Vali: Kontratlı öğretmenler çabucak tayin kederine düşüyor, hayli ayıp!

dunyadan

Global Mod
Global Mod
Vali: Kontratlı öğretmenler çabucak tayin kederine düşüyor, hayli ayıp!
Erzurum Valisi Okay Memiş öğretmen olan babasının kendisini, yeni atanan ve tayin olmak isteyen öğretmenlerin bu taleplerine tolerans göstermemesi konusunda tavsiyede bulunduğunu belirterek, “Siz oradaki, o dağlardaki Türk, Kürt, Alevi çocuklarını ve o fakir çocukları yetiştirmeyecekseniz yaptığınız işin ne gereği var.” dedi.

Erzurum Valisi Okay Memiş, burada yaptığı konuşmada, kendisinin de öğretmen çocuğu olduğunu söylemiş oldu.

Yakınlarının da öğretmen olduğunu anlatan Memiş, “bu biçimde bir ailenin mensubu olarak dünyaya geldik. İyi ki de bir öğretmen çocuğuyum. O dönem çocukluğumdan hatırladığım kadarıyla öğretmenler içinde eğitim açısından müthiş bir rekabet vardı ve hafızamda kalan fedakar insanlardı.” diye konuştu.

Memiş, öğretmen olan babasının kendisine kırsaldan tayin isteyen öğretmen atamalarında tolerans göstermemesi tavsiyesinde bulunduğunu belirterek, “Erzurum’da genç arkadaşlar sözleşmeli atandığı biçimde, olmaması gerektiğini bildiği biçimde hemen tayin derdine düşüyor. Çok ayıp. Öğretmen babam bana ‘oğlum bak bu öğretmen tayinlerini yapma’ diyor. Bu bana baba tavsiyesi. Siz oradaki, o dağlardaki Türk, Kürt, Alevi çocuklarını ve o fakir çocukları yetiştirmeyecekseniz yaptığınız işin ne gereği var. Bu ne kadar değerli bir şey ve bu size bir fırsattır. Gençler zul olarak bakıyorlar.” ifadesini kullandı.

– “Devletin dini adalettir”

Memiş, devlet tarafınca yatırımların yapıldığını anlatıp yeni öğretmenlere seslenerek, şunları dile getirdi:

“Sen de öğretmen olarak bu memleketi aydınlatacaksın. Bir çocuk kazan, kimin ne olacağı belli olmuyor. ‘Fedakar öğretmenlik’ diye bir kavram var. Öğretmenlik mesleğini oldukca önemsiyorum. Yönetici olmak isteyen kim olursa olsun bilmeli ki devletin dini adalettir. Sizler yönetici olacaksanız herkesi kucaklamak zorundasınız. Bu kadar büyük bir camiada her görüşten insan olacaktır. Yönetici, herkesi kucaklamak zorundadır, eğer bunu yapamazsanız yönetici olmayın. Siyaset başkadır, yönetim başkadır, devlet yönetmek başkadır, siyaset başkadır. Kamu yönetiminin en önemli prensibi adaletli devlet yönetimidir. Biz de başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere bütün dünyaya örnek olmak istiyoruz.”

Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Petek Aşkar ise bakanlık olarak eğitim yöneticilerinin mesleki bilgi, beceri ve tutumlarına katkı sağlamak ve onları bulundukları konumun ihtiyaçlarına cevap verecek donanımlarla geliştirmek için program düzenlendiğini söylemiş oldu.

Bu programın eğitim yöneticilerine katkısı olacağından şüphe duymadığını söyleyen Aşkar, “Okullar toplumun farklı kesimlerinden gelen çocuk ve gençleri bütünleştiren yapılardır.” dedi.

– “Okullar daha karmaşık ve disiplinler arası bir kurum haline gelmiştir”

Aşkar, okullarda teori ve kitabi detayların yanında pratiğin de verildiğini aktararak, şunları ifade etti:

“Öğretim, eğitimle birleştirilir. Bu zorlu süreçte yük öğretmenlerimizin ve müdürlerimizin omuzlarındadır. Hızlı değişim ve dönüşümlerin yaşandığı günümüzde okullar daha karmaşık ve disiplinler arası bir kurum haline gelmiştir. Okuldan beklentiler değişmiş ve ötürüsıyla eğitimin amaç ve işlevleri yeni bir yapıya bürünmüştür. Açık ve dinamik bir sistem olan okullardan değişimlere ayak uydurabilmeleri, çevresiyle etkileşim içerisinde bulunabilmeleri, bireysel farklılıklara önem vermeleri, etkili eğitim öğretim uygulamalarıyla öğrencileri her yönüyle hayata hazırlamaları beklenmektedir. Eğitim ve toplumların refah düzeyleri içindeki ilişki göz önüne alındığında okul yöneticilerinin oldukçalu rollerinin olduğunu ifade edebiliriz.”

Okul yöneticilerinin kurumlarındaki insan kaynağının motivasyonu, bağlılığı ve gelişimi üzerinde de belirleyici olduğuna dikkat çeken Aşkar, eğitim kurumlarının performansının büyük oranda yöneticilerden etkilendiğini kaydetti.


Aşkar, tavsiyede bulunarak, şöyleki devam etti:

“Bu kadar deneyimden daha sonra şunu gördüm. Sizler ve bizler sürekli karar almak ve çözüm almak durumundayız. Karşımızdaki kişiyi dinlememiz gerekiyor. Dinlemek zor bir iş çünkü size bir sorunla geldikleri zaman hemen eski detaylarınizle beyniniz bir çözüm üretebiliyor halbuki öyle olmuyor. Her sorun kendine özgün oluyor. Onun için susmak ve dinlemek gerçekten birfazlaca şeyin çözümü oluyor. Bir diğer nokta ise aslında ilkesel ve tutarlı olmak. Sizin sonucunızı beğenmeseler bile ilkesel davranırsanız ve tutarlı olursanız, o sonucu da gerekçeleriyle açıklarsanız o da size büyük geri dönüş sağlıyor.”

Seminere katılımcılar içinde 12 kadın yöneticinin bulunduğunu anlatan Aşkar, bu sayının artacağına inandığını söylemiş oldu.

Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.