ODMD’den 2034’e kadar ‘kademeli olarak ÖTV’nin sıfırlanması’ önerisi
Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD) İdare Konseyi Lideri Ali Haydar Bozkurt, 2034 yılına kadar kademeli olarak ÖTV’nin sıfırlanması konusundaki bir simülasyon çalışmasını ilgili mercilere sunduklarını belirterek, “Gerçekleştirdiğimiz simülasyona bakılırsa kademeli olarak ÖTV oranlarının düşmesiyle bir arada bu sayısı sıfırlayacak bir senaryo çalışıldı. Bu 10-15 yıllık süreçte üretim yatırımı almak üzere teşviklerin hazırlanması üzerine ayrıntılar da devreye girmeli.” dedi.
Bozkurt, İstanbul’da düzenlenen basın toplantısında, kasım ayı otomotiv pazarına ait bilgilerin paylaşılmasının akabinde, hazırladıkları yeni kademeli ÖTV sıfırlama ekosistemi teklifine ve derneğin isim değişikliğine ait açıklamalarda bulundu.
Yapılan ÖTV matrah güncellemesinin beklentileri karşılamadığını lisana getiren Bozkurt, “Orta vade beklentimiz bu işte pak bir sayfa açıp kriterlerin gözden geçirilmesini sağlamak olacak. Gelişen teknolojilere uygun araçların ülkemizde de kullanılmasını sağlayalım. Tüketici ya da kullanıcı belli bir teknolojiye sahip olduğu vakit daha çevreci eserler kullanmış olacak. Hatta yakıt tüketimi konusunda da daha verimli araçlara kavuşmuş olacağız. Orta vade beklentimiz sistemin gözden geçirilmesi.” tabirlerini kullandı.
– “Söylemek kolay fakat ÖTV’yi 1 günde sıfırlamak kolay değil”
Dernek olarak ÖTV konusundaki uzun vadeli beklentilerini de aktaran Bozkurt, şu biçimde devam etti:
“ÖTV’nin kaldırılması talep edenler var. ‘ÖTV olmasaydı ne olurdu?’ deniliyor. Kelamda söylemek kolay ancak ÖTV’yi 1 günde sıfırlamak kolay değil. ÖTV sisteminden bir gecede kurtulmayı hayal ediyoruz. Ama devlet için epeyce değerli bir vergi kaybı olur. Bu bir tespit. Bir talep değil. Milyarlarca lira gelir ediliyor. 1 gecede sıfırlarsak bu kayıp büyük. Bir öteki unsur ise mevcut araç envanterinin bedeli düşer. Filo şirketleri vb. envanter yöneten şirketlerin elinde 30-40-50 bin araç olduğunu düşünün. 10 bin TL bile düşse bir aracın fiyatı hayli büyük ziyana uğrayacaktır bu şirketler. ÖTV’yi sıfırladığınız vakit yalnızca 70-80’lik dilimden gelen farkı düşünün. Bu şirketleri batırırsınız. Sorumluluk sahibi yaklaşım göstermeliyiz.”
– “Bu ekosistemde devletin eksiye geçmediğini görüyoruz”
Bu kapsamda 2034 yılına kadar kademeli olarak ÖTV’nin sıfırlanması konusundaki bir simülasyon çalışmasını ilgili mercilere sunduklarını belirten Bozkurt, bu geçişin yanlışsız yönetildiği takdirde devletin vergi kaybının ülkeye gelecek olan yeni yatırımlar, ek istihdam ve ihracat yoluyla ikame edilebileceğini anlattı.
Bozkurt, “Bu ekosistemde devletin eksiye geçmediğini görüyoruz. ÖTV’yi azaltıyoruz ama pazar sayıları artıyor. bu biçimdece gelir azalmıyor. bu biçimde bir hareketin kişi başı düşen araba sayısı 219 adetten 365 adete çıkacaktır. İhracatımız 2 milyon adedin üzerine ve 30 milyar dolar düzeylerinden 50 milyar doların üzerine çıkacağını öngörüyoruz. Bu sistem hem de yan endüstriyi de harekete geçiriyor. Bunu da atlamamak lazım. İstihdam yüzde 50 düzeylerinde artarak 750 bin şahsa ulaşabilecektir. Total iktisada katkı olarak devletin vazgeçtiğinden daha fazla vergi toplama bahtı olacağını ancak bunu araba üstündeki fiyattan değil, ihracat geliri üzere total ekosistemde gelir artışı olacaktır. İlgili mercilere sunumlar yapıldı. Üzerinde çalışılmaya paha olarak algılandı. Onlar da bir grup kurdular, bunu çalışmaya başladılar. Bu kenarda kalsın demediler, ilgi var yani. ODD olarak tüm dalı, tüketiciyi herkesi ilgilendiren bu çalışmayı da paylaşmak istedim.” diye konuştu.
