Adnan Oktar organize hata örgütü davasında itirafçı olan sanık yaşadıklarını anlattı
– Adnan Oktar silahlı cürüm örgütüne yönelik kararın istinaf tarafınca bozulmasının akabinde 72’si tutuklu 215 sanığın bir daha yargılandığı davada aktif pişmanlık kararlarından faydalanan sanık Müge Ö, 30 yılını geçirdiği örgütte yaşadıklarını anlattı.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesince Marmara Cezaevi’nin karşısındaki salonda görülen duruşmanın dördüncü gününde aktif pişmanlık kararlarından faydalanan sanıklardan Müge Ö’nün beyanı alındı.
Sanık Müge Ö, örgüte birinci giren şahıslardan olduğunu ve “bacı” kümesinde yer aldığını anlattı.
Örgüte birinci girenlerin hepsinin ailesinin tabip, avukat üzere meslek sahipleri olduğunu tabir eden sanık Müge Ö, bu insanların dini inançlarının sömürüldüğünü, genç yaşta manipüle edildiğini lisana getirdi.
Müge Ö, dava kapsamında 17 ay mahpus yattıktan daha sonra cezaevinden çıktığını anlatarak, 30 yıl ortasında yaşadığı örgütün kendisi üzere salonda bulunan insanların da tüm algılarını manipüle ettiğini söylemiş oldu.
Adnan Oktar’ın insanların algılarıyla oynayan, onları robot haline getiren biri olduğunu söz eden sanık Müge Ö, şu biçimde konuştu:
“Bir dakika bile çalışıp helal para kazanmamıştır. Ben 30 sene evvel girdim. Hepimiz epeyce tahsilli insanlarız. Hepimizin bu özelliklerini aldı. Araştırın, Ankara’da varoş bir yerden çıkmadı. hiç bir özelliği olmayan, narsist bir insandır. Bu, bizim maharetimizi kullandı. Erkekleri işlere yolladı, kimini Çin’e, kimini Amerika’ya yolladı, paralarını aldı. Onlarca sene bu lüks ömrü bizi sömürerek yaşadı. Hoşlukları, zaaflarını kullandı. Bize Kur’an ile yaklaştı. Yavaş yavaş buyruk ideolojisini bize enjekte etti. Şu an kendi kişiliğimi yeni kazandım. Geride dinleyen beşerler, kendilerine ne dikte ediliyorsa onu yapıyorlar. Yüzde 51 Adnan Oktar hatalıysa yüzde 49 yöneticileri hatalı.”
– “30 yıl boyunca dayak yedim”
Örgütün sisteminin cezaevinde de devam ettiğini anlatan Müge Ö, Adnan Oktar’ın avukatlarıyla görüşerek dışarıya iletiler yolladığını öne sürdü.
Sanık Müge Ö, “Kadın avukat, bana ‘Sevgilim seni epeyce seviyorum.’ diye niçin bildiri yollasın? Bilhassa adamların nasıl bir hayat yaşadığını öğrenince kan beynime sıçradı. Vicdanları körelmiş beşerler. Ben artık ömrümü bitirdim. 52 yaşındayım. Müşteki kızlar var. Ellerini taşlarının altına soktular, onları tebrik ediyorum.” tabirlerini kullandı.
Adnan Oktar’dan “Münafık paylaşımı yapın!” buyruğunun geldiğini kaydeden sanık Müge Ö, kendisinin de bu paylaşımı yaptığını anlattı.
Sanık Müge Ö, Adnan Oktar’ın şu anki gayesinin kendisine hayranlığını lisana getiren insanları bir ortada tutmak olduğunu belirterek, “30 yıl boyunca dayak yedim. Burada oturduğu üzere oturuyordu. ‘Gel buraya’ diyordu, dövüyordu. Baskıdan, sindirilmeden ne yapacağınızı bilemiyorsunuz. İstediklerini yapsınlar, benim bir Allah’a verecek canım var.” formunda konuştu.
– “Oradan giderseniz cehenneme gidersiniz, buna inanıyorsunuz”
Sanık Müge Ö, “Bu beşerler, Adnan Oktar üzere bir insanı niye sevsinler? 70 yaşında bir adam. Dizlerine kadar fıtık var. Onun tek sıkıntısı benim fıtığım görüldü mü?” tabirlerini kullandı.
