çağın getirdiği dijital tahlilleri ziraî üretime uyarlamak, ekolojik zenginliğimizi ekonomik zenginliğe dönüştürmek temel amaçlarımız içindedır” tabirlerini kullandı.
“Mutlak suretle kırsala dönmeliyiz”
Son devirde yaşanan olağanüstü gelişmelerin de tesiriyle tarım, ziraî üretim, besine erişim ve besin güvenliğinin milletlerarası ölçekte ön plana çıktığını anlatan Vahit Kirişci, “Pandemi periyodu ve daha sonrasında Rusya-Ukrayna savaşı, bize tarımın ne kadar stratejik, besinin ne kadar vazgeçilmez olduğunu bir sefer daha hatırlattı. Ne yazık ki, bir devir, alt yapı problemleri üzere biroldukça münasebetle kırsalı terk ettik, kentlerin etrafında ‘varoş’ dediğimiz hayat alanları oluşturduk. Bunu aksine çevirmek zorundayız. Temel tahlilin kırsalda yaşayan vatandaşlarımızın istekleri ve muhtaçlıklarının karşılanması olduğunu olağan olarak biliyoruz. esasen Cumhurbaşkanımız liderliğindeki hükümetlerimiz de bu hususta tahlil üretmişlerdir. Tedbirlerimizi aldık ve almaya da devam ediyoruz. Biz ziraî üretim ve ormancılıkla ilgili faaliyetlerimizin sürdürülebilirliği ismine mutlak suretle kırsala dönmeliyiz. Bu ülkede ‘Ben üreticiyim’ demekten yahut ailesinin bu faaliyetlerde bulunmasından hicap duyan, bunu zikretmeyen kardeşlerimiz, artık gönül rahatlığıyla ‘Biz çiftçiyiz, çiftçi bir ailenin çocuğuyuz, biz üretiyoruz, ürettiğimiz için değerliyiz’ noktasına gelmiştir. Öte yandan, genç nüfusumuzu IPARD Programları çerçevesinde istihdamla ve üretimle buluşturduğumuzu da buradan bir sefer daha hatırlatmak istiyorum. Sizlerin huzurunda, üretmek, ülkemize kaynak oluşturmak ve geleceğini en yeterli biçimde şekillendirmek isteyen gençlerimize ‘Gelin bu dayanaklardan yararlanın çağrısı’ yapmak istiyorum” dedi.
“127 milyon TL hibe ödemesi hedeflenmektedir.”
Ülke için bir öbür değerli mevzunun da orta eleman sorunu olduğuna değinen Kirişci, “Bugün geldiğimiz noktada, tek tahlilin üniversite mezunu olmaktan geçtiğini gorenler, ne kadar yanıldıklarını, orta eleman gereksiniminin ne kadar değerli olduğunu anlamışlardır sanıyorum. Geçmişte meslek liselerinin başına neler geldiğini burada hatırlatmaya gerek yok. Bakanlık olarak bu sorunun tahlili için Ulusal Eğitim Bakanlığı ile bir protokol imzaladığımızı, tarımda orta eleman gereksinimi için çalışma başlatmış olduğumızı buradan açıklamak istiyorum. Kırsalın ayağa kaldırılması, bu bölgelerde üretimin canlandırılarak artırılmasının yegane yolunun, kırsal kalkınmadan geçtiğini bir vizyon olarak ortaya koymuş durumdayız. Kırsal kalkınmaya fazlaca büyük kıymet veriyoruz. Tarım kesimi bir bütün olarak ülkelerin toplumsal ve ekonomik alt yapısını oluşturmaktadır. Tarımdan kaynaklanan her türlü sorun, bütüncül olarak ülkeleri ve hatta dünyayı etkilemektedir. Bu niçinle gelecekte insanlığın devamı, hayatın toplumsal ve ekonomik açıdan sürdürülebilirliği için, tarım bölümünde faaliyet gösteren nüfusun genç, dinamik, geleceği planlayan, yöneten ve yönlendiren bir yapıda olması büyük ehemmiyet taşıyor. Bakanlık olarak, gençlerimizin kırsala dönüşü için tarım orman