ÖTV’yi uzun vadede kaldıracak senaryo ile 2 milyon adedin üstünde bir iç pazarın mümkün olduğunu bildiren Bozkurt, “Gerçekleştirdiğimiz simülasyona nazaran kademeli olarak ÖTV oranlarının düşmesiyle bir arada bu sayısı sıfırlayacak bir senaryo çalışıldı. Bu 10-15 yıllık süreçte üretim yatırımı almak üzere teşviklerin hazırlanması üzerine ayrıntılar da devreye girmeli. bu biçimde bir adım atmak için tam olarak hakikat zamandayız ve bu geçişi hakikat yönetmeliyiz. Bu adımlarla birlikte araba ve yavaşça ticari araç pazarının 2034’e kadar 2 milyonun üstünde bir adede ulaşma potansiyeli var. Pazarın gelişimi, Türkiye otomotiv bölümünü dünya otomotiv ekosistemindeki yerini daha üst sıralara taşıyacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
– “Araç bulunurluğu sıkıntısının devam etmesini bekliyoruz”
Ali Haydar Bozkurt, sorulan soru üzerine araç bulunurluğu meselesinin gelecek yıl da devam etmesini ve bu yıla paralel bir seyir izlemesini beklediklerini lisana getirdi.
Piyasadaki stokçuluk söylentilerinin tekrar ortaya çıkmasıyla ilgili bir soruyu da yanıtlayan Bozkurt, “Otomobil distribütörü ya da bayisi bu sistemi çalıştırırken adet tahsisi yapar. Bayi de gelen müşterisine nazaran sıra var ise sıra müellif ve gelen müşterisine fatura eder. Tıpkı gün müşteri aracı galeriye satıyorsa yahut ilana koyuyorsa bir takip yahut pürüz mümkün değil. Araba almak isteyen insanların bulunmayan bir modelle ilgili tek yapabileceği sıraya girip isim yazdırmak. Haklı örnekler olabiliyordur. var ise yakalanmalı, cezalandırmalı. Bunu savunuyoruz. Lakin bütün dal bunu yapıyor üzere söylemek fazlaca kabul edilebilir değil.” formunda konuştu.
– “Mobilite platformlarını dernek olarak kendi bünyemizde topluyoruz”
Ali Haydar Bozkurt, derneğin isminin değiştiğini ve artık Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) yerine Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD) ismiyle faaliyet göstereceklerini bildirdi.
Mobilite sisteminin yalnızca otonom ve elektrikli araçlardan ibaret olmadığını ve epey geniş bir kavram olduğunu vurgulayan Bozkurt, şöyleki devam etti:
“İnsanların mobilite muhtaçlıklarının tamamına hizmet eden, insanların hayatını kolaylaştıran sistemler kazanacak. Artık bu işleri mobilite platformları yönetecek. Biz de dernek olarak geleceğe hazırlanıyoruz. Mobilite platformlarını dernek olarak kendi bünyemizde topluyoruz. Artık mobilite platformları da derneğimize üye olacak. Tüzüğümüzü değiştirdik. Örneğin, scooter firması ya da THY mobilite firması olarak üye olacak mı? Birinci etapta OEM firmalarının kendi oluşturacakları mobilite platformlarını derneğe katabileceğiz. ondan sonrasındaki gelişmelere göre değerlendirilecektir. Tüzüğümüzün değişmesiyle derneğimizde isim değişikliği de yaptık. Artık derneğimizin ismi Otomotiv Distribütörleri & Mobilite Derneği (ODMD) oldu. Çok büyük bir değişiklik yapmadık. Manzarayı 5 yıl evvel değiştirmiştik. Mobiliteyi anlatan ‘M’ harfini logomuza dahil ettik.”
