‘bir daha yüzlendirme ve isimli yaşlandırmayla olayların aydınlatılmasına katkı sağlıyorlar’
Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığına bağlı 10 laboratuvardan biri olan Diyarbakır Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü bünyesinde Antropoloji, Balistik, Doküman, Kimyasal, İz ve Biyolojik İnceleme şube müdürlükleri bulunuyor.
Diyarbakır, Gaziantep, Malatya, Elazığ, Şanlıurfa, Batman, Adıyaman, Tunceli, Mardin, Siirt, Şırnak, Bitlis, Hakkari, Bingöl ve Muş vilayetlerine hizmet veren Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğündeki Antropolojik İnceleme Şube Müdürlüğü Laboratuvarı’nda müdürlüğün sorumluluk alanındaki vilayetler ile öteki kentlerden gelen buluntular üzerinde iskelet incelemesi yapılıyor, kafatasına “yüzlendirme”, fotoğrafa “yaşlandırma” tekniği kullanılarak isimli olayların aydınlatılmasına değerli katkı sunuluyor.
Laboratuvarda “fiziki antropoloji” ve “adli osteoloji” formları kullanılarak yapılan antropolojik incelemelerle kimliklendirme çalışması gerçekleştiriliyor.
İskelet ve kemik modüllerinin insan ya da hayvana ilişkin olup olmadığı belirlendikten daha sonra insan kemiklerinden cinsiyet, yaş ve uzunluk uzunluğu tespit ediliyor.
Cesedin tanınmaz hale gelmesi durumunda kayıp şahısların kimlik tespitinin yapılmasında “bir daha yüzlendirme” metoduna başvuruluyor.
Laboratuvara ulaştırılan kafataslarına yapılan yüzlendirme ile kayıp kişinin gerçek yüzüne yüksek oranda benzeyen profil elde edilerek ortaya çıkan eşkal, kimlik tespitinde büyük kolaylık sağlıyor.
– Yaşlandırma ile fotoğraflar güncelleniyor
Laboratuvarda uygulanan bir öbür değerli teknik ise “yaşlandırma”. Kaybolan, kaçırılan ya da aranan şahısların fotoğrafları bugüne uygun olarak bilimsel metotlarla yaşlandırılarak güncelleniyor.
Antropolojik inceleme uzmanı polis memuru Semih Bol, AA muhabirine, isimli olaylarda karşılaşılan iskelet ve iskelet buluntularının kimliklendirilmesine yönelik 3 temel alanda uzmanlık hizmeti verildiğini söylemiş oldu.
“İskelet incelemesi”, “adli yaşlandırma” ve “bir daha yüzlendirme”nin gerçekleştirildiği Antropolojik İnceleme Şube Müdürlüğünün 81 ilin tamamına hizmet verdiğine işaret eden Bol, laboratuvarın kapasite ve donanım bakımından önde gelen laboratuvarlar içinde yer aldığını belirtti.
– Geçen yıl 1260 bulgu incelendi
İskelet incelemesinde öncelikli olarak antropometrik ve morfolojik teknikler kullanılarak kemik bulgularının beşere ilişkin olup olmadığının belirlendiğini anlatan Bol, “2021 yılında antropolojik inceleme alanında 1260 bulgu incelendi. Bu bulgular üzerinde 7 bin 814 test ve tahlil gerçekleştirildi.” dedi.
Bol, beşere ilişkin olduğu belirlenen kemikler üzerinde ayrıntılı çalışmalar yürütülerek bireyin yaşı, cinsiyeti ve uzunluğunun tespit edildiğini anlatarak, “Bununla kemikler üzerinde fizikî bir travma var ise travmanın çeşidi (balistik, vurma, kesici alet) travmanın ne vakit oluştuğuna (ölüm öncesi, vefat sırası ve vefat daha sonrası) yönelik incelemeler de yürütülmekte. Laboratuvarımız, Türkiye’deki en kapsamlı kemik koleksiyonuna, evcil hayvan ve yaban hayvanı kemikleri, her yaş kümesinden insan kemiklerine sahip.” diye konuştu.
