Korona hastalarında uyguladıkları tedavi dünya literatürüne girdi
Karabük’te alanında başarılı ameliyat ve çalışmalarla adından söz ettiren Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Murat Acat, virüse yakalanan hastalara uyguladığı antifibrotik ilaçlarla tedavide büyük yol aldıklarını söylemiş oldu.
40 hasta üzerinde uygulanan tedavi ile elde ettikleri neticeleri testlerle ortaya koyan Acat’ın hazırladığı makale ise dünya literatüründe yayınlanan ilk yazı oldu.
Konuyla ilgili İHA’ya açıklamalarda bulunan Do. Dr. Murat Acat, “Covid-19 hastalığında antifibrotik ilacın işe yarayabileceği noktasında teorik yazılar çıkmıştı. Biz 40’a yakın hastamızda bu tedaviyi uygulayarak işe yaradığını gördük. Makalemizde 22 hastamızın verisi var. Yapılan tetkikler kararı uyguladığımız tedavilerin doğru olduğunu da ortaya çıkarttı” dedi.
Covid-19 hastalarımızın her birinin farklı biçimde seyrettiğini aktaran Acat, “Bu hastalarımızın bir kısmı evinde ayakta rahat bir biçimde tedavi olurken, bir kısmında uzayan oksijen düşüklüğü ortaya çıkıyor. Bir kısmının ise akciğerler grafiklerinde lezyonların arttığını ve akciğerlerin arasındaki zarlarda kalınlaştığını görüyoruz. Özellikle 3. haftadan daha sonra akciğerlerin arasındaki zarlardaki kalınlaşmayla seyreden veya yaygın akciğer tutulumu olup birlikteinde oksijeni düşük olan hastalarda interstisyel akciğer hastalıklarında kullandığımız antifibrotik dediğimiz bir ilacı uyguladık. Hastalarımızla ilgili dataların istatiksel analizlerini yaptığımızda bu hastaların oksijen konsantiratörü ile evine taburcu edebildiğimiz ağır hastalara nazaran daha iyi iyileştiklerini ve tedaviye başladıktan 2 ay daha sonra akciğer tomografilerinde ve solunum fonksiyon testlerinde diğer gruplara nazaran anlamlı bir biçimde fark olduğunu tespit ettik. Dünya literatüründe ilk yayının Türkiye’den Karabük Üniversitesi Tıp Fakültesi adına sevindirici bir durum” ifadesinde bulundu.
“40’a yakın hastamızda bu tedaviyi uygulayarak işe yaradığını gördük”
“idiopatik pulmoner fibrozis” dedikleri hasta gruplarında bu ilaçların 1990 yılından beri kullanılan ve bildikleri bir ilaç olduğunu da kaydeden Doç. Dr. Acat, “Bir takım yan etkileri var ama yan etkileri de biliyoruz. En önemli özelliği ise immün sistemini baskılayıcı bir ilaç değil. Covid-19 hastalarının büyük bir bölümünde kortizonda kullanıyoruz. Kortizon immün sitemini baskılayıcı bir ilaç, ama bu antifibrotikler immün sistemini baskılayan bir ilaç olmadığından kortizonla beraber kullanılabiliyor ki, biz hastalarımıza hem kortizon aynı zamanda antifibrotik verdik. Ama ek bir enfeksiyon zemini oluşturmuyor buda avantaj bu ilaçlar için. Covid-19 hastalığında antifibrotik ilacın işe yarayabileceği noktasında teorik yazılar çıkmıştı. Biz Karabük’te 40’a yakın hastamızda bu tedaviyi uygulayarak işe yaradığını gördük. Makalemizde 22 hastamızın verisi de var. Yapılan tetkikler kararı uyguladığımız tedavilerin doğru olduğunu da ortaya çıkarttı” diye konuştu.
“Sivonacta iki doz olanları biz aşısız olarak görüyoruz”
Acat, şu an ağır hastalarının büyük bir bölümü iki gruptan oluştuğunu da sözlerine ekleyerek, şunları söylemiş oldu:
“Bunun birinci grubu gençler ve hiç aşı olmamışlar. Maalesef ağır geçiriyorlar. İkinci grupta iki doz sadece sinovac aşısı olmuş 65 yaş üstü vatandaşlarımız. Sinovac aşısının koruyuculuğu 4 ay kadar sürüyor ve iki doz olanları biz şu an aşısız olarak kabul ediyoruz. Onun için muhakkak mRNA aşılarını üçüncü doz olarak olmalarını tavsiye ediyoruz.”
