Vali katıldığı cenazede deklare etti: Cenaze yemeklerini yasakladık
Vali Hamza Aydoğdu dün Somuncu Baba Külliyesi’nde Emine Çağlak’ın cenaze namazına katıldı. Vali Aydoğdu, namaz daha sonrası valilik sonucuyla Aksaray’da cenaze yemeklerinin yasaklandığını deklare etti. Bununla ilgili de valilik tarafınca gerekli kurumlara ‘Genel buyruk’ ismi altında yazı gönderildi. Vali Aydoğdu, yasakla ilgili şunları kaydetti:
“Aksaray’da bir esnafımızın annesinin cenaze namazını kıldık. Bizim dinimizden, medeniyetimizden ve kültürümüzde cenaze olduğunda bir an evvel süratli bir biçimde yıkayıp defnetmemiz gerekiyor. Hocalarımız ve büyüklerimizden öğrendiğimiz kadarıyla Peygamber Efendimiz, cenaze konutuna yemek gönderirmiş. Son vakit içinderda Türkiye genelinde garip bir uygulama var.
Cenazesi olan, gelenlere yemek ikram ediyor. Cenazede bir iki olduğunda sorun yok. Ancak 200 ile 300 kişi bir ortaya geldiğini düşündüğümüzde maddi durumu âlâ olmayan etrafından borç alıyor ya da gidip kredi çekiyor. Bu yanlış geleneği bir resmi yazıyla imam ile müftülerimiz ve sivil toplum kuruluşlarıyla istişare ederek Aksaray bir model olsun istedik ve bu uygulamaya son veriyoruz. Cenazede bize düşen, dua okuyup, başsağlığı dilemek ve görevimizi yaptıktan daha sonra oradan ayrılmaktır. Cenaze konutunda güya bayram havasında yemek yenmesini beklemek ya da ikramı beklemek, cenaze sahibinin de bu psikolojiyi içerisine girip bu mahcubiyet içerisinde ‘ben yemek ikram etmezsem gelenlere ayıp olur’, diye sağdan soldan borç alması ve bankadan kredi çekmesi kabul edilir bir şey değil.”
UYGULAMANIN TÜRKİYE’YE ÖRNEK OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM
Uygulamanın yurt geneline örnek olacağını düşünen Aydoğdu, ”Biz yazılarımız hazırladık. Vatandaşlarımızdan da bu mevzuda epey hoş reaksiyonları de oldu. Zira onlarda zora düşüyordu.
Merkez, ilçe ve köylerde cenaze sahiplerinin yemek vermesini ortadan kaldırıyoruz ve yasaklıyoruz. Bir konutta cenaze var ise, 3 gün mahalleli komşu ailenin acısı olduğu için mutfağa giremez ve yemek yapamaz diye komşulardan yemekler gelirdi. Bu hoş gelenek, bugün yerini, cenaze sahibinin yemek verme merasimine dönüşüyor. Bu da toplumsal önemli zahmetlere yol açıyor. Kent olarak birinci uygulama Aksaray’da başladı. Cenaze namazı kıldıran imama ricada bulunduk. Müftümüzde öbür imamlarımızı toplayıp talimatları bildirecek.
Bütün cenaze namazlarında daha sonra bunun yanlış bir uygulama olduğunu ve Peygamber efendimizin sünnetinin cenaze meskenine yemek yapılıp gdolayılmesi bütün vatandaşlarımıza bildireceğiz. Bence bu yanlışsız uygulamaları her yerde hakikat bir biçimde uygulamamız lazım. Acın varken bir taraftan da gelen insanlara yemek yedirme kederinde olmamalıyız. Bu uygulamanın tüm Türkiye’de örnek olacağını düşünüyorum. Zira insanın fıtratına uygun. Küçük yerlerde biliyorsunuz 200 ile 300 ya da 500 kişi taziyeye gidiyor. Bu durdum 3 gün sürüyor. Koyunlar ile koçlar kesiliyor. Artık bir acıyı paylaşma hissinden bir yemek merasimine dönen bir cenaze merasimleri görüyoruz. İşin doğrusu bu durum bize yakışmıyor. Uygulamanın halkımızda ve insanlarımızda konuşurken ve bakarken de epey olumlu pozitif bir etkisinin olduğunu gördük ve hayli keyifli olduk” diye konuştu.
