Prof. Dr. Kara’dan ikaz: Çok yüksek olay sayılarıyla karşılaşabiliriz!
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Türkiye Sıhhat Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) Türkiye Aşı Enstitüsü Lideri Kara, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kovid-19 salgınında gelinen son durumu kıymetlendirdi.
Haftalık olay sayılarında son periyotta düşüş yaşandığına dikkati çeken Kara, aşılamanın salgınla uğraşta epey önemli bir avantaj sağladığını söylemiş oldu.
Salgının birinci periyodunda 1 kişinin ortalama 2 şahsa Kovid-19 bulaştırdığını, Delta varyantı ile bu sayının 6-7 bireye çıktığını ve hastalığın bulaştırıcılığıyla öldürücülüğünün de arttığını anımsatan Kara, “Omicron varyantında ise birinci periyot, 1 kişi ortalama 8-10 bireye hastalığı bulaştırıyordu. BA.4 ve BA.5 alt çeşitlerinde ise 1 kişinin Kovid-19’u bulaştırma oranı ortalama 12-14 bireye yükseldi. Yani bulaşıcılık önemli biçimde arttı.” dedi.
“Aralık-ocak üzere tekrar fazla yüksek olay sayılarıyla karşılaşabiliriz.”
Kara, ağustosta biroldukça kişinin Kovid-19 geçirdiği bir periyodun yaşandığını belirterek, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Kovid-19 şu an daha kolay bulaşıyor, daha yavaşça klinik tablolara niye oluyor lakin hala Kovid-19 niçiniyle vefatlar yaşanıyor. Önümüzdeki devir de aralık-ocak üzere tekrar devasa yükseklikte olay sayılarıyla karşılaşabiliriz. Kovid-19 tekrar önemli kayıplara niye olabilir. Bunu düşünerek hareket ediyor olmamız lazım.
Özellikle BA.5 varyantındaki değişim, aşılarla elde ettiğimiz korunma müddetimizi kısalttı. Bunu şöyleki örneklendirebiliriz; evvelden diyelim ki antikor düzeyimiz 100’ken korunuyorsak Omicron ve BA.5’te bu sayının 400 seviyesinde olması gerekiyor. Aşı olduktan daha sonra vakit ortasında antikor düzeyi düşüyor, bu niçinle hatırlatma dozlarımızı kesinlikle olmamız gerekiyor.”
Kara, dünya genelinde 15 milyardan fazla Kovid-19 aşısı uygulandığını ve artık aşılarla ilgili tereddüt yaşanmaması gerektiğinin altını çizerek, “Lütfen vakti gelen hatırlatma dozlarını aksatmadan olun, buna dikkat etmemiz ve kişisel olarak tedbirlere de uymamız gereken devir hala devam ediyor.” değerlendirmesinde bulundu.
– “Hem Kovid-19 birebir vakitte grip aşısı olunmalı”
Şu an influenzanın (grip) arttığına dikkati çekerek, Kovid-19 aşısının gripten, grip aşısının da Kovid-19’dan müdafaasının kelam konusu olmadığını vurgulayan Kara, “Kovid-19 ve influenza bir ortaya gelirse şahıslarda fazlaca daha ağır hastalığa niye oluyor. Ağır hastalıktan korunmak için hem Kovid-19 hem grip aşısının olunması gerekir.” dedi.
Kara, pandemiye niye olan SARS-CoV-2’nin hakim biçimde gelmesi niçiniyle öbür virüslerin ortamda bulunamadığını, son 2-2,5 yılda bu niçinle önemli manada influenza görülmediğini belirterek, “Şu anda durum farklı, eylül başından itibaren nezle, ateşli, boğaz ağrısıyla seyreden üst teneffüs yolu enfeksiyonları görülüyor. Bu durum şunu da gösteriyor; grip virüsü fazlaca riskli biçimde gelebilir, ağır hastalıklara niye olabilir.” diye konuştu.
– “Güney yarım küre bir gösterge”
Prof. Dr. Ateş Kara, kışı daha evvel yaşayan güney karım küre ülkelerinin bu tip hastalıklar açısından her vakit bir gösterge olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Bu sene güney yarım kürede, bilhassa Avustralya, Yeni Zelanda üzere ülkelerde grip olayları yüksek sayılara çıktı. Bunu ülkemiz açısından da uyarıcı üzere düşünebiliriz. Zira son 2,5 yılda grip ağır olarak görülmediği için bedenimiz hastalığı biraz unutmuş üzere oldu. Bu niçinle de grip ağır biçimde geçebilir. Yaşı 65’in üzerinde yahut risk kümesinde olan şahısların bu yıl kesinlikle grip aşılarını olmaları gerekir.”