projeleri çerçevesinde yaptığımız 100 bin TL’lik hibe dayanağını, Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle 2024 yılına kadar sürdürme sonucu aldık. ‘Uzman Eller Projesi’ dediğimiz bu takviye çerçevesinde, 81 vilayetimizde bin 883 proje uygun bulunmuştur. Bunlardan bin 275 proje sahibi ile hibe kontratı imzalamıştır. Bu çerçevede 127 milyon TL hibe ödemesi hedeflenmektedir. Projelerin uygulanması ve hibe ödemeleri devam etmektedir. Yani bütün gücümüzle ‘Sen üret yeter’ diyoruz. Biz her vakit sizlerin yanında olmaya devam edeceğiz. Tarım, ekonomiyi oluşturan en değerli bölümlerden biridir. Gelişmiş ülkelerde en temel ekonomik dal; tarımdır. Ülkemizin tarım kesiminin sizin vizyonunuza, gücünüze gereksinimi var. Artık kent tarımı diyoruz, dijital tarım diyoruz. Bunları sizler, bizlerden epey daha düzgün uygulayacak, daha başarılı olacaksınız. Anadolu’nun tarihi birikiminin bir manada bütün hasletlerini yüzlerinizde görüyorum. Gücümüzün, ülke kaynaklarımızın ve zenginliklerimizin şuurunda olarak emeğinizle ülkemizin daha müreffeh bir düzeye ulaşması için uğraş göstereceğine inancım tamdır. Sizlerle geleceğe dair umutlarımızın daha da arttığını vurgulayarak, ‘Gençler Tarım ile Buluşuyor’ programının hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum” halinde konuştu.
“Tarım süreklilik gerektiren bir konudur”
Hükümet olarak deklare ettikları birtakım destekleme siyasetleri ve müdahale fiyatlarıyla daima üreticinin yanında olduklarını gösterdiklerini tabir eden Kirişci, “Burada bilhassa Konya’dan seslenmek istiyorum. Bu teşebbüsümüzün, bu davranışımızın konjonktürel olduğunu, yalnızca bu yıla münhasır olduğunu düşünenler var ise yanılıyorlar. Zira tarım süreklilik gerektiren, süreklilik arz eden bir mevzudur. Üretici üretmeli. Ürettiğinden kesinlikle cebinde bir şeyler kalmalı ve bu kalan ile de kendi hayatını bir biçimde rahat sürdürebilmeli. Ayçiçeği alışılmış ki yüzde 35 civarında arz açığı olan bir eser ve biz kendi üretimimizi de bu manada destekliyoruz. Son günlerdeki fiyat düşüşü muhakkak ki üreticilerimizi mutsuz etmiş, bunun telafisi için de Cumhurbaşkanımızın da onaylarıyla inşallah ayçiçeğimizin alım fiyatlarını 12 TL/kilogram üzerinden devam ettireceğiz. Güzel uğurlu olsun. Biz değişik vesilelerle bilhassa tarımla ilgili attığınız ve atmak istediğiniz çalışmalar konusunda değişik platformlarda paylaşımlarda bulunuyoruz. Burada da bilhassa birkaç husus başlığında yakın bir vakitte inşallah bunun da hayata geçeceği muştusunu vermek isterim. O da Ziraat Bankamızın kullandırmış olduğu kredilerin hem limitlerini artırmak birebir vakitte bu limitlerin yüzde 50’sinin mazot ve gübre üzere iki temel girdi ki bu bitkisel üretimde üretim maliyetlerinin değerli bir kısmını oluşturuyor. Bunun bu yolla kendilerine, üreticilerimize verilen banka kartları ile gidip rahatlıkla mazot ve gübre alımı yapabilecekleri ve bu kartı yalnızca bu alımlar için kullanabilecekleri bir uygulamayı da inşallah kısa bir vakit içerisinde sizlerle paylaşmış ve hayata geçirmiş olacağız” dedi.
