Karmaşık bir hayata mı başlıyorsunuz? Dünyanın Ediacaran'daki manyetik alanı her zamankinden daha zayıf

hadicanim

Aktif Üye
Dünya üzerindeki çok hücreli yaşamın ortaya çıkışı ve çeşitlenmesi, aslında Dünya tarihindeki en zayıf manyetik alanla örtüşüyor gibi görünüyor ve bu da doğrudan bir bağlantı olduğunu akla getiriyor. Bu, ABD'nin New York eyaletindeki Rochester Üniversitesi'nin de açıkladığı gibi, uluslararası bir araştırma grubu tarafından belirlendi. Buna göre, bazı antik silikat kayaları üzerinde yapılan kapsamlı analizler, ana gezegenimizin manyetik alanının, yaklaşık 600 milyon yıl önce Ediacaran dönemi olarak adlandırılan dönemde birkaç düzine milyon yıllık bir süre boyunca bugüne göre 30 kat daha zayıf olduğunu göstermektedir. Bu, atmosferin oksijenle zenginleşmesine katkıda bulunmuş ve böylece gelişmiş canlıların gelişimini mümkün kılmış olabilir.

Reklamcılık



Ne çok kısa ne de çok uzun


Üniversitenin özetlediği gibi, Dünya'da Ediacaran'da çok çeşitli çok hücreli canlılar ortaya çıktı. Özellikle iyi bilinen şey, bir metre uzunluğa kadar olan ve hatta bazıları hareketli olabilen örneklerin bulunduğu Ediacaran faunasıdır. Bu nedenle uzun süre daha fazla oksijene ihtiyaç duyduklarından şüphelenildi. Genetik faktörler ve uygun çevre koşulları da ortaya çıkmalarının nedeni olarak öne sürülüyor. Silikat kristallerinin en modern araçlar kullanılarak yapılan analizi, artık, özellikle zayıf olan dünyanın manyetik alanıyla doğrudan zamansal bir bağlantı olduğunu ortaya çıkardı.

Üniversite, hipotezi özetleyerek, Dünya'nın manyetik alanının bu kadar zayıflamış olmasının, yüklü güneş parçacıklarının hidrojeni atomlardan ayırmasına olanak tanıyabileceğini belirtiyor. Hidrojen parçacıkları daha sonra atmosferden kaçmış olabilir ve bu da orada kalan oksijenin birikmesine yol açabilir. Dolayısıyla atmosferdeki ve sudaki bu oksijen artışı, çok hücreli organizmaların ortaya çıkmasının temelini oluşturacaktır. Araştırma grubu aynı zamanda manyetik alanın daha sonra güçlenmesinin muhtemelen ortaya çıkan yaşamı koruduğunu da yazıyor. Aksi takdirde evimiz muhtemelen yüzeyindeki suyun tamamını tutamaz ve toprak kururdu.

Fizikçi John Tarduno, çalışmanın önemini, Dünya'nın iç kısmındaki süreçlerin yaşamın kökeni ve gelişimi ile nasıl ilişkili olduğunu düşünmenin büyüleyici olduğunu söyleyerek tanımlıyor. Sadece birkaç gün önce başka bir araştırma grubu, Dünya'nın manyetik alanının muhtemelen önceden düşünülenden daha eski olduğunu duyurdu. Bu aynı zamanda yaşamın kökeniyle de bir bağlantı olduğunu gösteriyordu. Her iki çalışma da Dünya'daki evrimin kaç faktöre bağlı olduğunu ve bağlı olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Tarduno, bunun dünya dışı yaşam arayışı açısından da sonuçları olduğunu söylüyor. Aramanın ötegezegenlerin içindeki süreçleri de içermesi gerekecek. Çalışma Nature Communications Earth & Environment dergisinde yayınlandı.


(mho)



Haberin Sonu