Rus Büyükelçi: Sıkıntımız KİEV değil NATO
Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Alexey Erkhov, Türkiye’nin Ukrayna ve Rusya içinde ara buluculuk teklifi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in kritik Türkiye ziyareti ve Moskova’nın NATO’dan beklentilerine dair gazetemize özel açıklamalarda bulundu. Büyükelçi Erkhov’un sorularımıza verdiği cevaplar şöyleki:
Türkiye’nin Rusya ve Ukrayna içindeki girişimlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Rusya ile Ukrayna içindeki anlaşmazlıkların, Minsk anlaşmalarının Kiev tarafınca icrası sürecinde patinaj yaşanması ile bağlantılı olduğu kanaatindeyiz. Eğer Türk ortaklarımız Ukraynalılara nüfuz edip onları daha önce üstlendikleri yükümlülüklerinin yerine getirilmesi konusunda teşvik edebilirlerse, bunu memnuniyetle karşılayabiliriz. Genel itibarıyla, Türk ortaklarımızın gerilimi düşürme yönünde çaba gösterme arzusuna büyük değer veriyoruz.
Rusya-Ukrayna krizinde NATO’nun rolüne ilişkin ne düşünüyorsunuz?
Uluslararası gerginliğin sadece bir ‘Rusya-Ukrayna krizine’ indirgenmesi hiç şüphesiz yapıcılıktan uzak ve yanlış. bu biçimde bir anlayış biraz yanıltıcı olur. Aslında sorunun çekirdeği Moskova ile Kiev içinde değil, Moskova ile Washington, Moskova ile Brüksel, yani NATO içinde. zaten söz konusu olan, Kuzey Atlantik İttifakı’nın senelerdır Doğu’ya, yani Rusya sınırlarına doğru durmaksızın ilerlemesi. NATO dediğimiz zaman, her şeydilk önce potansiyel olarak Rusya’nın ulusal güvenliği için doğrudan ve direkt tehdit oluşturan en modern saldırı silahları başta olmak üzere, bu askeri blokun altyapısını kastediyoruz. Bir düşününüz; bir akşam, mesai bittikten daha sonra, evinizin önünde iskemlede oturuyorsunuz ve aniden, komşunuzun avlusuna park etmiş ve top namlusunu size doğrultmuş bir tankın size doğru yaklaştığını görüyorsunuz. Tabii ki, rahatsız olursunuz ve bu ‘çelik makinenin’ evinize ateş açmayacağı, binalarınızı harap etmeyeceği, silah zoruyla mülklerinizi kendisiyle paylaşmanızı talep etmeyeceği konusunda bir nevi teminat istersiniz. Biz de, maalesef tarihte birfazlaca defa olduğu gibi, Batı’dan savaş tehditleri yükselmeyeceğine dair yasal bağlayıcılığı bulunan garantiler elde etmek istiyoruz. İşte bu yüzdendir ki, onaylanması halinde ortak çıkarlara uygun olarak Rusya’nın endişelerini ortadan kaldırabileceğini düşündüğümüz belgelerin taslaklarını hem ABD’ye, aynı zamanda NATO’ya ilettik. Bu anlamda emellerimiz, Rusya-Ukrayna bağlamından daha geniştir. Ukrayna’nın NATO’ya üye olmaması, topraklarında yabancı askerlerin ve saldırı silahlarının konuşlandırılmaması, bizce olgunlaşıp kaçınılmaz hale gelmiş anlaşmaların sadece bir unsuru.
‘ANLAŞMALARIMIZ ANLAŞILMALI’
NATO’dan beklentileriniz neler?
Çok sıradan bir şey bekliyoruz; anlaşmalarımızın anlaşılması. En nihayetinde, duyulmak istiyoruz. senelerdır NATO’nun genişlemesi, füze savunma sistemlerinin konuşlandırılması, yeni askeri tesislerin oluşturulması ve sınırlarımıza yakın diğer ülkelerin topraklarında birliklerin konuşlandırılması ile ilgili endişe verici eğilimleri gözlemliyoruz. Birileri bundan memnun olsa da, biz değiliz. Ve eğer gerçekten Avrupa’da güvenliğin ortak ve bölünmez olduğundan yola çıkarsak ki 1999’da İstanbul’da Avrupa Güvenlik Şartı’nı kabul ettiğimizde tam olarak böyle mutabakat sağlamıştık, bu biçimde endişelerimiz ciddiye alınmalı ve onları ortadan kaldıracak adımlar üzerinde düşünülmeli. Aksi takdirde, tankın evine doğru hareketini gözlemleyen kişinin elinde bir roketatar da bulunabilir.
Ukrayna konusunda NATO ve AB arasında anlaşmazlıkların olduğunu görüyoruz. Bunun için ne söylersiniz?
Bu tür anlaşmazlıklar olabilir ve üstelik bunlar sadece Ukrayna konusunda değil, genel olarak uluslararası güvenlikle de ilgili. Üç düzine ortakla yaklaşımları uyumlaştırmak zordur. Ancak, bu konuda görüş belirtmek galiba pek doğru olmaz. NATO üyelerine ve Avrupa Birliği’ne sormak daha iyi olur. Muhtemelen onlar da size bu durumu ‘Rus saldırganlığı’ ve ‘tehdidi’ gibi anlatırlar.
PUTİN’İN ZİYARET TARİHİ KESİNLEŞMEDİ
Büyükelçisi Alexey Erkhov, bu ay gerçekleşmesi beklenen, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Türkiye ziyaretine ilişkin çalışmaların devam ettiğini söylemiş oldu. Erkhov, zirvenin tarihinin hemen hemen kesinleşmediğini belirtti.
