Sıhhat Bakanı Koca: 131 tıp fakültemizde, 110 bin doktor adayı var
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Sağlık profesyoneli sayımız bir milyon 300 bine yaklaştı. Bu sayılar, inanılması zor bir artış hızıyla bu seviyelere gelmiştir. Bugün 183 binden çok tıp doktorumuz var. 131 tıp fakültemizde, 110 bin hekim adayı var. Bunlar, sağlığa verilen önemin eseridir. Bu yeni Türkiye’dir, sağlıkta eski Türkiye’ye dönüş yolu ise kapanmıştır.” dedi.
Koca, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla düzenlenen 14 Mart Tıp Bayramı etkinliğinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Her işin başı sağlık” sözünü, devlet yönetmede bir hizmet ilkesine dönüştürdüğünü ifade eden Koca, Erdoğan’ın sağlık kurumlarına, sağlık hizmetlerinin yaygınlaşmasına, sağlık hizmetlerinden yararlanmada eşitliğin sağlanmasına, bu alanda nazaranv alacakların yetişmesine daha önce görülmemiş önemi verdiğini belirtti.
19 şehir hastanesinin adeta 19 sağlık üssü olarak çalıştığını söyleyen Koca, şu detayları verdi:
“951’i hastane olmak üzere bakanlığımıza bağlı sağlık kurumu sayısı 27 binden çok. 84 milyona hizmet sunan toplam sağlık profesyoneli sayımız bir milyon 300 bine yaklaştı. Bu sayılar, inanılması zor bir artış hızıyla bu seviyelere gelmiştir. Bugün 183 binden çok tıp doktorumuz var. 131 tıp fakültemizde, 110 bin hekim adayı var. Bunlar, sağlığa verilen önemin eseridir. Bu yeni Türkiye’dir, sağlıkta eski Türkiye’ye dönüş yolu ise kapanmıştır.”
– “Bizim tıp bayramımız ferdi aşar, milli hüviyet taşır”
14 Mart’ın hikayesinin, başka ülkelerin tıp bayramlarından oldukça farklı olduğunu dile getiren Koca, başka ülkelerin tıp bayramlarının, fertleri veya tıbbi bir gelişmeyi esas aldığını, Türkiye’nin tıp bayramının milli bir hüviyet taşıdığını söylemiş oldu.
Tıp eğitiminin modernleşmesi yönündeki ilk adımın, II. Mahmut’un 14 Mart 1827’de açtığı askeri tıp okulu ile atıldığını belirten Koca, şu biçimde devam etti:
“Bu okul, hemen sonrasında II. Abdülhamit Han tarafınca yaptırılan binada hizmet verecek ve 1909’dan daha sonra sivil tıp mektebi olarak da faaliyet gösterecekti. 14 Mart’ın hikayesinde büyük düğüm, bugün Sağlık Bilimleri Üniversitesinin kullandığı Haydarpaşa’daki binada başlar. 13 Kasım 1918’de, işgal ordularıyla İstanbul’a kara bir gün çökmüş, İngiliz komutan şehirde, atı üstünde, kasten Fatih Sultan Mehmet edasıyla dolaşmıştı. İşgalciler şehrin yönetimine de el koyduğunda, banisi Abdülhamit Han olan binadaki tıbbiye öğrencileri bugün hatırlanan yiğitliği gösterdiler. Tıbbiyenin kuruluş yıl dönümü olan 14 Mart Cuma gününde işgalcilere meydan okudular.
Bizim tıp bayramımız ferdi aşar, milli hüviyet taşır. Çünkü o heyecan, vatanın bayram yeri olması içindi. Çünkü tıp bayramlarının ilki kabul ettiğimiz gün, işgalcilerin önüne bayrağımızın gerildiği gündü. O gün orada olanlar hemen sonrasında Sivas Kongresi’nde, milli mücadelede cephelerdeydi. O nesillerin hekimleri salgınlarla da savaştı, aşı da üretti.”
Sağlık Bakanı Koca, 14 Mart 1919 ruhunun bugün dipdiri olduğunu vurgulayarak, 14 Mart Tıp Bayramı’nı o ruhla, yürekten kutladığını dile getirdi.
Salgın boyunca milleti için ter döken hekimlere ve sağlık çalışanlarına teşekkür eden Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Kaybettiğimiz hocalarımıza, kaybettiğimiz tüm arkadaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Bu ülkenin hekimleri savaşta, salgınlarda, zorlukta ve geniş zamanda halkının yanında ve onun kahramanı olmuştur. Bizim hekimlerimizi eşsiz yapan, insanımıza hizmet aşkıdır.” diye konuştu.
