amerikali
Üye
İSTANBUL (İGFA) – Gün içerisinde yaşanan gerilim geceleri diş gıcırdatmasına yol açabiliyor.
Son senelerda gündüzleri de insanların farkında olmadan dişlerini sıktığını belirten Anadolu Sıhhat Merkezi Diş Tabibi Gökhan Gerek, “İnsanlar öteki bir şikayetle diş doktoruna başvurduklarında, dişlerinde sıkmaya bağlı hasar oluştuğu görülüyor. Kent ve iş ömrüne bağlı yaşanan gerilim, istikrarsız beslenme ve hareketsizlik diş sıhhatini da olumsuz etkiliyor. Bu hasar kimi vakit başlangıç seviyesinde olurken, kimi vakit de ilerlemiş safhalarda görülebiliyor. Bu üzere durumlar da hayli büyük tedaviler gerektirebiliyor” ihtarında bulundu.
Diş sıkması hasarının birinci vakit içinderda dişle diş etinin birleştiği seviyede, dişin boynunda görüldüğünü belirten Diş Doktoru Gökhan Gerek, “Stres, diş ve diş eti içinde tırnak girecek kadar bir boşluk oluşmasına ve hassaslık başlamasına sebep oluyor” dedi.
Duyarlılığın akabinde dişte aşınma ve kırılmaların da görülebildiğini paylaşan Gökhan Gerek, “Diş minesi kalkarak altındaki, daha yumuşak olan dentin katmanı ortaya çıkıyor. Dişlerde, kesilmiş bir ağaç kütüğünün üstündeki üzere halkalar görülmeye başlıyor. Bireyde çene eklemi ağrıları ve birebir vakitte yüz ve boyun ağrıları başlıyor. Ağızdaki gerilimi bu belirtilerle görmek mümkün oluyor” diye konuştu.
OFİS ÇALIŞANLARI VE 40 YAŞ ÜSTÜ ERKEKLER DAHA ÇOK DİŞ SIKIYOR
Şehir ve iş ömrü üzere niçinlerin yanı sıra ağızda gerilim oluşturabilecek biroldukça faktörün olduğuna değinen Gökhan Gerek, “Depresyon üzere ruhsal rahatsızlıklar, yanılgılı yapılmış bir dolgu yahut porselen kaplama, fazlaca sert ve asidik besinler tüketme üzere faktörler de ağızda gerilim oluşumuna yol aşabiliyor. Bu durum ise en epey 40 yaş üstü erkeklerde, bilhassa ofis çalışanlarında görülüyor. Birden fazla hasta dişlerini sıktığının farkında değil ve doktora dişlerinin kısa ve aşınmış imajından hoşlanmadığı için geliyor. Diş sıkmanın en çok görüldüğü meslek kümelerine baktığımızda, bu şikayetle gelen hastalarımızın birçoklarının bankacı ve mühendis olduğunu görüyoruz” diye konuştu.
Tedavi için evvela farkındalık oluşturmanın kıymetini lisana getiren Gerek, “Dişlerin müdafaa altına alınması gerekiyor. Öncelikle gece kullanılması için kollayıcı bir plak uygulaması ile tedaviye başlıyoruz. Son senelerda gelişen teknoloji ile lazeri yardımcı tedavi olarak kullanıyor, ağızdaki gerilimin tedavisine büyük katkı sağlıyoruz. Ayrıyeten radyo frekans ve çene eklem içi lavaj denilen metotlar de muvaffakiyet ile uygulanabiliyor. Ruhsal takviye almak ise sorunun büsbütün ortadan kalkmasını sağlıyor” dedi.
Son senelerda gündüzleri de insanların farkında olmadan dişlerini sıktığını belirten Anadolu Sıhhat Merkezi Diş Tabibi Gökhan Gerek, “İnsanlar öteki bir şikayetle diş doktoruna başvurduklarında, dişlerinde sıkmaya bağlı hasar oluştuğu görülüyor. Kent ve iş ömrüne bağlı yaşanan gerilim, istikrarsız beslenme ve hareketsizlik diş sıhhatini da olumsuz etkiliyor. Bu hasar kimi vakit başlangıç seviyesinde olurken, kimi vakit de ilerlemiş safhalarda görülebiliyor. Bu üzere durumlar da hayli büyük tedaviler gerektirebiliyor” ihtarında bulundu.
Diş sıkması hasarının birinci vakit içinderda dişle diş etinin birleştiği seviyede, dişin boynunda görüldüğünü belirten Diş Doktoru Gökhan Gerek, “Stres, diş ve diş eti içinde tırnak girecek kadar bir boşluk oluşmasına ve hassaslık başlamasına sebep oluyor” dedi.
Duyarlılığın akabinde dişte aşınma ve kırılmaların da görülebildiğini paylaşan Gökhan Gerek, “Diş minesi kalkarak altındaki, daha yumuşak olan dentin katmanı ortaya çıkıyor. Dişlerde, kesilmiş bir ağaç kütüğünün üstündeki üzere halkalar görülmeye başlıyor. Bireyde çene eklemi ağrıları ve birebir vakitte yüz ve boyun ağrıları başlıyor. Ağızdaki gerilimi bu belirtilerle görmek mümkün oluyor” diye konuştu.
OFİS ÇALIŞANLARI VE 40 YAŞ ÜSTÜ ERKEKLER DAHA ÇOK DİŞ SIKIYOR
Şehir ve iş ömrü üzere niçinlerin yanı sıra ağızda gerilim oluşturabilecek biroldukça faktörün olduğuna değinen Gökhan Gerek, “Depresyon üzere ruhsal rahatsızlıklar, yanılgılı yapılmış bir dolgu yahut porselen kaplama, fazlaca sert ve asidik besinler tüketme üzere faktörler de ağızda gerilim oluşumuna yol aşabiliyor. Bu durum ise en epey 40 yaş üstü erkeklerde, bilhassa ofis çalışanlarında görülüyor. Birden fazla hasta dişlerini sıktığının farkında değil ve doktora dişlerinin kısa ve aşınmış imajından hoşlanmadığı için geliyor. Diş sıkmanın en çok görüldüğü meslek kümelerine baktığımızda, bu şikayetle gelen hastalarımızın birçoklarının bankacı ve mühendis olduğunu görüyoruz” diye konuştu.
Tedavi için evvela farkındalık oluşturmanın kıymetini lisana getiren Gerek, “Dişlerin müdafaa altına alınması gerekiyor. Öncelikle gece kullanılması için kollayıcı bir plak uygulaması ile tedaviye başlıyoruz. Son senelerda gelişen teknoloji ile lazeri yardımcı tedavi olarak kullanıyor, ağızdaki gerilimin tedavisine büyük katkı sağlıyoruz. Ayrıyeten radyo frekans ve çene eklem içi lavaj denilen metotlar de muvaffakiyet ile uygulanabiliyor. Ruhsal takviye almak ise sorunun büsbütün ortadan kalkmasını sağlıyor” dedi.