Bayana ve sıhhat çalışanlarına şiddetin önlenmesi paketinin bilgileri

dunyadan

Global Mod
Global Mod
Bayana ve sıhhat çalışanlarına şiddetin önlenmesi paketinin bilgileri
Bozdağ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafınca açıklanan kadına karşı şiddetle mücadelede yeni reform paketi ile sağlıkta şiddetin önlenmesine yönelik yeni düzenlemelerin bilgilerinı Anadolu Ajansına (AA) anlattı. Bekir Bozdağ’ın atılacak yeni adımlar ve yasa değişikliklerine ilişkin sorularımıza verdiği cevaplar şöyleki:

Soru: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kadına şiddetle mücadelede yeni reform paketini deklare etti, “Sadece takım elbise giyip kravat takarak, ellerini önünde birleştirip başını yana eğerek sergilenen tiyatrovari görüntüler takdiri indirim öne sürülen sebebi olmayacaktır.” dedi. Bu konuda iyi hal indiriminde nasıl bir düzenleme olacak, kapsam nasıl şekillenecek?

Bozdağ: İyi hal indiriminin uygulamaları bir oldukca eleştiriye muhatap oldu. Hem kadına karşı işlenen suçlarda aynı zamanda çocuklara karşı ve başka bireylere karşı işlenen suçlarda yapılan indirimler niçiniyle vicdanlar sızladı. En son Aksaray’da bir öğrenciyi kendinden geçmiş bir biçimde döven öğretmen hakkındaki yargılama sürecinin sonunda mahkeme iyi hal indirimi uyguladı. Bütün toplum ayağa kalktı, “Nasıl olur?” dedi. Kadınlara karşı işlenen şiddet eylemlerinde de zaman zaman iyi hal indirimleri uygulanıyor, bundan ötürü da insanlar büyük vicdani rahatsızlık duyuyor.

Biz iyi hal indiriminin kanunun amacına uygun uygulanmadığı kanaatindeyiz. Esasında bu, kanun amacına uygun uygulanmış olsa bu tür sorunlar ortaya çıkmaz. Bu niçinle iyi hal indirimini düzenleyen Türk Ceza Kanunu’nun 62. maddesinin ikinci fıkrası bakanlığımız tarafınca detaylı incelendi, “Acaba ne sorun var da buradan bu biçimdesi sonuçlar çıkıyor.” Orada gördüğümüz şu, bu madde duruşma öncesi ve duruşma sırasındaki davranışları da iyi hal indirimi kapsamına alıyor. Burada pişmanlığı gösteren bir ifade yok. Yeni düzenlemede pişmanlığını gösteren davranışlar esas alınacak. Maddenin sonunda da “… gibi hususlar” diyor. Bu ne demek? Mahkemeye sınırsız iyi hal indirimi konusunda değerlendirme ve takdir hakkı kullanma yetkisi veriyor. Bu zaman zaman eleştirilere de niçin olabiliyor. Hangi biçimde indirilecek? Bu, “gibi hususlar” neler, onlar kanunda yazmıyor. Bu tamamen hakimin takdirine bırakılıyor. Şimdi bu düzenlemeyle “gibi hususlar” gibi ucu açık sınırsız takdiri indirime kapı aralayan ibareler kanun metninden çıkarılmaktadır.

Öte yandan Sayın Cumhurbaşkanımızın deklare ettiğı gibi duruşma sırasında sadece yargılamayı yapan mahkemeyi etkilemek, hakimi etkilemek için yapılmış davranışların, duruşma sırasındaki rol yapmaların takdiri indirim sebebi sayılamayacağına dair de negatif bir hüküm gelmektedir. Kamuoyunda kravat takmak, el bağlamak, boyun bükmek ve benzeri hususlar niçiniyle indirim yapıldığı algısını ortadan kaldırıyor. Artık hakime bu gibi hallerle indirim yapamayacağına dair bir yasak getirilmektedir. ötürüsıyla iyi hal indiriminin bundan daha sonraki süreçlerdeki uygulanmasında kanundan kaynaklanan aksaklıkların tamamı ortadan kaldırılmakta, vicdanları rahatsız edecek bir iyi hal indirimine umarız bundan daha sonraki süreçte rastlamayacağız.