SELÇUK BÖKE
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.
Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Alexey Erkhov, Türkiye’nin Ukrayna ve Rusya içinde ara buluculuk teklifi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in kritik Türkiye ziyareti ve Moskova’nın NATO’dan beklentilerine dair gazetemize özel açıklamalarda bulundu. Büyükelçi Erkhov’un sorularımıza verdiği cevaplar şöyleki:
Türkiye’nin Rusya ve Ukrayna içindeki girişimlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Rusya ile Ukrayna içindeki anlaşmazlıkların, Minsk anlaşmalarının Kiev tarafınca icrası sürecinde patinaj yaşanması ile bağlantılı olduğu kanaatindeyiz. Eğer Türk ortaklarımız Ukraynalılara nüfuz edip onları daha önce üstlendikleri yükümlülüklerinin yerine getirilmesi konusunda teşvik edebilirlerse, bunu memnuniyetle karşılayabiliriz. Genel itibarıyla, Türk ortaklarımızın gerilimi düşürme yönünde çaba gösterme arzusuna büyük değer veriyoruz.
Rusya-Ukrayna krizinde NATO’nun rolüne ilişkin ne düşünüyorsunuz?
Uluslararası gerginliğin sadece bir ‘Rusya-Ukrayna krizine’ indirgenmesi hiç şüphesiz yapıcılıktan uzak ve yanlış. bu biçimde bir anlayış biraz yanıltıcı olur. Aslında sorunun çekirdeği Moskova ile Kiev içinde değil, Moskova ile Washington, Moskova ile Brüksel, yani NATO içinde. zaten söz konusu olan, Kuzey Atlantik İttifakı’nın senelerdır Doğu’ya, yani Rusya sınırlarına doğru durmaksızın ilerlemesi. NATO dediğimiz zaman, her şeydilk önce potansiyel olarak Rusya’nın ulusal güvenliği için doğrudan ve direkt tehdit oluşturan en modern saldırı silahları başta olmak üzere, bu askeri blokun altyapısını kastediyoruz. Bir düşününüz; bir akşam, mesai bittikten daha sonra, evinizin önünde iskemlede oturuyorsunuz ve aniden, komşunuzun avlusuna park etmiş ve top namlusunu size doğrultmuş bir tankın size doğru yaklaştığını görüyorsunuz. Tabii ki, rahatsız olursunuz ve bu ‘çelik makinenin’ evinize ateş açmayacağı, binalarınızı harap etmeyeceği, silah zoruyla mülklerinizi kendisiyle paylaşmanızı talep etmeyeceği konusunda bir nevi teminat istersiniz. Biz de, maalesef tarihte birfazlaca defa olduğu gibi, Batı’dan savaş tehditleri yükselmeyeceğine dair yasal bağlayıcılığı bulunan garantiler elde etmek istiyoruz. İşte bu yüzdendir ki, onaylanması halinde ortak çıkarlara uygun olarak Rusya’nın endişelerini ortadan kaldırabileceğini düşündüğümüz belgelerin taslaklarını hem ABD’ye, aynı zamanda NATO’ya ilettik. Bu anlamda emellerimiz, Rusya-Ukrayna bağlamından daha geniştir. Ukrayna’nın NATO’ya üye olmaması, topraklarında yabancı askerlerin ve saldırı silahlarının konuşlandırılmaması, bizce olgunlaşıp kaçınılmaz hale gelmiş anlaşmaların sadece bir unsuru.
‘ANLAŞMALARIMIZ ANLAŞILMALI’
NATO’dan beklentileriniz neler?
Çok sıradan bir şey bekliyoruz; anlaşmalarımızın anlaşılması. En nihayetinde, duyulmak istiyoruz. senelerdır NATO’nun genişlemesi, füze savunma sistemlerinin konuşlandırılması, yeni askeri tesislerin oluşturulması ve sınırlarımıza yakın diğer ülkelerin topraklarında birliklerin konuşlandırılması ile ilgili endişe verici eğilimleri gözlemliyoruz. Birileri bundan memnun olsa da, biz değiliz. Ve eğer gerçekten Avrupa’da güvenliğin ortak ve bölünmez olduğundan yola çıkarsak ki 1999’da İstanbul’da Avrupa Güvenlik Şartı’nı kabul ettiğimizde tam olarak böyle mutabakat sağlamıştık, bu biçimde endişelerimiz ciddiye alınmalı ve onları ortadan kaldıracak adımlar üzerinde düşünülmeli. Aksi takdirde, tankın evine doğru hareketini gözlemleyen kişinin elinde bir roketatar da bulunabilir.
Ukrayna konusunda NATO ve AB arasında anlaşmazlıkların olduğunu görüyoruz. Bunun için ne söylersiniz?
Bu tür anlaşmazlıklar olabilir ve üstelik bunlar sadece Ukrayna konusunda değil, genel olarak uluslararası güvenlikle de ilgili. Üç düzine ortakla yaklaşımları uyumlaştırmak zordur. Ancak, bu konuda görüş belirtmek galiba pek doğru olmaz. NATO üyelerine ve Avrupa Birliği’ne sormak daha iyi olur. Muhtemelen onlar da size bu durumu ‘Rus saldırganlığı’ ve ‘tehdidi’ gibi anlatırlar.
PUTİN’İN ZİYARET TARİHİ KESİNLEŞMEDİ
Büyükelçisi Alexey Erkhov, bu ay gerçekleşmesi beklenen, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Türkiye ziyaretine ilişkin çalışmaların devam ettiğini söylemiş oldu. Erkhov, zirvenin tarihinin hemen hemen kesinleşmediğini belirtti.
SELÇUK BÖKE
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.