“Örgütün ortasında palavra söylemek nefes almak üzere bir şeydir.” diyen sanık Müge Ö, kelamlarını şu biçimde sürdürdü:
“Ben süpermarketleri reklamlarda görüyordum. 4 duvar içinde çeviri yapıyordum. Benim İstanbul’u bilmem. Televizyon dizilerini dron ile çekiyorlar ya onlardan görüyordum. Ben Paris-Londra metrolarını avucumun içi üzere bilirdim. İstanbul metrosuna 2 sene evvel binebildim lakin. Birinci yıllar ne vakit dışarı çıkacağın muhakkak değildi. Orası dehşet konutuydu, yıkılan konutta kaç insan eziyet gördü, kaşları kazıtıldı, saçları kesildi. Ailemizden etrafımızdan, arkadaşlarımızdan izole ettiler.”
Sanık Müge Ö, şu an verdiği ayrıntıların bir yarar olduğunu belirterek, “Bundan daha sonra bu biçimde örgütler kurulmasın, insanların evlatları heba olmasın. Ben intihar etmeyi hayli düşündüm. Hem sevmiyorsunuz birebir vakitte kalmak zorundasınız zira mehdi inancı var. Oradan giderseniz cehenneme gidersiniz, buna inanıyorsunuz. Bu insanın şöyleki bir manipüle metodu var: Haber yolluyordu, ‘3 ay var, çıkacağız, 4 ay daha sonra mehdi gelecek.’ biçiminde.” diye konuştu.
– “Kamera çekseydi Netflix’e 12-13 dönem dizi olur”
Oktar’ın, ailesinin parçalanmasına ve ablasının vefatına niye olduğunu, bu niçinle ceza almasını istediğini söyleyen Müge Ö, “Sevilecek insan değil, bu tipe bakın, şu saçlara bakın. İnsan fıtratına alışılmamış bir insan.” halinde konuştu.
Adnan Oktar’ın örgüt yöneticisi pozisyonunda olan Didem Ürer ve Alev Babuna’yı hiç aşağılamadığını anlatan sanık Müge Ö, bu bireylerin dışında herkesi eziyet ederek aşağıladığını lisana getirdi.
Sanık Müge Ö, “Adnan Oktar’ın attığı dayakları ‘nefis telkini’ olarak algıladım ve bu duruma ‘Normal değil’ diyemedim. Kamera çekseydi Netflix’e 12-13 dönem dizi olur.” dedi.
PARAM OLSA ŞURAYA YATIRIRDIM DİYE DÜŞÜNME! 100.000 TL SANAL PARA İLE NELER YAPABİLECEĞİNİ ÇABUCAK GÖR!
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.
– Adnan Oktar silahlı cürüm örgütüne yönelik kararın istinaf tarafınca bozulmasının akabinde 72’si tutuklu 215 sanığın bir daha yargılandığı davada aktif pişmanlık kararlarından faydalanan sanık Müge Ö, 30 yılını geçirdiği örgütte yaşadıklarını anlattı.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesince Marmara Cezaevi’nin karşısındaki salonda görülen duruşmanın dördüncü gününde aktif pişmanlık kararlarından faydalanan sanıklardan Müge Ö’nün beyanı alındı.
Sanık Müge Ö, örgüte birinci giren şahıslardan olduğunu ve “bacı” kümesinde yer aldığını anlattı.
Örgüte birinci girenlerin hepsinin ailesinin tabip, avukat üzere meslek sahipleri olduğunu tabir eden sanık Müge Ö, bu insanların dini inançlarının sömürüldüğünü, genç yaşta manipüle edildiğini lisana getirdi.
Müge Ö, dava kapsamında 17 ay mahpus yattıktan daha sonra cezaevinden çıktığını anlatarak, 30 yıl ortasında yaşadığı örgütün kendisi üzere salonda bulunan insanların da tüm algılarını manipüle ettiğini söylemiş oldu.
Adnan Oktar’ın insanların algılarıyla oynayan, onları robot haline getiren biri olduğunu söz eden sanık Müge Ö, şu biçimde konuştu:
“Bir dakika bile çalışıp helal para kazanmamıştır. Ben 30 sene evvel girdim. Hepimiz epeyce tahsilli insanlarız. Hepimizin bu özelliklerini aldı. Araştırın, Ankara’da varoş bir yerden çıkmadı. hiç bir özelliği olmayan, narsist bir insandır. Bu, bizim maharetimizi kullandı. Erkekleri işlere yolladı, kimini Çin’e, kimini Amerika’ya yolladı, paralarını aldı. Onlarca sene bu lüks ömrü bizi sömürerek yaşadı. Hoşlukları, zaaflarını kullandı. Bize Kur’an ile yaklaştı. Yavaş yavaş buyruk ideolojisini bize enjekte etti. Şu an kendi kişiliğimi yeni kazandım. Geride dinleyen beşerler, kendilerine ne dikte ediliyorsa onu yapıyorlar. Yüzde 51 Adnan Oktar hatalıysa yüzde 49 yöneticileri hatalı.”