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.
Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD) İdare Konseyi Lideri Ali Haydar Bozkurt, 2034 yılına kadar kademeli olarak ÖTV’nin sıfırlanması konusundaki bir simülasyon çalışmasını ilgili mercilere sunduklarını belirterek, “Gerçekleştirdiğimiz simülasyona bakılırsa kademeli olarak ÖTV oranlarının düşmesiyle bir arada bu sayısı sıfırlayacak bir senaryo çalışıldı. Bu 10-15 yıllık süreçte üretim yatırımı almak üzere teşviklerin hazırlanması üzerine ayrıntılar da devreye girmeli.” dedi.
Bozkurt, İstanbul’da düzenlenen basın toplantısında, kasım ayı otomotiv pazarına ait bilgilerin paylaşılmasının akabinde, hazırladıkları yeni kademeli ÖTV sıfırlama ekosistemi teklifine ve derneğin isim değişikliğine ait açıklamalarda bulundu.
Yapılan ÖTV matrah güncellemesinin beklentileri karşılamadığını lisana getiren Bozkurt, “Orta vade beklentimiz bu işte pak bir sayfa açıp kriterlerin gözden geçirilmesini sağlamak olacak. Gelişen teknolojilere uygun araçların ülkemizde de kullanılmasını sağlayalım. Tüketici ya da kullanıcı belli bir teknolojiye sahip olduğu vakit daha çevreci eserler kullanmış olacak. Hatta yakıt tüketimi konusunda da daha verimli araçlara kavuşmuş olacağız. Orta vade beklentimiz sistemin gözden geçirilmesi.” tabirlerini kullandı.
– “Söylemek kolay fakat ÖTV’yi 1 günde sıfırlamak kolay değil”
Dernek olarak ÖTV konusundaki uzun vadeli beklentilerini de aktaran Bozkurt, şu biçimde devam etti:
“ÖTV’nin kaldırılması talep edenler var. ‘ÖTV olmasaydı ne olurdu?’ deniliyor. Kelamda söylemek kolay ancak ÖTV’yi 1 günde sıfırlamak kolay değil. ÖTV sisteminden bir gecede kurtulmayı hayal ediyoruz. Ama devlet için epeyce değerli bir vergi kaybı olur. Bu bir tespit. Bir talep değil. Milyarlarca lira gelir ediliyor. 1 gecede sıfırlarsak bu kayıp büyük. Bir öteki unsur ise mevcut araç envanterinin bedeli düşer. Filo şirketleri vb. envanter yöneten şirketlerin elinde 30-40-50 bin araç olduğunu düşünün. 10 bin TL bile düşse bir aracın fiyatı hayli büyük ziyana uğrayacaktır bu şirketler. ÖTV’yi sıfırladığınız vakit yalnızca 70-80’lik dilimden gelen farkı düşünün. Bu şirketleri batırırsınız. Sorumluluk sahibi yaklaşım göstermeliyiz.”
– “Bu ekosistemde devletin eksiye geçmediğini görüyoruz”
Bu kapsamda 2034 yılına kadar kademeli olarak ÖTV’nin sıfırlanması konusundaki bir simülasyon çalışmasını ilgili mercilere sunduklarını belirten Bozkurt, bu geçişin yanlışsız yönetildiği takdirde devletin vergi kaybının ülkeye gelecek olan yeni yatırımlar, ek istihdam ve ihracat yoluyla ikame edilebileceğini anlattı.
Bozkurt, “Bu ekosistemde devletin eksiye geçmediğini görüyoruz. ÖTV’yi azaltıyoruz ama pazar sayıları artıyor. bu biçimdece gelir azalmıyor. bu biçimde bir hareketin kişi başı düşen araba sayısı 219 adetten 365 adete çıkacaktır. İhracatımız 2 milyon adedin üzerine ve 30 milyar dolar düzeylerinden 50 milyar doların üzerine çıkacağını öngörüyoruz. Bu sistem hem de yan endüstriyi de harekete geçiriyor. Bunu da atlamamak lazım. İstihdam yüzde 50 düzeylerinde artarak 750 bin şahsa ulaşabilecektir. Total iktisada katkı olarak devletin vazgeçtiğinden daha fazla vergi toplama bahtı olacağını ancak bunu araba üstündeki fiyattan değil, ihracat geliri üzere total ekosistemde gelir artışı olacaktır. İlgili mercilere sunumlar yapıldı. Üzerinde çalışılmaya paha olarak algılandı. Onlar da bir grup kurdular, bunu çalışmaya başladılar. Bu kenarda kalsın demediler, ilgi var yani. ODD olarak tüm dalı, tüketiciyi herkesi ilgilendiren bu çalışmayı da paylaşmak istedim.” diye konuştu.