Konya Valisi Vahdettin Özkan da, bu biçimde bir çalışmanın Konya’da yapılmasından dolayı memnunluk duyduğunu aktararak, “Bakanımız daha evvelki nitelikli çalışmalarıyla hem tarımın hukuksal altyapısının inşa edilmesi hem icra edilmesi birebir vakitte kentimizdeki tarım alanlarının güzelleştirmesi gereken alanlarla ilgili projeci yaklaşımlarla kentimiz açısından yüksek derecede bir katma paha oluşturuyor. Bu tarafıyla bakanımıza teşekkür ederiz” sözlerini kullandı.
Konya Büyükşehir Belediye Lideri Uğur İbrahim Altay ise, gençlerin ziraî eğitim konusunda istek ve gereksinimlerini belirlemek emeliyle düzenlenen programı Konya için son derece kıymetli bulduğunu belirterek, “Bu çalıştayın amaçlarımıza bizleri oluşturmasına vesile olacağını ümit ediyorum. Gençlerimizin ziraî farkındalık kazanmasına kıymet veren Bakanımız Vahit Kirişci’ye teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Konuşmaların akabinde Vali Vahdettin Özkan tarafınca Kirişci’ye ortasında yöresel mamüllerin bulunduğu sepet armağan edildi. Akabinde Kirişci ve birlikteindeki heyet Konya Yöresel Eserler ve El Sanatları Standı ile 12. Tarım Orman ve İnsan bahisli fotoğraf Standı’nı gezdi. Kirişci burada vatandaşlara fidan dağıtımı yaptı. sonrasındasında Ahilik Haftası aktifliklerine katılan Kirişci, yılın ahisi, kalfası ve çırağı seçilenlere plaketlerini verdi.
PARAM OLSA ŞURAYA YATIRIRDIM DİYE DÜŞÜNME! 100.000 TL SANAL PARA İLE NELER YAPABİLECEĞİNİ ÇABUCAK GÖR!
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, “Gençler Tarım ile Buluşuyor” programına katılmak üzere Konya’ya geldi. Mevlana Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda konuşan Bakan Vahit Kirişci, Konya’nın, Anadolu’ya öncülük ettiğini ve tarımın başşehri olduğunu belirterek, “Tarih boyunca tarımı, iktisadı, kültürüyle öncü kentlerimizden olmuştur Konya. Bu aziz kent, tarıma epey elverişli arazi yapısıyla, tarım alanında ve ziraî endüstride Türkiye’nin lokomotifidir. Bugün, ülkemizin tarım alanlarının yüzde 8’i Konya’da bulunmaktadır. Konya’da gelişmiş dalların başında makine dalı gelmektedir. Bilhassa tarım alet ve makineleri alanında Konyalı müteşebbisler, kesimde değerli bir aktör pozisyonundadır. Ülkemizdeki her 4 firmadan biri Konya’da bulunmaktadır. Zirai alet ve makineleri ihracatının yüzde 14’ü Konya’da gerçekleşmektedir. Konya, 11 eserde başta buğday, arpa, şeker pancarı ve dane mısır olmak üzere Türkiye üretiminde birinci sıradadır. Kentimiz yağlık ayçiçeği, kuru fasulye, kiraz ve silajlık mısır üzere 12 eserde de Türkiye üretiminde 2. sırada yer almaktadır. Göl, gölet ve sulama projeleri ile ünite alandan alınan ziraî üretim ölçülerini artırarak 2002 yılında 6,9 milyon ton olan bitkisel üretimini 2021 yılında 17,4 milyon tona yükseltmiştir. Konya’mızın ziraî üretim bedeli; 2002 yılında 2,2 milyar TL iken 2021’de 30 milyar TL’yi aşarak yaklaşık 14 katına çıkmıştır. Ayrıyeten 2002 yılında 143 milyon lira olan ziraî dayanaklarımız, 2021 yılında 4 kattan fazla artarak 634 milyon TL’ye yükselmiştir. Konya’ya 2022 yılının birinci 8 aylık devrinde kırsal kalkınma yatırımları çerçevesinde 21,4 milyon TL, hayvansal üretim desteklemeleri çerçevesinde 504,9 milyon TL, bitkisel üretim takviyeleri çerçevesinde ise 1,5 milyar TL olmak üzere; toplamda 2 milyar TL’nin üzerinde dayanak verilmiştir. Konyalı üreticilerimize son 20 yılda yatırımlarla bir arada 57,3 milyar TL’lik ziraî dayanak sağladık. Konya’da büyükbaşta hayvan varlığımız 2002’den bu yana üç katına çıkmıştır. 952 bin 538 büyükbaş hayvan sayısı ile ülkemiz büyükbaş varlığının yüzde 5’ine sahip Konya, birinci sıradadır. Konya’daki küçükbaş hayvan varlığı ise son 20 yılda iki kat artmıştır. Bugün itibariyle 3 milyon 214 bin 982 küçükbaş hayvanla Konya 2. sırada” dedi.