– “Israrlı takip, ilk defa Türk Ceza Kanunu’nda müstakil bir suç olarak düzenlenecektir”

Soru: Bir diğer önemli konu başlığı da ısrarlı takibin suç sayılması. Kadına karşı şiddette ısrarlı takip eylemleri hangi mevzularda suç sayılacak? Ceza oranları ne olacak?


Bozdağ: Israrlı takip yürürlükteki kanunumuzda müstakil suç olarak düzenlenmemekte. İlk defa Türk Ceza Kanunu’nda müstakil bir suç olarak düzenlenecektir. Israrlı takip, fiziken ya da haberleşme ve iletişim araçlarını kullanarak, bilişim sistemlerini veya üçüncü kişileri kullanarak temas kurmak suretiyle bir kimse üzerinde ciddi huzursuzluk oluşmasına ya da kendisinin, yakınlardan birinin güvenliğinden endişe duymasına niçin olan fiiller ısrarlı takip kapsamında suç sayılmaktadır. Esasında ısrarlı takip kadına tacizin farklı bir versiyonu olarak müstakil suç olarak düzenlenmekte bu suça 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası öngörülmektedir. Ayrıca suç çocuğa, ayrılık sonucu alınan veya boşandığı eşe karşı işlenirse ya da mağdurun okulunu, iş yerini, konutunu terk etmesine, değiştirmesine niçin olursa, hakkında uzaklaştırma ya da konuta, okula, iş yerine yaklaşmama tedbiri verilen kişi tarafınca işlenmiş olursa o biçimde de ceza artırım sebebi olacaktır. Israrlı takip, bu şekliyle şikayete bağlı suç olarak düzenlenmektedir. Bu önemli bir konu. Israrlı takip sadece boşanmış eşe karşı değil bütün kadınlara karşı işlenebilir nitelikte olan bir suç, bu niçinle de bütün kadınlarımızı, ısrarlı takip yoluyla taciz eden kişilere karşı onları koruyan, bu fiili işleyenleri cezalandıran yeni bir hüküm olarak hukukumuza girmektedir. Bundan daha sonraki süreçte ısrarlı takipten kadınlarımızı koruyan bu biçimdesi önemli bir düzenleme hayata geçmiş olacaktır.

Soru: Israrlı takipte tutuklamayla ilgili düzenleme olacak mı?

Bozdağ: Burada ceza 6 aydan 2 yıla kadar diyor. Nitelikli hallerde 1 yıldan 3 yıla kadar ceza oluyor. ötürüsıyla tutuklama yasağı kapsamı dışına çıkarılıyor. öyleyse de tutuklama tedbirini uygulamak mahkemenin takdirine veriliyor. Tutuklanma ihtimali var, mahkeme takdir ederse bunları tutuklayabilecektir.

Soru: Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın deklare ettiğı düzenlemelerden bir diğeri de cezaların artırılması. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kadına karşı işlenen kasten öldürme, kasten yaralama, eziyet ve işkence suçlarında cezaların artırılacağını belirtti. Bu konuda hangi adımlar atılacak?

Bozdağ: Kasten yaralama suçu toplumda oldukca işleniyor. Eğer eşse, kardeşse veya boşanmış eş ise bunlar hem öldürmede hem yaralamada suçun nitelikli halleri içinde yer alıyor. Mevcut ceza kanunu nitelikli haller içinde kardeş, kız kardeş, boşanmış eş ve eşe karşı işlenen suçu nitelikli hale getiriyor. Bu yeni düzenleme artık bütün kadınlara karşı işlenen kasten öldürme ve kasten yaralama suçlarını nitelikli hale getiriyor ve cezayı otomatikman artırıyor. Kasten öldürmede ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına, nitelikli hallerde de cezanın artırılmasına niçin olacaktır. Bu son derece önemli. Sadece boşanan hanımı, eşi veya kız kardeşi koruyan değil, bütün kadınlara yönelik hem yaralama aynı zamanda kasten öldürme eyleminde cezaları artırıcı, caydırıcılık fonksiyonu niçiniyle de önemli bir düzenleme getirilmektedir.