ÖTV’yi uzun vadede kaldıracak senaryo ile 2 milyon adedin üstünde bir iç pazarın mümkün olduğunu bildiren Bozkurt, “Gerçekleştirdiğimiz simülasyona nazaran kademeli olarak ÖTV oranlarının düşmesiyle bir arada bu sayısı sıfırlayacak bir senaryo çalışıldı. Bu 10-15 yıllık süreçte üretim yatırımı almak üzere teşviklerin hazırlanması üzerine ayrıntılar da devreye girmeli. bu biçimde bir adım atmak için tam olarak hakikat zamandayız ve bu geçişi hakikat yönetmeliyiz. Bu adımlarla birlikte araba ve yavaşça ticari araç pazarının 2034’e kadar 2 milyonun üstünde bir adede ulaşma potansiyeli var. Pazarın gelişimi, Türkiye otomotiv bölümünü dünya otomotiv ekosistemindeki yerini daha üst sıralara taşıyacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
– “Araç bulunurluğu sıkıntısının devam etmesini bekliyoruz”
Ali Haydar Bozkurt, sorulan soru üzerine araç bulunurluğu meselesinin gelecek yıl da devam etmesini ve bu yıla paralel bir seyir izlemesini beklediklerini lisana getirdi.
Piyasadaki stokçuluk söylentilerinin tekrar ortaya çıkmasıyla ilgili bir soruyu da yanıtlayan Bozkurt, “Otomobil distribütörü ya da bayisi bu sistemi çalıştırırken adet tahsisi yapar. Bayi de gelen müşterisine nazaran sıra var ise sıra müellif ve gelen müşterisine fatura eder. Tıpkı gün müşteri aracı galeriye satıyorsa yahut ilana koyuyorsa bir takip yahut pürüz mümkün değil. Araba almak isteyen insanların bulunmayan bir modelle ilgili tek yapabileceği sıraya girip isim yazdırmak. Haklı örnekler olabiliyordur. var ise yakalanmalı, cezalandırmalı. Bunu savunuyoruz. Lakin bütün dal bunu yapıyor üzere söylemek fazlaca kabul edilebilir değil.” formunda konuştu.
– “Mobilite platformlarını dernek olarak kendi bünyemizde topluyoruz”
Ali Haydar Bozkurt, derneğin isminin değiştiğini ve artık Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) yerine Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD) ismiyle faaliyet göstereceklerini bildirdi.
Mobilite sisteminin yalnızca otonom ve elektrikli araçlardan ibaret olmadığını ve epey geniş bir kavram olduğunu vurgulayan Bozkurt, şöyleki devam etti:
“İnsanların mobilite muhtaçlıklarının tamamına hizmet eden, insanların hayatını kolaylaştıran sistemler kazanacak. Artık bu işleri mobilite platformları yönetecek. Biz de dernek olarak geleceğe hazırlanıyoruz. Mobilite platformlarını dernek olarak kendi bünyemizde topluyoruz. Artık mobilite platformları da derneğimize üye olacak. Tüzüğümüzü değiştirdik. Örneğin, scooter firması ya da THY mobilite firması olarak üye olacak mı? Birinci etapta OEM firmalarının kendi oluşturacakları mobilite platformlarını derneğe katabileceğiz. ondan sonrasındaki gelişmelere göre değerlendirilecektir. Tüzüğümüzün değişmesiyle derneğimizde isim değişikliği de yaptık. Artık derneğimizin ismi Otomotiv Distribütörleri & Mobilite Derneği (ODMD) oldu. Çok büyük bir değişiklik yapmadık. Manzarayı 5 yıl evvel değiştirmiştik. Mobiliteyi anlatan ‘M’ harfini logomuza dahil ettik.”
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.