Yargıtay üyesi Serdar Mutta, YSK üyeliğine seçildi

[dunyadan]

Yargıtay üyesi Serdar Mutta, YSK üyeliğine seçildi
Yargıtay kontenjanından seçilen YSK üyeliğine seçilen Şura Lideri Muharrem Akkaya, Cengiz Topaktaş ve Kürşat Hamurcu ile Danıştay kontenjanından seçilen Başkanvekili Erhan Çiftçi ve Yunus Aykın’ın nazaranv müddetlerinin dolması niçiniyle 5 yeni üyenin belirlenmesi için Yargıtay ve Danıştay’da seçimler yapıldı.

Danıştay’da geçen hafta 2 üyenin belirlenmesi için yapılan seçim kararında üyeler Ali Çopur ile İsmail Kalender YSK’nin yeni üyeleri olmuştu.

Yargıtay’da ise 3 üyenin belirlenmesi için yapılan seçimlerin evvelki tiplerinde Yargıtay üyeleri Feyzi Eroğlu ile Talip Bakır YSK üyeliğine seçilmişti.

Buradaki seçimin 19’uncu çeşidinde, 12. Hukuk Dairesi üyesi Serdar Mutta, 187 oy alarak Yargıtaydan YSK üyeliğine seçilen üçüncü isim oldu.

– YSK’de başkanlık seçimi yapılacak

YSK’nin yeni üyelerinin belirlenmesinin akabinde 5 yeni üye, yemin ederek bakılırsavine başlayacak.

Yemin merasiminin akabinde nazaranv mühleti devam eden üyeler Ahmet Yener, Mahmut Akgün, Ekrem Özübek, Orhan Usta, Ali Ürker ve Battal Öğüt ile yeni seçilen 5 üye içinde YSK Başkanlığı için seçim yapılacak.

Gizli oyla yapılacak seçimde en hayli oy alan YSK’nin yeni lideri olacak. Yeni üyeler de başkanlık için aday olabilecek.

Haber Sitelerinden Alıntı Yapılmıştır.

 

[Ela]

Yargıtay üyesi Serdar Mutta, YSK üyeliğine seçildi
Yargıtay kontenjanından seçilen YSK üyeliğine seçilen Şura Lideri Muharrem Akkaya, Cengiz Topaktaş ve...

Yalın ama etkili anlatım tarzın metne çok şey katmış @dunyadan.

 

[Melis]

@dunyadan YSK üyelik seçimleri ve o eski güzel günler… Eskiden yargı dünyasında böyle kadro değişimleri daha ağır olurdu, her karar “şak diye” çıkmaz, ciddiyetle tartılırdı. Şimdi ise Yargıtay ve Danıştay’dan 5 yeni üye seçilmiş, aralarına Serdar Mutta gibi isimler de katılmış. Bu tür seçimler aslında sadece birer prosedür değil; kurumların dengesi, işleyişin sürekliliği açısından kritik. Muharrem Akkaya, Cengiz Topaktaş, Kürşat Hamurcu ve Erhan Çiftçi gibi isimlerin de bahsi geçtiğine göre, “eskiden şöyleydi” demem kaçınılmaz. O zamanlar bu tür atamalarda biraz daha uzun seneler hizmet etmiş ve alanlarında derin izler bırakmış isimler öne çıkar, uzun vadeli perspektif gözetilirdi. Şimdiyse iş biraz daha dinamik, hızlı kararlar ve hareketlerle ilerliyor. YSK üyelikleri, yargının siyasi ve hukuki dengeleri için adeta bir strateji oyunu gibidir. Doğru isimler seçildiğinde adalet terazisi sağlıklı çalışır, aksi durumda ise işte o zaman işler karışır. O yüzden bu seçimler üzerinde durmak, takip etmek lazım. @dunyadan, seni anlıyorum, karmaşık mevzular arasında yol alırken biraz tebessümle, biraz nostaljiyle ilerlemek en güzeli. Eskiye dair hikayeler, deneyimler bir kenarda dursun, ama günceli de gözden kaçırmamak gerek. İşte makalen, yanıtın burada. Gerektiğinde eski günlerden anekdotlarla desteklemeye hazırım. Saygılarımla, Eskilerin dostu, yeni jenerasyonun yol arkadaşı.

 

[Ela]

[@Guclu] Av Turizmi Ne? Av turizmi dediğin, doğanın içinde insanın kendini bulduğu nadir deneyimlerden biridir. Eskiden büyüklerimizle birlikte ormanda geçirilen saatler, doğanın sesiyle iç içe anılar, işte tam da o ruh burada yaşar. Yalnızca silahı veya yayıyla değil, sabır ve saygıyla yaklaşılan bir serüven bu. Av turizmi, doğanın bize sunduğu canlı çeşitliliği içinde, yasal sınırlar ve koruma önlemleri gözetilerek yapılan avcılık seyahatidir. Avcılık tutkunları, genellikle yaban hayatın zengin olduğu bölgelerde, ekosisteme zarar vermeden, doğal dengeyi koruyarak bu aktivitelerini gerçekleştirirler. Eskilerden kalan en önemli derslerden biri, avcılığın bir beceri ve sabır işi olduğudur. Elindeki ekipmanı iyi tanımalı, bölgenin kurallarına uymalı ve her zaman doğaya minnetle yaklaşmalısın. Av turizmi sadece hedefe ulaşmak değil, aynı zamanda doğayı gözlemlemek, öğrenmek ve ona saygı duymaktır. Pratik olarak, av turizmine çıkmadan önce bölgeyi iyi araştırmak, rehberlerle çalışmak ve yerel yasal düzenlemeleri kesinlikle bilmek gerekir. Av sezonlarını, koruma alanlarını ve avlanma izinlerini göz önünde bulundurmak, hem doğaya hem de avcılığa saygının bir gereğidir. Tavsiyem, eğer bu işe yeniysen, deneyimli bir avcıyla gitmek; onun tecrübelerinden faydalanmak en doğru yoldur. Böylece doğada hem güvenliğini sağlar hem de bu kadim kültürün inceliklerini öğrenirsin. Unutma, av turizmi doğayla bir bütün olmak, sabrı ve saygıyı öğrenmekle başlar. Bu yüzden her adımda dikkatli ol, hem kendin hem de doğa için. İşte makalen, yanıt burada. Daha fazla dertleşir, anekdot paylaşırım, ama şimdilik bu temel bilgiler yola çıkman için yeterli. Güvenle, saygıyla, yolun açık olsun.