Ayrıca Ceza Muhakemesi Kanunu’nda (CMK) tutuklama niçinlerini düzenleyen katalog suçlar var. Yaralamayla ilgili kısım bu katalog kısmına da alınmaktadır. ötürüsıyla bir oldukça yaralama hadisesinde hep rastladık, sıradan yaralama diye tutuklanmadan yargılanma süreçleri var, bundan ötürü da bir oldukca şikayet, mağduriyet var. Tutuklanmadığı için işlenen cinayetler var. Bütün bunlar hepimizin yüreğini sızlattı. Onun için de tutuklama sebebi var iseyılan haller arasına kasten yaralamanın nitelikli hallerinin alınmış olması bu açıdan son derece önemli. Kadına karşı işlenen kasten yaralama suçu artık katalog suçlar içinde yer alacak ve tutuklama sebebi var iseyılacak. Uygulayıcı hakim bunu değerlendirerek hüküm tesis edecektir. Bu da bir oldukça olumsuzluğun önüne geçecektir.

– “Eziyet ve işkence fiillerinin kadına karşı işlenmesi halinde de cezalar artırılmaktadır”


Soru: Kadınları öldürme ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılacak. Bu da caydırıcılık getirecek mi?


Bozdağ: Cezanın caydırıcılık fonksiyonu devreye daha etkin biçimde girecek. Bu suçu işlemek isteyenler bu caydırıcılık niçiniyle vazgeçmiş olacaklardır.

Soru: Bu reform paketi mücadeleye de katkı sağlayacak mı?

Bozdağ: Şiddet kısmının farklı fonksiyonları da var. Kadına karşı eziyet ve işkence de yapılıyor. ötürüsıyla eziyet ve işkence fiillerinin kadına karşı işlenmesi halinde de cezalar artırılmaktadır. Bunlar da tutuklama kapsamı içerisinde yer alıyor. Kadına karşı eziyet bundan daha sonra daha ağır yaptırıma tabi tutulacaktır. İşkence daha ağır yaptırıma tabi tutulacaktır. Bunlarla ilgili de cezayı artırıcı adımlar attık. Sadece eşe değil, boşanmış eşe; kardeşe değil, bütün kadınlara karşı eziyet ve işkence fiillerinin cezaları da ayrıca artırılmaktadır. Bunun yanında eski düzenlemede kadınların şiddete uğradıkları zaman fiil 5 yıldan hapis cezasını gerektiriyorsa baro avukat gorevlendiriyordu. Şimdi kadına karşı işlenen suçların henüz tamamında şiddet suçu dahil ve diğer suçlarda avukat gorevlendirilmesi zorunlu hale getirilmektedir. Eskiden sadece cinsel saldırı suçu ile 5 yıldan fazla hapis cezası gerektiren suçta vardı. Şimdi kadına karşı işlenen eziyet, işkence, kasten yaralama ve başkaca suçlar niçiniyle hepsinde aynı biçimde avukat nazaranvlendirilmesi zorunlu hale getirilmekte ve yargılama süreçlerinde hem soruşturma hem kovuşturma aşamasında kadınlarımız adli yardımdan istifade edecek. Devlet, onlara verdiği bu hukuki yardımla onların haklarını yargılama süreçlerinde daha iyi savunmalarına destek verecektir.

Soru: Paket ne zaman gündeme gelecek? Meclise ne zaman sunulacak?

Bozdağ: Bu paket, muhtemelen önümüzdeki günlerde, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle Mecliste teklife dönüşebilir. Biliyorsunuz yasaları teklif etme ve kanunlaşma süreci tamamen Meclisimize aittir. AK Parti grubu da bu teklif üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. Benim tahminim 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle teklif Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulabilir. Bu tamamen Meclis grubunun takdirinde olan bir konu.

– “Tazminatı devlet vatandaşımıza ödeyecektir”

Soru: Bir diğer önemli konu da sağlıkta şiddet. goreve geldikten daha sonra Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’yla görüştünüz, “Hekimler de hakimler gibi korunacak” dediniz, sağlıkta şiddetin önlenmesine yönelik yeni adımlar atılacağını belirttiniz. Bu konudaki paketin bilgileri nelerdir? Hekimler nasıl hakimler gibi korunacak?