Kamuoyunda “yüz güncelleme” ismiyle da bilinen “adli yaşlandırma” tekniğinde de kaybolan, kaçırılan ve aranan şahısların fotoğraflarının bugüne uygun bilimsel metotlarla yaşlandırıldığını lisana getiren Bol, çocukluk periyodunda yüze ilişkin oran ve orantıların gelişime bağlı olarak kısa vakitte değişiklik gösterdiğini kaydetti.
Bol, bu niçinle kaybolma ya da kaçırılma olayının akabinde uzun bir vakit geçmesi durumunda eldeki fotoğraflar ile çocukların bulunması ve tanınmasının zorlaştığına işaret ederek, “Burada isimli yaşlandırma ile fotoğrafların güncellenmesi gerekmektedir. Laboratuvarımızda bilgisayar takviyeli olarak ‘Bolton sefolometik’ standartları kullanılarak isimli yaşlandırma çalışmaları yürütülmekte. Bu, günümüzde ABD ve İngiltere’de de çoğunlukla kullanılan ve tercih edilen bir formül.” biçiminde konuştu.
– Kimliği tespit edilemeyen bireyin kafatasının kopyası oluşturuluyor
“bir daha yüzlendirme”nin bireyin tanınabilir hale getirilmesine yönelik bir çalışma olduğunu söyleyen Bol, bu yolla kimliği tespit edilemeyen bireyin kafatasının kopyasının oluşturulduğunu belirtti.
Bol, şunları kaydetti:
“daha sonrasında bilimsel çalışmalarla elde edilmiş yaşına ve cinsiyetine uygun yumuşak doku kalınlıklarının kafatasına yerleştirilmesi ve yüze ilişkin şahsi özelliklerin belirtilmesiyle kişinin olası yüz imajı ortaya çıkarılmakta. Laboratuvarımızda bir daha yüzlendirme çalışmaları 3 boyutlu olarak manuel ve bilgisayar takviyeli olarak yürütülmektedir. Antropolojik İnceleme Şube Müdürlüğümüzde Türkiye’nin 81 vilayetinden gelen iskelet ve buluntuları üzerinde iskelet incelemeleri, isimli yaşlandırma ve bir daha yüzlendirme çalışmaları yürütülerek olayların aydınlatılmasında büyük katkı sağlanmaktadır.”
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.
Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığına bağlı 10 laboratuvardan biri olan Diyarbakır Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü bünyesinde Antropoloji, Balistik, Doküman, Kimyasal, İz ve Biyolojik İnceleme şube müdürlükleri bulunuyor.
Diyarbakır, Gaziantep, Malatya, Elazığ, Şanlıurfa, Batman, Adıyaman, Tunceli, Mardin, Siirt, Şırnak, Bitlis, Hakkari, Bingöl ve Muş vilayetlerine hizmet veren Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğündeki Antropolojik İnceleme Şube Müdürlüğü Laboratuvarı’nda müdürlüğün sorumluluk alanındaki vilayetler ile öteki kentlerden gelen buluntular üzerinde iskelet incelemesi yapılıyor, kafatasına “yüzlendirme”, fotoğrafa “yaşlandırma” tekniği kullanılarak isimli olayların aydınlatılmasına değerli katkı sunuluyor.
Laboratuvarda “fiziki antropoloji” ve “adli osteoloji” formları kullanılarak yapılan antropolojik incelemelerle kimliklendirme çalışması gerçekleştiriliyor.
İskelet ve kemik modüllerinin insan ya da hayvana ilişkin olup olmadığı belirlendikten daha sonra insan kemiklerinden cinsiyet, yaş ve uzunluk uzunluğu tespit ediliyor.
Cesedin tanınmaz hale gelmesi durumunda kayıp şahısların kimlik tespitinin yapılmasında “bir daha yüzlendirme” metoduna başvuruluyor.
Laboratuvara ulaştırılan kafataslarına yapılan yüzlendirme ile kayıp kişinin gerçek yüzüne yüksek oranda benzeyen profil elde edilerek ortaya çıkan eşkal, kimlik tespitinde büyük kolaylık sağlıyor.
– Yaşlandırma ile fotoğraflar güncelleniyor
Laboratuvarda uygulanan bir öbür değerli teknik ise “yaşlandırma”. Kaybolan, kaçırılan ya da aranan şahısların fotoğrafları bugüne uygun olarak bilimsel metotlarla yaşlandırılarak güncelleniyor.