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.
Vali Hamza Aydoğdu dün Somuncu Baba Külliyesi’nde Emine Çağlak’ın cenaze namazına katıldı. Vali Aydoğdu, namaz daha sonrası valilik sonucuyla Aksaray’da cenaze yemeklerinin yasaklandığını deklare etti. Bununla ilgili de valilik tarafınca gerekli kurumlara ‘Genel buyruk’ ismi altında yazı gönderildi. Vali Aydoğdu, yasakla ilgili şunları kaydetti:
“Aksaray’da bir esnafımızın annesinin cenaze namazını kıldık. Bizim dinimizden, medeniyetimizden ve kültürümüzde cenaze olduğunda bir an evvel süratli bir biçimde yıkayıp defnetmemiz gerekiyor. Hocalarımız ve büyüklerimizden öğrendiğimiz kadarıyla Peygamber Efendimiz, cenaze konutuna yemek gönderirmiş. Son vakit içinderda Türkiye genelinde garip bir uygulama var.
Cenazesi olan, gelenlere yemek ikram ediyor. Cenazede bir iki olduğunda sorun yok. Ancak 200 ile 300 kişi bir ortaya geldiğini düşündüğümüzde maddi durumu âlâ olmayan etrafından borç alıyor ya da gidip kredi çekiyor. Bu yanlış geleneği bir resmi yazıyla imam ile müftülerimiz ve sivil toplum kuruluşlarıyla istişare ederek Aksaray bir model olsun istedik ve bu uygulamaya son veriyoruz. Cenazede bize düşen, dua okuyup, başsağlığı dilemek ve görevimizi yaptıktan daha sonra oradan ayrılmaktır. Cenaze konutunda güya bayram havasında yemek yenmesini beklemek ya da ikramı beklemek, cenaze sahibinin de bu psikolojiyi içerisine girip bu mahcubiyet içerisinde ‘ben yemek ikram etmezsem gelenlere ayıp olur’, diye sağdan soldan borç alması ve bankadan kredi çekmesi kabul edilir bir şey değil.”
UYGULAMANIN TÜRKİYE’YE ÖRNEK OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM
Uygulamanın yurt geneline örnek olacağını düşünen Aydoğdu, ”Biz yazılarımız hazırladık. Vatandaşlarımızdan da bu mevzuda epey hoş reaksiyonları de oldu. Zira onlarda zora düşüyordu.
Merkez, ilçe ve köylerde cenaze sahiplerinin yemek vermesini ortadan kaldırıyoruz ve yasaklıyoruz. Bir konutta cenaze var ise, 3 gün mahalleli komşu ailenin acısı olduğu için mutfağa giremez ve yemek yapamaz diye komşulardan yemekler gelirdi. Bu hoş gelenek, bugün yerini, cenaze sahibinin yemek verme merasimine dönüşüyor. Bu da toplumsal önemli zahmetlere yol açıyor. Kent olarak birinci uygulama Aksaray’da başladı. Cenaze namazı kıldıran imama ricada bulunduk. Müftümüzde öbür imamlarımızı toplayıp talimatları bildirecek.
Bütün cenaze namazlarında daha sonra bunun yanlış bir uygulama olduğunu ve Peygamber efendimizin sünnetinin cenaze meskenine yemek yapılıp gdolayılmesi bütün vatandaşlarımıza bildireceğiz. Bence bu yanlışsız uygulamaları her yerde hakikat bir biçimde uygulamamız lazım. Acın varken bir taraftan da gelen insanlara yemek yedirme kederinde olmamalıyız. Bu uygulamanın tüm Türkiye’de örnek olacağını düşünüyorum. Zira insanın fıtratına uygun. Küçük yerlerde biliyorsunuz 200 ile 300 ya da 500 kişi taziyeye gidiyor. Bu durdum 3 gün sürüyor. Koyunlar ile koçlar kesiliyor. Artık bir acıyı paylaşma hissinden bir yemek merasimine dönen bir cenaze merasimleri görüyoruz. İşin doğrusu bu durum bize yakışmıyor. Uygulamanın halkımızda ve insanlarımızda konuşurken ve bakarken de epey olumlu pozitif bir etkisinin olduğunu gördük ve hayli keyifli olduk” diye konuştu.
Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.