Bozdağ: Biliyorsunuz hakimler, haklarımız ve hürriyetimiz hakkında karar veriyor. Hepimizin haklarının korunmasında, haklarımızı yasal yollardan almada, hürriyetimizin kısıtlanmasında ya da kısıtlanmamasında önemli rol oynuyor, adalet dağıtıyor, onun için de onların cesurca hak ve hakkaniyet ne ise ona nazaran karar vermeleri, her türlü baskıdan da karar verirken uzak olmaları gerekmektedir. O niçinle hakimlerle ilgili kanunda bir güvence var. Nedir o? Açılacak tazminat davalarının devlete karşı açılması ve devlet bu tazminatı ödedikten daha sonra eğer hakim bakılırsavini kötüye kullanmışsa bu da bir ceza davası kararı sabit olursa bu biçimde rücu imkanı doğuyor. Bu rücuya da HSK karar veriyor.

Hekimler de bizim sağlığımız, yaşam hakkımız, yaşamımızın her anının daha iyi geçmesi için hakimler gibi gerçekten önemli bir bakılırsavi ifa ediyorlar. O yüzden hekimlerimizin de hakimler gibi korunmaya ihtiyacı var. Bugün bir fazlaca vatandaşımız hastaneye gidiyor, muayene oluyor, teşhis sonucu veriliyor, tedaviler için kararlar veriliyor, ilaçlar kullanılıyor. Eğer hekimler bu kararları verirken, bu tedavileri uygularken tazminat davalarını düşünürse karar vermekte cesur davranamaz. Tedavilerde çekingen davranırlar ve ötürüsıyla da bir oldukça vatandaşımızın bu çekingenlikten ötürü sağlığı riske edilebilir. Bugün Sağlık Bakanlığımızın verilerine gore riskli branşları TUS’ta yeğleyenlerin oranı gayet azaldı. Özellikle cerrahi gerektiren bölümler, cerrahlar, kalp ve damar ve diğer bir oldukça önemli branşlarda tercihlerin azaldığını görüyoruz. Bunun ana niçinlerinden bir tanesi de artan tazminat davalarıdır. Hekimlerin tazminat baskısı altında olmadan, kendinden emin ve güvenli bir biçimde karar vermeleri vatandaşımızın da menfaatinedir. Vatandaşımızın sağlığına erken kavuşmasına, tedavisinin sağlıklı yürütülmesine bu normal olarak büyük katkı verecektir.

– “Tarihi bir adım”

Hekimlere de hakimlerin güvencesinin aynısını getiriyoruz. Onlar da tıbbın gereklerine aykırı davrandıkları, bu suretle nazaranvlerini kötüye kullandıkları sabit olursa bu biçimde onlara rücu etme veya etmemeye Sağlık Bakanlığının bünyesinde oluşturulan kurul karar verecektir. Bu da son derece önemli. Hekimlerimiz açısından olduğu kadar tedavi için hastaneye müracaat eden her bir vatandaşımız için de önemlidir. Burada vatandaşlarımızın bir mağduriyeti de söz konusu olmayacak. Tazminatı gerektiren bir durum olursa bu tazminatı devlet vatandaşımıza ödeyecektir. Vatandaşımızın tazminat taleplerinin önüne bir engel koymuyoruz. Hekimleri bunun baskısından kurtarıp, rahat ve güven içerisinde, kendinden emin bir şekilde hastaya şifayı erken vakitte ulaştırması için bir güvence getiriyoruz. Bu da tarihi bir adım.

Hekimleri şiddete karşı korumak için daha önce düzenlemeler yapıldı. Bu düzenlemeler amaca hizmet etti ama gördük ki burada da bir takım aksaklıklar var. Bu aksaklıkları gidermek için biz esasında sağlıkla ilgili kanunda yer alan daha önce yaptığımız bir düzenlemeyi tutuklama sebebi var sayılan halleri içeren CMK’daki kataloğun içerisine alıyoruz. Gördük ki uygulamada hakimler ve savcılar bu kataloğa bakıyorlar, öbür tarafta zaman zaman ihmaller yaşanıyor. Bunu, buraya aktarmak suretiyle hekimlere karşı şiddet eylemine karışanlarla, şiddet uygulayanlarla ilgili daha etkin bir tedbir uygulamasının önünü açıyoruz. bu biçimdelikle hekimlerle ilgili de son derece önemli bir düzenlemeyi hayata geçirmiş oluyoruz.

Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.