Antropolojik inceleme uzmanı polis memuru Semih Bol, AA muhabirine, isimli olaylarda karşılaşılan iskelet ve iskelet buluntularının kimliklendirilmesine yönelik 3 temel alanda uzmanlık hizmeti verildiğini söylemiş oldu.
“İskelet incelemesi”, “adli yaşlandırma” ve “bir daha yüzlendirme”nin gerçekleştirildiği Antropolojik İnceleme Şube Müdürlüğünün 81 ilin tamamına hizmet verdiğine işaret eden Bol, laboratuvarın kapasite ve donanım bakımından önde gelen laboratuvarlar içinde yer aldığını belirtti.
– Geçen yıl 1260 bulgu incelendi
İskelet incelemesinde öncelikli olarak antropometrik ve morfolojik teknikler kullanılarak kemik bulgularının beşere ilişkin olup olmadığının belirlendiğini anlatan Bol, “2021 yılında antropolojik inceleme alanında 1260 bulgu incelendi. Bu bulgular üzerinde 7 bin 814 test ve tahlil gerçekleştirildi.” dedi.
Bol, beşere ilişkin olduğu belirlenen kemikler üzerinde ayrıntılı çalışmalar yürütülerek bireyin yaşı, cinsiyeti ve uzunluğunun tespit edildiğini anlatarak, “Bununla kemikler üzerinde fizikî bir travma var ise travmanın çeşidi (balistik, vurma, kesici alet) travmanın ne vakit oluştuğuna (ölüm öncesi, vefat sırası ve vefat daha sonrası) yönelik incelemeler de yürütülmekte. Laboratuvarımız, Türkiye’deki en kapsamlı kemik koleksiyonuna, evcil hayvan ve yaban hayvanı kemikleri, her yaş kümesinden insan kemiklerine sahip.” diye konuştu.
Kamuoyunda “yüz güncelleme” ismiyle da bilinen “adli yaşlandırma” tekniğinde de kaybolan, kaçırılan ve aranan şahısların fotoğraflarının bugüne uygun bilimsel metotlarla yaşlandırıldığını lisana getiren Bol, çocukluk periyodunda yüze ilişkin oran ve orantıların gelişime bağlı olarak kısa vakitte değişiklik gösterdiğini kaydetti.
Bol, bu niçinle kaybolma ya da kaçırılma olayının akabinde uzun bir vakit geçmesi durumunda eldeki fotoğraflar ile çocukların bulunması ve tanınmasının zorlaştığına işaret ederek, “Burada isimli yaşlandırma ile fotoğrafların güncellenmesi gerekmektedir. Laboratuvarımızda bilgisayar takviyeli olarak ‘Bolton sefolometik’ standartları kullanılarak isimli yaşlandırma çalışmaları yürütülmekte. Bu, günümüzde ABD ve İngiltere’de de çoğunlukla kullanılan ve tercih edilen bir formül.” biçiminde konuştu.
– Kimliği tespit edilemeyen bireyin kafatasının kopyası oluşturuluyor
“bir daha yüzlendirme”nin bireyin tanınabilir hale getirilmesine yönelik bir çalışma olduğunu söyleyen Bol, bu yolla kimliği tespit edilemeyen bireyin kafatasının kopyasının oluşturulduğunu belirtti.
Bol, şunları kaydetti:
“daha sonrasında bilimsel çalışmalarla elde edilmiş yaşına ve cinsiyetine uygun yumuşak doku kalınlıklarının kafatasına yerleştirilmesi ve yüze ilişkin şahsi özelliklerin belirtilmesiyle kişinin olası yüz imajı ortaya çıkarılmakta. Laboratuvarımızda bir daha yüzlendirme çalışmaları 3 boyutlu olarak manuel ve bilgisayar takviyeli olarak yürütülmektedir. Antropolojik İnceleme Şube Müdürlüğümüzde Türkiye’nin 81 vilayetinden gelen iskelet ve buluntuları üzerinde iskelet incelemeleri, isimli yaşlandırma ve bir daha yüzlendirme çalışmaları yürütülerek olayların aydınlatılmasında büyük katkı sağlanmaktadır.”
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.