Tansu Çiller: Telekom’dan kazanacağımızla ekonomiyi kurtarabilirdik, müsaade vermediler

dunyadan

Global Mod
Global Mod
Tansu Çiller: Telekom’dan kazanacağımızla ekonomiyi kurtarabilirdik, müsaade vermediler
Türkiye’de 1993-1996 senelerı içinde koalisyon hükümetinin başbakanı olarak bakılırsav yapan Tansu Çiller, o dönemde ayrık görüşler niçiniyle yaşananların ekonomiyi ne denli etkilediğini anlattı. A Para’nın düzenlediği kuvvetli Türkiye’nin kuvvetli Kadınları Zirvesi’nde Siyasette Kadın oturumuna konuk olan Çiller, 6 muhalefet partisinin güçlendirilmiş parlamenter sistem deklarasyonuna ilişkin değerlendirmelerde bulunurken, koalisyon ihtimallerini de değerlendirdi.

“Koalisyon hükümetleri darbelerden beterdir” diyen Çiller, ekonominin, fazlaca partili koalisyonlar döneminde, darbelerin verdiği zarardan daha fazla etkilendiğini örnekleriyle ortaya koydu. Çiller, “Türkiye’nin darbeler döneminde büyümesi yüzde 3.1’dir. Tek parti iktidarları döneminde ise yüzde 6’nın üzerinde. Koalisyonlara geldiğimizde ise sadece 2 koalisyon döneminde biri merhum Süleyman Demirel’in diğeri ise benim ve merhum Necmettin Erbakan’ın başbakanlığındaki koalisyonlar başarılı olmuşuz. Biz yüzde 7.8’i yakalamışız. Bütün bunların ortalaması da yüzde 3.4 oluyor. Darbeler döneminde 3.1, koalisyonlar en başarılarıyla beraber 3.4. Başarılı koalisyonları da çıkardığımız zaman ortalama yüzde 2.6’dır. Koalisyonlar darbelerden beterdir” şeklinde konuştu.

“40 milyar dolarlık proje engellendi”

Çiller, “Bir koalisyonun başbakanı olmuştum. Bozulan Türkiye’nin ekonomisini düzeltecek kafamda fazlaca özel bir proje vardı. 40 milyar dolar kazandıracak bir projeydi. Türkiye’nin borcu 20 milyar dolar civarındaydı. Büyük bir kriz geliyordu. bu biçimdelar telefonlar yeni çıkmıştı. Ben ‘telefonun bir kısmını satalım’ dedim. ondan sonrasında aslına bakarsan herkes PTT’yi satmaya başladı. 40 milyar dolar gibi büyük bir para geldi önümüze, derdim krizi önlemekti. Bu projeyi masanın üzerine koydum, koalisyon hükümeti olarak bunu yapalım diyorum. Bunu koalisyondan bir bakan muhalefetle beraber bu biçimde Anayasa Mahkemesi’ne götürdü ve bunu reddettiler. Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü’ydü. Ona rağmen kendi partisinden dışişleri bakanı bunu engelledi. Bunu çıkarabilmek için Meclis’te kaç gece sabahladım ama iptal ettiler. Gerekçe ise ‘Türkiye’nin bağımsızlığını tehdit altına almak” dedi.

“PTT’nin T’si 5 milyara satıldı”

Koalisyonlar bittikten daha sonra PTT’nin T’si 5 milyara yok pahasına satıldığını ve bu paranın Türkiye’ye yetmediğini belirten Çiller, “Biz onu o sırada yapsaydık, sadece terör mücadelesinde başarılı olmayacaktım. Türkiye’nin o krizden 5 Nisan kararlarını yaşamadan çıkarabilecek, ekonomide sıkıntı duymayacaktık” diye konuştu.

“Dönemin dışişleri bakanı ‘Bu karar sağa yarardı’ dedi”

Çiller, koalisydaha sonrasında bahsetmiş olduğu dönemin dışişleri bakanıyla içinde gerçekleşen bir diyaloğu anlattı: “Bir gün ‘niçin muhalefetle birlik olup bunu engellediniz’ diye sordum. ‘Benim size karşı bir husumetim olmaz. Ben sol bir partinin mensubuyum ama bu karar bize yaramazdı. Bu karar sağa yarardı.”

AYM süreci

“Türk Telekom 2006-2021 tarihleri içinde devlete toplam 15,6 milyar dolar gelir sağladı”

Köşe yazarı Ali Saydam dün kaleme aldığı yazısında Türk Telekom’un özelleştirilme bedelinin, halka arzı ve temettü gelirleri de hesaba katıldığında 2006-2021 tarihleri içinde devlete toplam 15,6 milyar dolar gelir sağladığını belirtti.

Bu 15,6 milyar doların açılımını da değinen Saydam, “Türk Telekom’un yüzde 55 hissesi, yüzde 20’si peşin ve kalanı 5 yıl vade (yıllık LIBOR + 2,5 faiz) olmak üzere 6,55 milyar dolar bedel karşılığı özelleştirilmiş. Ojer Telekomünikasyon A.Ş.’nin hisse satışına ait bakiyeyi erken ödeyerek borcunun tamamını kapatmasıyla 2005-2007 döneminde devletin kasasına 7,06 milyar dolar girmiş.

Özelleştirmeden daha sonra, 2008 yılında, devletin Türk Telekom’da kalan yüzde 45 hissesinden yüzde 15’lik kısmı halka arz etmesiyle Hazine’ye bu kez de 1,7 milyar dolar nakit girişi olmuş. Türk Telekom’un temettü gelirleri diğer ortaklar gibi hissesi oranında Hazine’ye ödenmiş.


Hazine, Türk Telekom’dan 2006-2021 tarihleri içinde toplam 6,9 milyar dolar almış. Bundan daha sonrası için de TVF’nin, demode bir kamu kuruluşu gibi, Türk Telekom hisselerinin tamamını ebediyen elinde tutmayacağını anlıyoruz Nereden mi? TVF’nin ‘varlık niçini’nden Bilindiği gibi TVF’nin amacı, bünyesindeki varlıkların değerini en üst seviyeye çıkarmak, yurt arasındaki stratejik yatırımlara sermaye sağlamak, Türkiye’deki şirketlerden bölgesel ve küresel liderler çıkmasına destek olmak, finansal piyasaların iyileşmesine katkıda bulunmak şeklinde tanımlanmaktadır.

Türk Telekom, özelleştirme daha sonrası önemli bir yapısal dönüşümden geçmiş ve gelir çeşitlendirmesini tamamlamıştır. esasen özelleştirmede hedeflenen en önemli amaçlardan biri de bu yapısal dönüşümün tamamlanmasıydı. 2005 yılında gelirlerinin yüzde 83’ünü Sabit Ses kolundan üreten Türk Telekom’un 2021 sonu itibarıyla satış gelirleri ağırlıklı olarak Mobil (yüzde 34), Sabit Genişbant (yüzde 31), Sabit Ses (yüzde 8) ve Kurumsal Veri (yüzde 7) segmentlerinden oluşmuş. Yani, telekom sektörü oyuncuları içinde gelir ve abone dağılımı bakımından sağlıklı ve kuvvetli bir pozisyonundaki yüksek teknoloji şirketine dönüşmüş.”

Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.