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.
Karabük’te alanında başarılı ameliyat ve çalışmalarla adından söz ettiren Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Murat Acat, virüse yakalanan hastalara uyguladığı antifibrotik ilaçlarla tedavide büyük yol aldıklarını söylemiş oldu.
40 hasta üzerinde uygulanan tedavi ile elde ettikleri neticeleri testlerle ortaya koyan Acat’ın hazırladığı makale ise dünya literatüründe yayınlanan ilk yazı oldu.
Konuyla ilgili İHA’ya açıklamalarda bulunan Do. Dr. Murat Acat, “Covid-19 hastalığında antifibrotik ilacın işe yarayabileceği noktasında teorik yazılar çıkmıştı. Biz 40’a yakın hastamızda bu tedaviyi uygulayarak işe yaradığını gördük. Makalemizde 22 hastamızın verisi var. Yapılan tetkikler kararı uyguladığımız tedavilerin doğru olduğunu da ortaya çıkarttı” dedi.
Covid-19 hastalarımızın her birinin farklı biçimde seyrettiğini aktaran Acat, “Bu hastalarımızın bir kısmı evinde ayakta rahat bir biçimde tedavi olurken, bir kısmında uzayan oksijen düşüklüğü ortaya çıkıyor. Bir kısmının ise akciğerler grafiklerinde lezyonların arttığını ve akciğerlerin arasındaki zarlarda kalınlaştığını görüyoruz. Özellikle 3. haftadan daha sonra akciğerlerin arasındaki zarlardaki kalınlaşmayla seyreden veya yaygın akciğer tutulumu olup birlikteinde oksijeni düşük olan hastalarda interstisyel akciğer hastalıklarında kullandığımız antifibrotik dediğimiz bir ilacı uyguladık. Hastalarımızla ilgili dataların istatiksel analizlerini yaptığımızda bu hastaların oksijen konsantiratörü ile evine taburcu edebildiğimiz ağır hastalara nazaran daha iyi iyileştiklerini ve tedaviye başladıktan 2 ay daha sonra akciğer tomografilerinde ve solunum fonksiyon testlerinde diğer gruplara nazaran anlamlı bir biçimde fark olduğunu tespit ettik. Dünya literatüründe ilk yayının Türkiye’den Karabük Üniversitesi Tıp Fakültesi adına sevindirici bir durum” ifadesinde bulundu.
“40’a yakın hastamızda bu tedaviyi uygulayarak işe yaradığını gördük”
“idiopatik pulmoner fibrozis” dedikleri hasta gruplarında bu ilaçların 1990 yılından beri kullanılan ve bildikleri bir ilaç olduğunu da kaydeden Doç. Dr. Acat, “Bir takım yan etkileri var ama yan etkileri de biliyoruz. En önemli özelliği ise immün sistemini baskılayıcı bir ilaç değil. Covid-19 hastalarının büyük bir bölümünde kortizonda kullanıyoruz. Kortizon immün sitemini baskılayıcı bir ilaç, ama bu antifibrotikler immün sistemini baskılayan bir ilaç olmadığından kortizonla beraber kullanılabiliyor ki, biz hastalarımıza hem kortizon aynı zamanda antifibrotik verdik. Ama ek bir enfeksiyon zemini oluşturmuyor buda avantaj bu ilaçlar için. Covid-19 hastalığında antifibrotik ilacın işe yarayabileceği noktasında teorik yazılar çıkmıştı. Biz Karabük’te 40’a yakın hastamızda bu tedaviyi uygulayarak işe yaradığını gördük. Makalemizde 22 hastamızın verisi de var. Yapılan tetkikler kararı uyguladığımız tedavilerin doğru olduğunu da ortaya çıkarttı” diye konuştu.
“Sivonacta iki doz olanları biz aşısız olarak görüyoruz”
Acat, şu an ağır hastalarının büyük bir bölümü iki gruptan oluştuğunu da sözlerine ekleyerek, şunları söylemiş oldu:
“Bunun birinci grubu gençler ve hiç aşı olmamışlar. Maalesef ağır geçiriyorlar. İkinci grupta iki doz sadece sinovac aşısı olmuş 65 yaş üstü vatandaşlarımız. Sinovac aşısının koruyuculuğu 4 ay kadar sürüyor ve iki doz olanları biz şu an aşısız olarak kabul ediyoruz. Onun için muhakkak mRNA aşılarını üçüncü doz olarak olmalarını tavsiye ediyoruz.”
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.