“Tarımsal üretimde, teknolojik gelişmelerin tamamından yararlanmak mümkündür”
Bugün teknolojide ileri olduğu söylenen ülkelerde, genç nüfusun toplam nüfusa oranla gitgide azaldığının bilindiğini söyleyen Vahit Kirişci, “20 yaş altı nüfusun oranı İtalya’da yüzde 17,6, Türkiye’de ise 31,7’dir. Bize en yakın ülke İrlanda olup 26,8 ile bizim çabucak ardımızdan gelmektedir. Bilhassa dün eğitim ve öğretim hayatına başlayan 18 milyon yavrumuza bu yeni eğitim öğretim devrinde sonsuz muvaffakiyetler diliyorum. 8 milyonluk da bir üniversite gençliğini düşündüğümüzde tam 26 milyonluk bir nüfus ülkemizde eğitim faaliyetlerinde öğrenci statüsüne sahip durumdadır. Maalesef bizim de giderek yaşlandığımız ve bu yaşlılığı da kesinlikle dikkate almamız gerektiği konusu açıktır. Zira Cumhurbaşkanımız bilhassa nikah merasimlerinde 3 çocuğu tavsiye ettiğinde bunu anlamayan yahut anlamak istemeyen çevreler, ‘Bizim çocuk sayımızla bu ülkenin hükümetinin, iktidarının, ülkenin cumhurbaşkanının ne ilgisi, alakası var?’ derler. Nüfus artış süratimizi sürdürebilmemizin özetlemek gerekirsesı yaşlanmamamızın yegane yolu genç nüfusu daima makul bir oranın üzerinde tutmaktır. Bu bağlamda, genç nüfusumuzun sayısal güç ve dinamizmini, çağın gerekleri doğrultusunda, bilhassa inovasyon ve eğitim merkezli olarak harekete geçirmek zorundayız. Bu potansiyeli, ülkemizin varlıklı kaynaklarıyla harmanlayarak ve akıl terini eskisinden hayli daha değerli bir yere koyarak ekonomik yarar ve refaha dönüştürmek gayesindeyiz. Günümüzde ziraî üretimde, teknolojik gelişmelerin şimdi tamamından bir biçimde yararlanmak mümkündür. Ülkemizin Tarım Stratejik Planları içerisinde, son devirde biroldukca başarılı meselai gördüğümüz yerli ve ulusal üretim faaliyetlerinin değerli bir rolü olacaktır. Ziraî üretimde dijital ögelerin, ülkemiz gençlerinin akıl teriyle tüm dünyaya yaygınlaşacak aygıt, sistem ve süreçlere dönüşeceğinden kuşkum yoktur. Hükümetlerimiz, bu hususta senelera matuf artan takviyelerle inovasyon ve üretimi teşvik etmektedir. Binlerce gencimizin, tekno-kentlerdeki özgün firmalarda biroldukca yenilikçi esere imza attığını, bunları muvaffakiyetle alana aktardığını, hatta bu mamüllerin ihraç edildiğini memnuniyetle izliyoruz” biçiminde konuştu.