– “30 yıl boyunca dayak yedim”
Örgütün sisteminin cezaevinde de devam ettiğini anlatan Müge Ö, Adnan Oktar’ın avukatlarıyla görüşerek dışarıya iletiler yolladığını öne sürdü.
Sanık Müge Ö, “Kadın avukat, bana ‘Sevgilim seni epeyce seviyorum.’ diye niçin bildiri yollasın? Bilhassa adamların nasıl bir hayat yaşadığını öğrenince kan beynime sıçradı. Vicdanları körelmiş beşerler. Ben artık ömrümü bitirdim. 52 yaşındayım. Müşteki kızlar var. Ellerini taşlarının altına soktular, onları tebrik ediyorum.” tabirlerini kullandı.
Adnan Oktar’dan “Münafık paylaşımı yapın!” buyruğunun geldiğini kaydeden sanık Müge Ö, kendisinin de bu paylaşımı yaptığını anlattı.
Sanık Müge Ö, Adnan Oktar’ın şu anki gayesinin kendisine hayranlığını lisana getiren insanları bir ortada tutmak olduğunu belirterek, “30 yıl boyunca dayak yedim. Burada oturduğu üzere oturuyordu. ‘Gel buraya’ diyordu, dövüyordu. Baskıdan, sindirilmeden ne yapacağınızı bilemiyorsunuz. İstediklerini yapsınlar, benim bir Allah’a verecek canım var.” formunda konuştu.
– “Oradan giderseniz cehenneme gidersiniz, buna inanıyorsunuz”
Sanık Müge Ö, “Bu beşerler, Adnan Oktar üzere bir insanı niye sevsinler? 70 yaşında bir adam. Dizlerine kadar fıtık var. Onun tek sıkıntısı benim fıtığım görüldü mü?” tabirlerini kullandı.
“Örgütün ortasında palavra söylemek nefes almak üzere bir şeydir.” diyen sanık Müge Ö, kelamlarını şu biçimde sürdürdü:
“Ben süpermarketleri reklamlarda görüyordum. 4 duvar içinde çeviri yapıyordum. Benim İstanbul’u bilmem. Televizyon dizilerini dron ile çekiyorlar ya onlardan görüyordum. Ben Paris-Londra metrolarını avucumun içi üzere bilirdim. İstanbul metrosuna 2 sene evvel binebildim lakin. Birinci yıllar ne vakit dışarı çıkacağın muhakkak değildi. Orası dehşet konutuydu, yıkılan konutta kaç insan eziyet gördü, kaşları kazıtıldı, saçları kesildi. Ailemizden etrafımızdan, arkadaşlarımızdan izole ettiler.”
Sanık Müge Ö, şu an verdiği ayrıntıların bir yarar olduğunu belirterek, “Bundan daha sonra bu biçimde örgütler kurulmasın, insanların evlatları heba olmasın. Ben intihar etmeyi hayli düşündüm. Hem sevmiyorsunuz birebir vakitte kalmak zorundasınız zira mehdi inancı var. Oradan giderseniz cehenneme gidersiniz, buna inanıyorsunuz. Bu insanın şöyleki bir manipüle metodu var: Haber yolluyordu, ‘3 ay var, çıkacağız, 4 ay daha sonra mehdi gelecek.’ biçiminde.” diye konuştu.
– “Kamera çekseydi Netflix’e 12-13 dönem dizi olur”
Oktar’ın, ailesinin parçalanmasına ve ablasının vefatına niye olduğunu, bu niçinle ceza almasını istediğini söyleyen Müge Ö, “Sevilecek insan değil, bu tipe bakın, şu saçlara bakın. İnsan fıtratına alışılmamış bir insan.” halinde konuştu.
Adnan Oktar’ın örgüt yöneticisi pozisyonunda olan Didem Ürer ve Alev Babuna’yı hiç aşağılamadığını anlatan sanık Müge Ö, bu bireylerin dışında herkesi eziyet ederek aşağıladığını lisana getirdi.
Sanık Müge Ö, “Adnan Oktar’ın attığı dayakları ‘nefis telkini’ olarak algıladım ve bu duruma ‘Normal değil’ diyemedim. Kamera çekseydi Netflix’e 12-13 dönem dizi olur.” dedi.
PARAM OLSA ŞURAYA YATIRIRDIM DİYE DÜŞÜNME! 100.000 TL SANAL PARA İLE NELER YAPABİLECEĞİNİ ÇABUCAK GÖR!
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.