Panik Bozukluk

Panik bozukluk, beklenmedik panik ataklar ile karakterize olan bir cins telaş bozukluğudur. Panik atak ise çarpıntı, terleme, titreme, nefes darlığı, uyuşma ya da berbat bir şeylerin olacağı hissini içeren ani kaygı nöbetleri (APA, 2013) olarak tanımlanmaktadır.

Kaygı dış dünyadan gelen, gözle görülür somut bir tehdit durumuna karşı verilen en ilkel duygusal reaksiyon iken (Oltmanns ve Emery, 2015); tasa ise yaşanılan travmalar daha sonrasında oluşan ‘ilkel kaygıların bellek izleri’ olarak tabir edilmektedir

şağıdaki belirtilerden en az dördünün (ya da daha fazlasının) birden başladığı ve 10 dakika ortasında en yüksek düzebir daha ulaştığı, başka bir yoğun kaygı ya da huzursuzluk devrinin olması:


  1. Çarpıntı, kalp atımlarını duyumsama ya da kalp suratında artma olması


  2. Terleme


  3. Titreme ya da sarsılma


  4. Nefes darlığı ya da boğuluyor üzere olma duyumları


  5. Soluğun kesilmesi


  6. Göğüs ağrısı ya da göğüste kahır hissi


  7. Bulantı ya da karın ağrısı


  8. Baş dönmesi, sersemlik hissi, düşecekmiş ya da bayılacakmış üzere olma


  9. Derealizasyon (gerçek dışılık duyguları) ya da depersonalizasyon (benliğinden ayrılmış olma)


  10. Denetimini yitireceği ya da çıldıracağı korkusu


  11. Vefat korkusu


  12. Paresteziler (uyuşma ya da karıncalanma duyumları)


  13. Üşüme, ürperme yahut ateş basmaları

  14. Sevilen birinin kaybı ayrılma ya da endişe verici diğer durumlar panik bozuklukların oluşumunda tesirlidir (Kurtz, 2012). Bunların yanı sıra panik bozukluğun psikodinamik temelinde ayrılık anksiyetesi, savunma tarzları, bağlanma biçimleri üzere etkenlerin rolü olabileceği düşünülmektedir (Çeçen, 2015). Ruhsal faktörler, fazla sorumluluk alma hissi, çevresel faktörler ve yaşam evreleri de panik bozukluğun oluşmasında tesirlidir

  15. Panikler kişinin geçmiş yaşantı ve tecrübelerinden bağımsız değildir.