“Sağlam adımlar atıyoruz”
Tarımsal üretimde, evvela ülkemize has olan ve üretim artışını kısıtlayan meselelerin tahliline yönelik her düzeyde takviyelerin, multi-disipliner bir anlayışla süreceğini kaydeden Bakan Kirişci, “Tarımın üniversal ve konjonktürel kıymetine binaen, yerli ve ulusal kaynaklarla üretilen teknolojik tahlillerin, ülkemizin ziraî eser arz güvenliğine katkı sunmasını epey önemsiyoruz. değişen teknolojinin çevreci yaklaşımlarla destekleneceği tarım siyasetleri oluşturmak için sağlam adımlar atıyoruz. Temel maksadımız; kendi kaynaklarıyla kendine yetebilen, alınan önlemler yardımıyla mümkün kriz periyotlarında sorun yaşamayan, geleceği tasavvur ederek sürdürülebilir tarım yaklaşımını kökleştiren, stratejik siyasetleri uygulayan bir bürokratik tertip tesis etmektir. Bitkisel üretim ve hayvancılık için yapılan takviyelerin, üretim verimliliğini ve istihdamı artıracak biçimde sadeleştirilerek sürdürülmesini değerli buluyoruz. Gereksinimlerimizi ön planda tutarak, iç ve dış konjonktürü analiz ederek belirlediğimiz stratejik eserleri, yüksek verimlilikle yetiştirmek için gerekli tedbirleri almaya muktediriz. Bu bağlamda, ziraî üretim kaynaklarımızın mevcut durumunu ve gelecekte bulunmak istediğimiz seviyeyi gözeterek, bilimsel gelişmeler ışığında üretimimizi planlamak istiyoruz. Bilhassa yeni çağın getirdiği dijital tahlilleri ziraî üretime uyarlamak, ekolojik zenginliğimizi ekonomik zenginliğe dönüştürmek temel amaçlarımız içindedır” tabirlerini kullandı.
“Mutlak suretle kırsala dönmeliyiz”
Son devirde yaşanan olağanüstü gelişmelerin de tesiriyle tarım, ziraî üretim, besine erişim ve besin güvenliğinin milletlerarası ölçekte ön plana çıktığını anlatan Vahit Kirişci, “Pandemi periyodu ve daha sonrasında Rusya-Ukrayna savaşı, bize tarımın ne kadar stratejik, besinin ne kadar vazgeçilmez olduğunu bir sefer daha hatırlattı. Ne yazık ki, bir devir, alt yapı problemleri üzere biroldukça münasebetle kırsalı terk ettik, kentlerin etrafında ‘varoş’ dediğimiz hayat alanları oluşturduk. Bunu aksine çevirmek zorundayız. Temel tahlilin kırsalda yaşayan vatandaşlarımızın istekleri ve muhtaçlıklarının karşılanması olduğunu olağan olarak biliyoruz. esasen Cumhurbaşkanımız liderliğindeki hükümetlerimiz de bu hususta tahlil üretmişlerdir. Tedbirlerimizi aldık ve almaya da devam ediyoruz. Biz ziraî üretim ve ormancılıkla ilgili faaliyetlerimizin sürdürülebilirliği ismine mutlak suretle kırsala dönmeliyiz. Bu ülkede ‘Ben üreticiyim’ demekten yahut ailesinin bu faaliyetlerde bulunmasından hicap duyan, bunu zikretmeyen kardeşlerimiz, artık gönül rahatlığıyla ‘Biz çiftçiyiz, çiftçi bir ailenin çocuğuyuz, biz üretiyoruz, ürettiğimiz için değerliyiz’ noktasına gelmiştir. Öte yandan, genç nüfusumuzu IPARD Programları çerçevesinde istihdamla ve üretimle buluşturduğumuzu da buradan bir sefer daha hatırlatmak istiyorum. Sizlerin huzurunda, üretmek, ülkemize kaynak oluşturmak ve geleceğini en yeterli biçimde şekillendirmek isteyen gençlerimize ‘Gelin bu dayanaklardan yararlanın çağrısı’ yapmak istiyorum” dedi.