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Sağlık profesyoneli sayımız bir milyon 300 bine yaklaştı. Bu sayılar, inanılması zor bir artış hızıyla bu seviyelere gelmiştir. Bugün 183 binden çok tıp doktorumuz var. 131 tıp fakültemizde, 110 bin hekim adayı var. Bunlar, sağlığa verilen önemin eseridir. Bu yeni Türkiye’dir, sağlıkta eski Türkiye’ye dönüş yolu ise kapanmıştır.” dedi.
Koca, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla düzenlenen 14 Mart Tıp Bayramı etkinliğinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Her işin başı sağlık” sözünü, devlet yönetmede bir hizmet ilkesine dönüştürdüğünü ifade eden Koca, Erdoğan’ın sağlık kurumlarına, sağlık hizmetlerinin yaygınlaşmasına, sağlık hizmetlerinden yararlanmada eşitliğin sağlanmasına, bu alanda nazaranv alacakların yetişmesine daha önce görülmemiş önemi verdiğini belirtti.
19 şehir hastanesinin adeta 19 sağlık üssü olarak çalıştığını söyleyen Koca, şu detayları verdi:
“951’i hastane olmak üzere bakanlığımıza bağlı sağlık kurumu sayısı 27 binden çok. 84 milyona hizmet sunan toplam sağlık profesyoneli sayımız bir milyon 300 bine yaklaştı. Bu sayılar, inanılması zor bir artış hızıyla bu seviyelere gelmiştir. Bugün 183 binden çok tıp doktorumuz var. 131 tıp fakültemizde, 110 bin hekim adayı var. Bunlar, sağlığa verilen önemin eseridir. Bu yeni Türkiye’dir, sağlıkta eski Türkiye’ye dönüş yolu ise kapanmıştır.”
– “Bizim tıp bayramımız ferdi aşar, milli hüviyet taşır”
14 Mart’ın hikayesinin, başka ülkelerin tıp bayramlarından oldukça farklı olduğunu dile getiren Koca, başka ülkelerin tıp bayramlarının, fertleri veya tıbbi bir gelişmeyi esas aldığını, Türkiye’nin tıp bayramının milli bir hüviyet taşıdığını söylemiş oldu.
Tıp eğitiminin modernleşmesi yönündeki ilk adımın, II. Mahmut’un 14 Mart 1827’de açtığı askeri tıp okulu ile atıldığını belirten Koca, şu biçimde devam etti:
“Bu okul, hemen sonrasında II. Abdülhamit Han tarafınca yaptırılan binada hizmet verecek ve 1909’dan daha sonra sivil tıp mektebi olarak da faaliyet gösterecekti. 14 Mart’ın hikayesinde büyük düğüm, bugün Sağlık Bilimleri Üniversitesinin kullandığı Haydarpaşa’daki binada başlar. 13 Kasım 1918’de, işgal ordularıyla İstanbul’a kara bir gün çökmüş, İngiliz komutan şehirde, atı üstünde, kasten Fatih Sultan Mehmet edasıyla dolaşmıştı. İşgalciler şehrin yönetimine de el koyduğunda, banisi Abdülhamit Han olan binadaki tıbbiye öğrencileri bugün hatırlanan yiğitliği gösterdiler. Tıbbiyenin kuruluş yıl dönümü olan 14 Mart Cuma gününde işgalcilere meydan okudular.
Bizim tıp bayramımız ferdi aşar, milli hüviyet taşır. Çünkü o heyecan, vatanın bayram yeri olması içindi. Çünkü tıp bayramlarının ilki kabul ettiğimiz gün, işgalcilerin önüne bayrağımızın gerildiği gündü. O gün orada olanlar hemen sonrasında Sivas Kongresi’nde, milli mücadelede cephelerdeydi. O nesillerin hekimleri salgınlarla da savaştı, aşı da üretti.”
Sağlık Bakanı Koca, 14 Mart 1919 ruhunun bugün dipdiri olduğunu vurgulayarak, 14 Mart Tıp Bayramı’nı o ruhla, yürekten kutladığını dile getirdi.
Salgın boyunca milleti için ter döken hekimlere ve sağlık çalışanlarına teşekkür eden Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Kaybettiğimiz hocalarımıza, kaybettiğimiz tüm arkadaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Bu ülkenin hekimleri savaşta, salgınlarda, zorlukta ve geniş zamanda halkının yanında ve onun kahramanı olmuştur. Bizim hekimlerimizi eşsiz yapan, insanımıza hizmet aşkıdır.” diye konuştu.
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.