Bakan Özer: 5 yaşındaki okullaşma yüzde 11’den yüzde 98’e yükseldi
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, anaokulu yöneticilerinin iştirakiyle Bahçelievler’de bir otelde altıncısı düzenlenen “Tarih, Kültür ve Medeniyet Şuuru Semineri”ndeki konuşmasında, eğitimin ehemmiyetine vurgu yaparak Türkiye’nin en değerli sermayesinin beşeri sermaye olduğunu söylemiş oldu.
Okul öncesi eğitime iştirakte son periyotta önemli oranda artış yaşadığını tabir eden Özer, okullaşma oranlarıyla ilgili şunları paylaştı:
“5 yaşındaki okullaşma oranı yüzde 11’den yüzde 98’e geldi. İlkokullardaki okullaşma oranı yüzde 99,63 yani yüzde 100’e ulaştı. Ortaokullardaki okullaşma oranı yüzde 99,44. Liselerdeki okullaşma oranı yüzde 44’ten yüzde 95’e ulaştı. İşte bunu yapmak için yalnızca fizikî yatırım yapılmadı. İnanılmaz bütçeleri kapsayan toplumsal siyasetler uygulandı.”
– “Okul öncesi eğitime iştirak daima yükseldi”
Son bir yılda okul öncesi eğitime iştirak oranlarının daima yükseldiğini lisana getiren Özer, 6 Ağustos’ta yüzde 9 olan 3 yaş okullaşma oranının yüzde 16’ya, yüzde 16 olan 4 yaşlarındaki okullaşma oranının ise yüzde 37’ye, yüzde 65 olan 5 yaş okullaşma oranının da yüzde 98’e yükseldiğini anlattı.
Özer, okul öncesi eğitimin, bireyleri gelecekteki iş hayatında müspet tarafta etkilediğini belirterek şu biçimde devam etti:
“Okul öncesindeki eğitim yalnızca bilişsel marifetleri arttırmıyor. Okul öncesine erişen bireylerin okul öncesine erişmeyen bireylere göre eğitimde ve istihdamda kalma müddetleri hayli daha yüksek. Fakat en kıymetlisi suça bulaşma oranları daha düşük. Biz okul öncesi eğitime tartı vererek yalnızca eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirmiyoruz. Çok daha donanımlı bir biçimde maharetlerini güçlendirerek yetiştirip Cumhuriyet’imizin ikinci yüzyılında epey daha argümanlı bir ülke olma ismine fazlaca kıymetli bir yatırım yapıyoruz.”
– “Öğretmenlerin mesleksel gelişimi desteklenirse eğitimin kalitesi artar”
Öğretmenlerin mesleksel gelişmenine de dikkati çeken Özer, öğrenmenler ne kadar fazlaca desteklenirse eğitim sistemindeki kalitenin de emsal biçimde artış göstereceğini kaydetti.
“Öğretmenlerimiz hangi eğitimi istiyorlarsa o eğitimi alsınlar diye bütçe gönderdik. 2021 yılındaki bütçe 8,9 milyon iken 2022 yılında bütçeyi 292 milyona çıkardık. Bunun 210 milyonunu direkt okullara gönderdik. Gördük ki okullar bütçeyi kullanabiliyorlar. Birinci defa 6,5 milyarlık bütçeyi tüm okullarımıza gönderdik. Bütçe gönderilmeyen tek bir okul kalmadı. İstedik ki okullarda paklık materyallerini, kırtasiye materyallerini gönderdiğimiz bütçeyle karşılasınlar.”
“Tarih, Kültür ve Medeniyet Şuuru Semineri”ne Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürü Cevdet Vural ve Temel Eğitim Genel Müdürü Tuncay Morkoç’un yanı sıra hayli sayıda anaokulu yöneticisi de katıldı.
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, anaokulu yöneticilerinin iştirakiyle Bahçelievler’de bir otelde altıncısı düzenlenen “Tarih, Kültür ve Medeniyet Şuuru Semineri”ndeki konuşmasında, eğitimin ehemmiyetine vurgu yaparak Türkiye’nin en değerli sermayesinin beşeri sermaye olduğunu söylemiş oldu.
Okul öncesi eğitime iştirakte son periyotta önemli oranda artış yaşadığını tabir eden Özer, okullaşma oranlarıyla ilgili şunları paylaştı:
“5 yaşındaki okullaşma oranı yüzde 11’den yüzde 98’e geldi. İlkokullardaki okullaşma oranı yüzde 99,63 yani yüzde 100’e ulaştı. Ortaokullardaki okullaşma oranı yüzde 99,44. Liselerdeki okullaşma oranı yüzde 44’ten yüzde 95’e ulaştı. İşte bunu yapmak için yalnızca fizikî yatırım yapılmadı. İnanılmaz bütçeleri kapsayan toplumsal siyasetler uygulandı.”
– “Okul öncesi eğitime iştirak daima yükseldi”
Son bir yılda okul öncesi eğitime iştirak oranlarının daima yükseldiğini lisana getiren Özer, 6 Ağustos’ta yüzde 9 olan 3 yaş okullaşma oranının yüzde 16’ya, yüzde 16 olan 4 yaşlarındaki okullaşma oranının ise yüzde 37’ye, yüzde 65 olan 5 yaş okullaşma oranının da yüzde 98’e yükseldiğini anlattı.
Özer, okul öncesi eğitimin, bireyleri gelecekteki iş hayatında müspet tarafta etkilediğini belirterek şu biçimde devam etti:
“Okul öncesindeki eğitim yalnızca bilişsel marifetleri arttırmıyor. Okul öncesine erişen bireylerin okul öncesine erişmeyen bireylere göre eğitimde ve istihdamda kalma müddetleri hayli daha yüksek. Fakat en kıymetlisi suça bulaşma oranları daha düşük. Biz okul öncesi eğitime tartı vererek yalnızca eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirmiyoruz. Çok daha donanımlı bir biçimde maharetlerini güçlendirerek yetiştirip Cumhuriyet’imizin ikinci yüzyılında epey daha argümanlı bir ülke olma ismine fazlaca kıymetli bir yatırım yapıyoruz.”
– “Öğretmenlerin mesleksel gelişimi desteklenirse eğitimin kalitesi artar”
Öğretmenlerin mesleksel gelişmenine de dikkati çeken Özer, öğrenmenler ne kadar fazlaca desteklenirse eğitim sistemindeki kalitenin de emsal biçimde artış göstereceğini kaydetti.
“Öğretmenlerimiz hangi eğitimi istiyorlarsa o eğitimi alsınlar diye bütçe gönderdik. 2021 yılındaki bütçe 8,9 milyon iken 2022 yılında bütçeyi 292 milyona çıkardık. Bunun 210 milyonunu direkt okullara gönderdik. Gördük ki okullar bütçeyi kullanabiliyorlar. Birinci defa 6,5 milyarlık bütçeyi tüm okullarımıza gönderdik. Bütçe gönderilmeyen tek bir okul kalmadı. İstedik ki okullarda paklık materyallerini, kırtasiye materyallerini gönderdiğimiz bütçeyle karşılasınlar.”
“Tarih, Kültür ve Medeniyet Şuuru Semineri”ne Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürü Cevdet Vural ve Temel Eğitim Genel Müdürü Tuncay Morkoç’un yanı sıra hayli sayıda anaokulu yöneticisi de katıldı.
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.