“127 milyon TL hibe ödemesi hedeflenmektedir.”
Ülke için bir öbür değerli mevzunun da orta eleman sorunu olduğuna değinen Kirişci, “Bugün geldiğimiz noktada, tek tahlilin üniversite mezunu olmaktan geçtiğini gorenler, ne kadar yanıldıklarını, orta eleman gereksiniminin ne kadar değerli olduğunu anlamışlardır sanıyorum. Geçmişte meslek liselerinin başına neler geldiğini burada hatırlatmaya gerek yok. Bakanlık olarak bu sorunun tahlili için Ulusal Eğitim Bakanlığı ile bir protokol imzaladığımızı, tarımda orta eleman gereksinimi için çalışma başlatmış olduğumızı buradan açıklamak istiyorum. Kırsalın ayağa kaldırılması, bu bölgelerde üretimin canlandırılarak artırılmasının yegane yolunun, kırsal kalkınmadan geçtiğini bir vizyon olarak ortaya koymuş durumdayız. Kırsal kalkınmaya fazlaca büyük kıymet veriyoruz. Tarım kesimi bir bütün olarak ülkelerin toplumsal ve ekonomik alt yapısını oluşturmaktadır. Tarımdan kaynaklanan her türlü sorun, bütüncül olarak ülkeleri ve hatta dünyayı etkilemektedir. Bu niçinle gelecekte insanlığın devamı, hayatın toplumsal ve ekonomik açıdan sürdürülebilirliği için, tarım bölümünde faaliyet gösteren nüfusun genç, dinamik, geleceği planlayan, yöneten ve yönlendiren bir yapıda olması büyük ehemmiyet taşıyor. Bakanlık olarak, gençlerimizin kırsala dönüşü için tarım orman projeleri çerçevesinde yaptığımız 100 bin TL’lik hibe dayanağını, Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle 2024 yılına kadar sürdürme sonucu aldık. ‘Uzman Eller Projesi’ dediğimiz bu takviye çerçevesinde, 81 vilayetimizde bin 883 proje uygun bulunmuştur. Bunlardan bin 275 proje sahibi ile hibe kontratı imzalamıştır. Bu çerçevede 127 milyon TL hibe ödemesi hedeflenmektedir. Projelerin uygulanması ve hibe ödemeleri devam etmektedir. Yani bütün gücümüzle ‘Sen üret yeter’ diyoruz. Biz her vakit sizlerin yanında olmaya devam edeceğiz. Tarım, ekonomiyi oluşturan en değerli bölümlerden biridir. Gelişmiş ülkelerde en temel ekonomik dal; tarımdır. Ülkemizin tarım kesiminin sizin vizyonunuza, gücünüze gereksinimi var. Artık kent tarımı diyoruz, dijital tarım diyoruz. Bunları sizler, bizlerden epey daha düzgün uygulayacak, daha başarılı olacaksınız. Anadolu’nun tarihi birikiminin bir manada bütün hasletlerini yüzlerinizde görüyorum. Gücümüzün, ülke kaynaklarımızın ve zenginliklerimizin şuurunda olarak emeğinizle ülkemizin daha müreffeh bir düzeye ulaşması için uğraş göstereceğine inancım tamdır. Sizlerle geleceğe dair umutlarımızın daha da arttığını vurgulayarak, ‘Gençler Tarım ile Buluşuyor’ programının hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum” halinde konuştu.