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Türkiye Sıhhat Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) Türkiye Aşı Enstitüsü Lideri Kara, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kovid-19 salgınında gelinen son durumu kıymetlendirdi.
Haftalık olay sayılarında son periyotta düşüş yaşandığına dikkati çeken Kara, aşılamanın salgınla uğraşta epey önemli bir avantaj sağladığını söylemiş oldu.
Salgının birinci periyodunda 1 kişinin ortalama 2 şahsa Kovid-19 bulaştırdığını, Delta varyantı ile bu sayının 6-7 bireye çıktığını ve hastalığın bulaştırıcılığıyla öldürücülüğünün de arttığını anımsatan Kara, “Omicron varyantında ise birinci periyot, 1 kişi ortalama 8-10 bireye hastalığı bulaştırıyordu. BA.4 ve BA.5 alt çeşitlerinde ise 1 kişinin Kovid-19’u bulaştırma oranı ortalama 12-14 bireye yükseldi. Yani bulaşıcılık önemli biçimde arttı.” dedi.
“Aralık-ocak üzere tekrar fazla yüksek olay sayılarıyla karşılaşabiliriz.”
Kara, ağustosta biroldukça kişinin Kovid-19 geçirdiği bir periyodun yaşandığını belirterek, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Kovid-19 şu an daha kolay bulaşıyor, daha yavaşça klinik tablolara niye oluyor lakin hala Kovid-19 niçiniyle vefatlar yaşanıyor. Önümüzdeki devir de aralık-ocak üzere tekrar devasa yükseklikte olay sayılarıyla karşılaşabiliriz. Kovid-19 tekrar önemli kayıplara niye olabilir. Bunu düşünerek hareket ediyor olmamız lazım.
Özellikle BA.5 varyantındaki değişim, aşılarla elde ettiğimiz korunma müddetimizi kısalttı. Bunu şöyleki örneklendirebiliriz; evvelden diyelim ki antikor düzeyimiz 100’ken korunuyorsak Omicron ve BA.5’te bu sayının 400 seviyesinde olması gerekiyor. Aşı olduktan daha sonra vakit ortasında antikor düzeyi düşüyor, bu niçinle hatırlatma dozlarımızı kesinlikle olmamız gerekiyor.”
Kara, dünya genelinde 15 milyardan fazla Kovid-19 aşısı uygulandığını ve artık aşılarla ilgili tereddüt yaşanmaması gerektiğinin altını çizerek, “Lütfen vakti gelen hatırlatma dozlarını aksatmadan olun, buna dikkat etmemiz ve kişisel olarak tedbirlere de uymamız gereken devir hala devam ediyor.” değerlendirmesinde bulundu.
– “Hem Kovid-19 birebir vakitte grip aşısı olunmalı”
Şu an influenzanın (grip) arttığına dikkati çekerek, Kovid-19 aşısının gripten, grip aşısının da Kovid-19’dan müdafaasının kelam konusu olmadığını vurgulayan Kara, “Kovid-19 ve influenza bir ortaya gelirse şahıslarda fazlaca daha ağır hastalığa niye oluyor. Ağır hastalıktan korunmak için hem Kovid-19 hem grip aşısının olunması gerekir.” dedi.
Kara, pandemiye niye olan SARS-CoV-2’nin hakim biçimde gelmesi niçiniyle öbür virüslerin ortamda bulunamadığını, son 2-2,5 yılda bu niçinle önemli manada influenza görülmediğini belirterek, “Şu anda durum farklı, eylül başından itibaren nezle, ateşli, boğaz ağrısıyla seyreden üst teneffüs yolu enfeksiyonları görülüyor. Bu durum şunu da gösteriyor; grip virüsü fazlaca riskli biçimde gelebilir, ağır hastalıklara niye olabilir.” diye konuştu.
– “Güney yarım küre bir gösterge”
Prof. Dr. Ateş Kara, kışı daha evvel yaşayan güney karım küre ülkelerinin bu tip hastalıklar açısından her vakit bir gösterge olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Bu sene güney yarım kürede, bilhassa Avustralya, Yeni Zelanda üzere ülkelerde grip olayları yüksek sayılara çıktı. Bunu ülkemiz açısından da uyarıcı üzere düşünebiliriz. Zira son 2,5 yılda grip ağır olarak görülmediği için bedenimiz hastalığı biraz unutmuş üzere oldu. Bu niçinle de grip ağır biçimde geçebilir. Yaşı 65’in üzerinde yahut risk kümesinde olan şahısların bu yıl kesinlikle grip aşılarını olmaları gerekir.”
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.