“Tarım süreklilik gerektiren bir konudur”
Hükümet olarak deklare ettikları birtakım destekleme siyasetleri ve müdahale fiyatlarıyla daima üreticinin yanında olduklarını gösterdiklerini tabir eden Kirişci, “Burada bilhassa Konya’dan seslenmek istiyorum. Bu teşebbüsümüzün, bu davranışımızın konjonktürel olduğunu, yalnızca bu yıla münhasır olduğunu düşünenler var ise yanılıyorlar. Zira tarım süreklilik gerektiren, süreklilik arz eden bir mevzudur. Üretici üretmeli. Ürettiğinden kesinlikle cebinde bir şeyler kalmalı ve bu kalan ile de kendi hayatını bir biçimde rahat sürdürebilmeli. Ayçiçeği alışılmış ki yüzde 35 civarında arz açığı olan bir eser ve biz kendi üretimimizi de bu manada destekliyoruz. Son günlerdeki fiyat düşüşü muhakkak ki üreticilerimizi mutsuz etmiş, bunun telafisi için de Cumhurbaşkanımızın da onaylarıyla inşallah ayçiçeğimizin alım fiyatlarını 12 TL/kilogram üzerinden devam ettireceğiz. Güzel uğurlu olsun. Biz değişik vesilelerle bilhassa tarımla ilgili attığınız ve atmak istediğiniz çalışmalar konusunda değişik platformlarda paylaşımlarda bulunuyoruz. Burada da bilhassa birkaç husus başlığında yakın bir vakitte inşallah bunun da hayata geçeceği muştusunu vermek isterim. O da Ziraat Bankamızın kullandırmış olduğu kredilerin hem limitlerini artırmak birebir vakitte bu limitlerin yüzde 50’sinin mazot ve gübre üzere iki temel girdi ki bu bitkisel üretimde üretim maliyetlerinin değerli bir kısmını oluşturuyor. Bunun bu yolla kendilerine, üreticilerimize verilen banka kartları ile gidip rahatlıkla mazot ve gübre alımı yapabilecekleri ve bu kartı yalnızca bu alımlar için kullanabilecekleri bir uygulamayı da inşallah kısa bir vakit içerisinde sizlerle paylaşmış ve hayata geçirmiş olacağız” dedi.
Konya Valisi Vahdettin Özkan da, bu biçimde bir çalışmanın Konya’da yapılmasından dolayı memnunluk duyduğunu aktararak, “Bakanımız daha evvelki nitelikli çalışmalarıyla hem tarımın hukuksal altyapısının inşa edilmesi hem icra edilmesi birebir vakitte kentimizdeki tarım alanlarının güzelleştirmesi gereken alanlarla ilgili projeci yaklaşımlarla kentimiz açısından yüksek derecede bir katma paha oluşturuyor. Bu tarafıyla bakanımıza teşekkür ederiz” sözlerini kullandı.
Konya Büyükşehir Belediye Lideri Uğur İbrahim Altay ise, gençlerin ziraî eğitim konusunda istek ve gereksinimlerini belirlemek emeliyle düzenlenen programı Konya için son derece kıymetli bulduğunu belirterek, “Bu çalıştayın amaçlarımıza bizleri oluşturmasına vesile olacağını ümit ediyorum. Gençlerimizin ziraî farkındalık kazanmasına kıymet veren Bakanımız Vahit Kirişci’ye teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Konuşmaların akabinde Vali Vahdettin Özkan tarafınca Kirişci’ye ortasında yöresel mamüllerin bulunduğu sepet armağan edildi. Akabinde Kirişci ve birlikteindeki heyet Konya Yöresel Eserler ve El Sanatları Standı ile 12. Tarım Orman ve İnsan bahisli fotoğraf Standı’nı gezdi. Kirişci burada vatandaşlara fidan dağıtımı yaptı. sonrasındasında Ahilik Haftası aktifliklerine katılan Kirişci, yılın ahisi, kalfası ve çırağı seçilenlere plaketlerini verdi.
PARAM OLSA ŞURAYA YATIRIRDIM DİYE DÜŞÜNME! 100.000 TL SANAL PARA İLE NELER YAPABİLECEĞİNİ ÇABUCAK GÖR!
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.